Mavi saçlı oğlan giyindiği şort tulumu düzelterek boy aynasına döndü. Tek elini kullanarak hazırlanmak zorlamıştı onu. Kalp desenli çorabını ve ayakkabısını alarak kapıya yöneldi. Çıplak ayaklarıyla merdivenleri inip oturma odasına bakınmıştı. Aradığı oğlanı göremeyip mutfağa gitmek için hareket edeceği zaman kızıl saçlı oğlan mutfaktan elindeki kahve ve kitabıyla görüş açısına girmişti. Gülümsemişti Jisung. Bir süre Minho'ya ihtiyacı vardı. İyi geçinebilirdi değil mi "Günaydın, hyung!"
Minho oğlan'ın ani değişimine şaşkınlıkla bakarken elindekileri de masaya koymayı unutmuştu. "Günaydın, ama bir şey mi oldu?"
"Yok olmadı bir şey. Neden ki?" Jisung çorap ve ayakkabılarını tekli koltuğun yanına bırakarak oturmuş, ayaklarını sallamaya başlamıştı.
Minho koltukta oturan oğlan'ın başına bir şey mi düşdü diye düşünüyordu. "Emin misin? Senden yaşça büyük olduğumu bildiğin halde hiç hyung demezdin. Hatta saygısızlık yapıp dururdun. Hasta mısın yoksa? İstersen hastaneye gidebiliriz"
Jisung sinirlenmeye başlasa da gülümsemesini silmedi. "Hayır hyung hasta değilim. Olabilir öyle şeyler, takılmayalım"
Minho omuz silkerek elindekileri masaya bıraktı. Sandalyesini çekip oturmuştu. Gözü tekrar mavi saçlıya takıldı çünkü bir şey söyleyecekmiş gibi oluyor sonra vazgeçiyordu. "Jisung ne söyleyeceksen söyle artık"
"Hyung, çoraplarımı giyinmeme yardım edebilir misin? Tek elle çok zor" yere bıraktığı çoraplarını göstermişti Jisung.
Jisung'un bileğine baktı Minho. Gerçekten şişmişti. Sandalyesinden kalkarak Jisung'un yanına gelmişti. "Birde dün bir şeyim yok diyordun". Şikayet etse bile mavi saçlı oğlanın önünde yere çökmüştü. Kenardaki çorap'ın tekini alarak oğlan'ın sol ayağını dizine koydu. Nazikçe çorap giyindirdiği ayağı yere bırakmış, diğer ayağına da aynı şeyi yapmıştı.
Jisung mutluydu. İlgiyi seviyordu ama Minho'ya bunu yaptırmak ayrı keyifliydi. Minho işini bitirdiğinde ayağa kalkmak istedi, ancak kızıl saçlı oğlan durdurmuştu.
"Bekle biraz" Bu sefer ayakkabının tekini alarak Jisung'un ayağına giydirdi, ipleri de bağlamıştı. Diğer tekini de alarak giydirdi. "Çorapların tatlıymış". Bitirip kalkarken söylemişti Minho.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Yeni aldım hyung! Biliyor musun bunları almaya fırsat bulamamıştım, dün sonunda aldım! Hem de kendi kazandığım parayla! Tişörtümle uyumu bence! Çok güzel değil mi?" Jisung nefes arası bile vermeden hızlıca konuşmuştu.
Nadir gülümseyen kızıl saçlı oğlan gülümsemişti Jisung'un heyecanına. "Evet güzeller ama konuşurken nefes almayı unutma, yüzün kızardı bak"
"Yüzüm mü kızardı?" ellerini yanaklarına koyarak aynanın önüne koşmuştu Jisung. "Gerçekten kızarmış. Hiç sevmiyorum şunu"