Hediye

191 19 10
                                    

Selammm.İyi okumalarr🤍

-
-
-
-
-
-
-

Pencereden içeriye ve yüzüme vuran güneş ışığıyla uyanmıştım.

Sinir bozucu alarm sesini duymak istemediğimden direkt telefonu alıp kapattım henüz çalmadan.

Erken kalkmayı bende beklemiyordum saat 7.00du.

İlk antrelmanım vardı bu gün sabah erkenden olmadığı için biraz dolaşma kararı aldım.

Kalkıp üzerime spor rahat bir şeyler giyinip komidinin üzerindeki oda kartını ve bir türlü fırsat bulamayıp açamadığım Ebrarın hediyesini aldım.

Odadan çıkıp asansöre yürüdüm.Aşağıya inmek için beklerken kulaklığımı telefona bağladım.

***

Sabah olmasına rağmen bahçede oldukça fazla insan vardı.Hiçbir yeri tanımadığım için şu anlık otelden ayrılamıyordum.

Hava fazla soğuk değildi ama sıcakta değildi ona rağmen bazıları havuzdaydı.

Pufflarin olduğu yerden bir tanesini çekiştirip toplumdan uzaklaştım.

Geniş puffun üzerinde bağdaş kurup elime şu gizemli kutuyu aldım.

Üzerindeki paketi özenle açmaya çalıştım ama sabrım buna yetmiyordu yırttım.

Parçaları kenara bıraktım.

Tahmin ettiğim gibi sandık gibi birşeydi çokta güzeldi.

Bu sefer özenle açtım.

İkimizin sarıldığı özel yapım bibloydu.Elime alıp inceledim.Her detay işlenmişti.Renkler oldukça parlak ve göz alıcıydı.Fazla güzeldi.Hak ediyor muydum ki?

Arkamda adım sesleri duyunca dönücekken gözlerimi kapattı biri.

Yingying:Neye sırıtıyorsun sen böyle?

Sesinden anlamıştım Ying olduğunu eskidende yakındık onunla.

Hey bir dakika sırıtıyor muyum?

Mile:Sırıtmıyorum

Ellerini çekti gözlerimden ve arkamdan önüme geçip yanıma oturdu.

Ying:Bu ne?

Mile:Ebrar

Sorgular bakışlar attığında güldüm.Kız nerden bilsin Ebrarı duymuştur belkide.

Mile:Türkiyeden arkadaşım o verdi yani

Ying:Çok güzel

Ying:A bak orda bir kağıt var

Kutuyu işaret ettiğinde kutuya baktım.

Kağıt parçasını aldım elime not vardı.

Türkçe yazmıştı çünki artık türkçeyi anlıyordum ve sürekli yeni kelimeler öğretmesi aşırı hoştu.

Ying:Ne yazıyor?

Kağıdı açıp uzun olmayan yazıya baktım.Ying de anlasın diye ingilizce çevirip okumaya çalışıyordum.

Mile:"Ne zaman kötü hiss edersen ve ya beni özlersen buna baka bilirsin ayısından kendime de yaptırdım."

Ying:Bu kız seni baya seviyor söyliyim

Gülümseyip devam ettim.

Mile:"Ve eğer beni bu bir kaç ayda unutursan seni sikerim Mile"

Ying:Baya baya seviyor

Bu sefer kahkaha atmaya başladık anlık duygu değişimleriyle ne yapacağımı şaşırmıştım.

Mile:Bende onu çok seviyorum

Mile:Hatta özledim bile

Ying:Doğal alışırsın zamanla

Ying:Bak benide oyalıyorsun antrelmana geç kalıcaz onun için gelmiştim haber vermeye

Mile:Tamam gidelim

Ortalığı toplayıp odaya çıktım.

Hayatımda aldığım en güzel hediyeyi komidinin üzerine bıraktım kutuyuda kenarına.

Baktıkça bakasım geliyordu.Sürekli özlüyorum ne yapıcam böyle hiç bilmiyorum.

Bir de korktuğum şeyler vardı.Herkesin arasına illa mesafeler girince soğukluk yaranırdı.Bunu çok iyi biliyordum ve hiç yaşamak istemesemde çokca yaşamıştım.

Yine de olmamasını umarak çantamı alıp çıktım odadan.

Otobuste otururken instegramda takılıyordum.

***

Spor salonuna gelince soyunma odasına gidip üzerimi değiştirdim.

Spor salonunda durmuş antrenörü bekliyorduk.

Geldiğinde ısınmaya başladık sonra da idmana.

-
-
-
-
-
-
-

•Evrivan şimdi olaylar gerçekte ilerliyor gibi duruyor ama kurgu bu baya değişiklik olucak yani haberiniz ola o öyle olmuyor felan demeyiniz yani saygı sevgi kqsqns iyi bakın kendinize görüşürüz diğer bölümde🤍






𝐠𝐢𝐫𝐢𝐟𝐭||𝐄𝐛𝐆𝐚𝐬Where stories live. Discover now