Hoşgeldin! Yorumlarını bekliyoruz, iyi okumalar ❣️
Tepeden tırnağa simsiyah kıyafetleri, simsiyah saçları ve güneş olmamasına rağmen takmış olduğu güneş gözlüğü ile tam bir cenaze sahibi görüntüsüne bürünmüştü Jooheon. Herkesin gitmesini bekledikten sonra babasının gereksizce süslü mezarına olabildiğince nefretle uzun bir süre bakmış sonra da arabasına doğru yürümüştü.
Bir damla bile gözyaşı dökmeden malikane denebilecek büyüklükteki evine geldi eşiyle beraber. Eve girer girmez kravatını çıkarıp bir kenara fırlattı ve kendini koltuğa atarak gömleğinin üstteki birkaç düğmesini çözdü. Boşluğa bakıyordu rahatlamış bir biçimde.
Caroline ise birkaç saniye boyunca onu seyretmiş, sonrasında ise kendini tutamayarak hayretler içerisindeyken bir soru yöneltmişti kocasına.
"Biraz bile üzülmen gerekmiyor mu?"
Jooheon onun sesini duyduğunda her zaman olduğu gibi irite olmuş, başını ona doğru çevirmişti yine de. Birkaç saniye boyunca yüzüne baktı ifadesizce. Alay eder gibi hafifçe gülümsedikten sonra başka tarafa çevirdi yüzünü.
"Sen üzül benim yerime."
Verecek bir cevap bulamamıştı Caroline. Gözlerini devirip karşısındaki koltuğa oturdu susarak. Sağır eden cinsten bir sessizlik olmuştu aralarında birkaç saniye boyunca. Jooheon yarım bir nefes alarak sessizliği bozdu.
"Yaşadığım hiçbir şeyi bilmiyorsun. Bana olan aşkından kör olmuşsun sen. Bilmediğin için de böyle saçma sapan konuşuyorsun işte."
"İyi. Susuyorum."
"İyi olur."
Jooheon, zorla evlenmiş olduğu eşinin yüzünü görmeye bile tahammül edemediği için kalkıp çalışma odasına çıktı. Cam şişede duran viskisinden bardağına yeterli miktarda döktükten sonra deri koltuğuna yayılarak içmeye başladı. Telefonunu eline alıp arada sırada gönül eğlendirdiği insanlarla tanışıp buluştuğu uygulamaya girdi sonra. Mesaj kutusunun üzerindeki kırmızı '1' yazısını görünce açıp mesaja göz attı hemen.
Sık sık görüştüğü biri çevrimiçi olduğunu gördüğü an mesaj atmıştı Jooheon'a.
LeeMinH:
Selam Joo.
Müsait misin?HnyLJ:
Selam. Evet, ne oldu?LeeMinH:
Buluşalım mı?HnyLJ:
Ne için olduğuna göre değişir.LeeMinH:
Biz ne için buluşuruz?HnyLJ:
Tamam, neredesin?LeeMinH:
[Konum]
Önce bir şeyler içelim. Attığım konuma gel.Jooheon konuma tıklayıp kaç dakika süreceğine baktı ilk önce. Daha sonra tekrar uygulamaya girip cevap yazmaya başladı.
HnyLJ:
Yarım saat sonra oradayım.LeeMinH:
Bekliyorum.Üzerindeki kıyafetleri sökercesine çıkartarak banyoya girdi ve kısa bir duş aldı Jooheon. Çıktıktan sonra da giyinip parfümünü üzerine boca etti. Cüzdanı, telefonu ve araba anahtarını alarak aşağıya indi. Parfümünün kokusu ondan önce aşağıya indiği için Caroline kalkıp merdivenlerin oraya geldi.
"Nereye?"
Jooheon suratına bakmaya bile tenezzül etmeden ayakkabılarını giyindi.
"Dışarı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Enemies to Lovers - JooKyun ✔️
Novela JuvenilSinirli ve zor bir kişiliğe sahip Changkyun, nefret ettiği eşinden nihayet boşanmak üzere olan bir Jooheon ve Jooheon'a deliler gibi aşık, onu elinde tutmak için türlü yollara başvurmaktan çekinmeyen Caroline...