bölüm 2

281 11 5
                                    

karşımda motoruyla dikilen ethemden biraz korkmaya başlamıştım aval aval bakıyordum "atla" dedi yüzüme bile bakmadan önüne bakıyodu sadece susup kalmıştım ağzımdan hiç bir şey çıkmıyordu herkesin korktuğu o çocuk buna bende dahil tabiki şuan bildiğiniz motoruyla karşımda duruyordu ve binmemi söylemişti

içimden bi ses binmemem gerektiğini söylüyordu daha okulun ilk haftasındaydık böyle birden sadece kütüphaneyi birlikte temizledik diye bana iyilik yapmasına gerek yoktu ve iyilik yapıcağını da düşünmüyordum zaten kafamda ki boş düşünceleri bir kenara attım cevap verme gereği duydum "gerek yok kendim giderim" diyip telefonuma bakmaya başladım motorun tekrar çalışma sesini duyduğumda kafamı kaldırıp baktım

göz göze geldik o bakışları hep aynıydı boş hiç bir anlam ifade etmeden sadece baktı bende ona baktım ve bastı ve gitti insan bir kere daha sorardı ya soğuk nevale bıkkınlıkla ofladım otobüsün geldiğini görünce ayaklandım ve otobüse bindim

kapıyı çalmakla çalmamak arasında gidip geldim derin bi nefes alıp zile bastım kapı hızla açıldı ama beklediğimin aksine kapıyı açan babamdı derin bi oh çektim en azından annem kadar çemkirmicekti "baba" dedim sadece "kızım sen nerde kaldın annen meraktan çatladı" dedi sakin sakin "içeri geçelim anlatıcam baba" dedim kafasını aşşağı yukarı salladı içeri geçtim yavaş yavaş annem salondaydı

uzanmıştı sanırım yorgundu çantamı koltuğun kenarına bırakıp yanına çömeldim "annem" dedim güzelce kapalı olan gözleri beni görünce açıldı "kızım nerdeydin hiç de haber vermiyosun" dedi "anne kütüphane de ders çalışacaktım ama kütüphane pis olunca temizlemek zorunda kaldık" annem sorar gözlerle bana baktı "kaldık derken kiminleydin sen!" dedi kızar bi sesle

ofladım "anne okuldan bi çocuk işte ne bileyim hoca birlikte temizleyin deyince birlikte temizledik" diyebildim ne dicektim anne okulun sorunlu serserisiyle koca bi gün kütüphaneyi temizledik mi dicektim annem onaylarcasına kafasını salladı "bir dahakine haber ver" dedi "tamam annecim izninle odama çıkabilir miyim" gözlerini geri kapattı eliyle gidebilirsin işareti yaptı anlaşılan çok yorulmuştu çömeldiğim yerden kalkıp odama gittim

üzerimi çıkartıp banyoya gittim güzelce duşumu alıp duştan çıktım üstüme pijama takımım giyinip başımı havluya sardım çalışma masasına oturup ders çalışmaya başladım

kafamı masaya koydum gözlerim kısıldı açlıktan midemin kazındığını hissetmeye başlamıştım kapım aniden açıldı "oha oha yavaş" dedim kafamı koyduğum yerden kaldırmadan söylemiştim "naber eşşek" diyen sesle abimin geldiğini anlamak zor olmamıştı kafamı kaldırıp ona baktım "kapı çalmak diye bir şey var bilir misin?" dedim "tıck" dedi umursamaz tavırla "bilmem" diye ekledi gözlerimi devirip "belli oluyo" dedim elinde tuttuğu cips paketinden ağzına bi cips attı "ne soruyon o zaman mal" dedi "abi!" diyerek oturduğum yerden sinirle kalktım alayla güldü "ne beni mi dövücen" dedi gülerek

sinirle güldüm "aynen dövücem çık odamdan ya" diyerek üstüne yürüdüm tam o esnada telefonuma mesaj geldi ikimizinde bakışları telefona döndü aniden gidip telefonu aldım yazan kişi yusuftu abim bunu görürse kesin beni bayıltırdı telefonu elimin arkasına sakladım abime baktığımda gülen yüzü gitmiş kaşlarını çatmış bana bakıyodu "kim o!" dedi sertçe yutkundum "k-kimse yani okuldan ya eslem yazmış" tek kaşını havaya kaldırarak "senin sevgilin mi var asena" dedi biraz yüksek sesle "ya abi ne alaka ya" dedim sadece

oturduğu yerden kalktı "ver telefonu bana" dedi gözlerimi büyülttüm "ya abi ne sacmalıyosun gerçekten ayrıca istersem sevgilim de olabilir ben 17 yaşındayım ve yakında 18 olucam" dedim tek nefeste
işaret parmağını sallayarak konuşmaya başladı "bak gözüm üstünde" diyerek odadan çıktı oflayarak kendimi yatağa attım

Papatya misaliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin