𝐌𝐄𝐋𝐎𝐃𝐥

𝐖𝐞 𝐀𝐫𝐞 𝐒𝐩𝐞𝐜𝐢𝐚𝐥

"Ne yapıyorsun? Stanley gitti! Bununla yüzleşmeliyiz!"

"Bacaya bak, tamam mı?"

"Bacada falan değil be! Kugelblitz aldı onu!"

"Bu kimin şuçu? Onu sen getirmedin mi!"

"Tebrikler. İkizin de yarı berbat ebeveynlersiniz."

"Bu kapı daha önce nasıl açılmıştı?"

"Bilmem. Zaten açık gibiydi."

""Zaten açık gibiydi." Diego, keşke mühendis olsaydın. Büyük fırsat kaçmış."

"Niye girmek istiyorsun? Suşi ve ölüm var."

"Komisyon sığınağında gelecekteki ben kendimi Yok Oluş konusunda uyarmıştım. Pogo da dedi ki..."

"Dur bakalım! Pogo yaşıyor mu?"

"Maymunun dediğine göre babam Şerçeler'i...yıllar boyunca gizli bir misyon için eğitmiş..."

"Yok Oluş mu?"

"Bir de ne göreyim, bizim duyarlı zührevi hastalık çifti çoktan oraya gitmiş bile. Tüm yollar Yok Oluş'a çıkıyor. Oraya girmemiz şart."

"Hayır! Girmiyoruz."

"Hayatta olmaz! Zor kurtulduk."

"Ne olmuş? Bu sizden çok daha önemli.

"Tüm parmakların yerinde tabii. Bu, bir mumyaya muamele çekerken olmadı. Oraya girdim, bıçaklı ve zincirli bir şey parmaklarımı uçurdu."

"Bak, Diego %90 moron ve %10 pelvik hareket olabilir ama Yok Oluş konusunda haklı. Sırf sen söyledin diye oraya geri dönmeyeceğiz."

"İyi. Çünkü bizimle geliyorsunuz."

"İlginç bir şey herhâlde. Nereye?"

"Şerçe Akademisi'ne."

"Dünyanın sonu geliyor. Artık önemsiz şaçmalıkları bırakıp hep birlikte Kugelblitz'i halletmeliyiz."

"Öyle mi? Yoksa ne olur?"

"Şaka yapıyorsunuz? Ben gelmem oraya."

"Memnun oldum."

"Hiç burayı özlememişim amına koyim."

"Gözüne ne oldu?"

"Kendini gözünden bıçaklamış."

"Hayır geri zekalı, onu nereden çıkardın?,

"Öyle dediler."

"Of çok aptalsın."

"Hoş geldiniz. Kendi evinizmiş gibi rahatınıza bakın."

"Kendi evimiz zaten kaltak karı."

"Pardon?"

"Jelibon?"

"Allison, yeni seni sevdim. Arnisa nerede?"

"Bilmiyorum."

"Allison! Sen... Yapmadın değil mi?"

"Viktor ve Klaus nerede?"

"Bizdeki şansla muhtemelen Kugelblitz almıştır."

"Bazen gaddar bir herif oluyorsun."

"Eline ne oldu?"

"Goygoy yapmaya vaktimiz yok. Herkes otursun."

"Lütfen desen hoş olurdu."

"Hayır."

"Raina yanıma otur."

"Ne hoş oldu, değil mi?"