15 bolum

7 1 0
                                    

"asena acil uyanman lazim" tepemde ciyaklanan sesler dolayısıyla huysuz bi sekilde kafamı kaldırdım tepemde dikilen ve korkulu gözlerle bana bakan eslemi görünce bende korktum "noldu lan" diyerek yerimden kalktım gözüm arkada ki saatte takılı kalınca suan öğle arasına girdiğimizi gördüm

ne uyku varmis arkadaş bende ya "ethem ve çağrı kantinde denk düşücekler çağrının arkadaşlarıyla plan yaptığını duydum" dediğinde sadece korkuyla baktım hızla koşarak sınıftan çıktım

amacım suan çağrıyı ethem'den önce bulmakti okulun aşşağı katına spor salonuna indim gözlerim çağrıyla çarpışınca durup nefes aldim top oynayan bi kaç kişi vardı çağrı gözleriyle onlara 'dışarı çıkın demeye çalıştı herkes çıktığında salonda tek ikimiz kalmıştık elindeki basketbol topunu bana doğru atti ani bi refleksle kenara çekilip kurtuldum

"ne istiyorsun çağrı" dediğimde bana doğru yürümeye başladı "çok basit bisey aslinda " dediğinde yutkundum her ne kadar bacaklarım korkudan titremeye çalışsa da direniyordum "ne diyorsun" diyerek kaşlarımı çattım "diğer kizlar gibi olmanı istiyorum" tam karşımda durdu "benimle yatmak için can atan kizlar gibi olmanı istiyorum" diyerek sırıttı

yüzümü ekşiterek baktım "bak terbiyeli konuş ayrıca seninle yatan o kızlardan asla olmayacağım bunu o kalın kafana sok" diyip arkamı dönecektim ki aklıma gelen şeyle durdum "bu arada ethemden de uzak dur ona bulaşma" dediğimde bileğimden tuttu

elimi çekmeye çalıştım ama cok sert tutuyordu "bırak" diyebildim "sanane ethemden fazla önemsiyorsun onu" dediğinde güldüm "sanane" diyerek kolumu çekmeye çalıştım ama olmuyordu "ya da belki de onunla yattın ve" cümlesini bitiremeden bos kalan elimle tokat attim

"sen ne diyorsun be" gözlerim dolmuştu "ben öyle bi kız değilim tamam mı" kafası yana doğru düşmüştü spor salonundan çıktım kendimi dışarı attığımda derin bi nefes aldim sanki bu 10 dakikalık zaman 10 saat gibi gelmişti

ilerledim kantine gidip eslemin yanına gitmem gerekiyordu dalgın dalgın yürürken elimin tutuluşuyla şaşırdım kafamı çevirdiğim de yusuf'u gördüm gülen yüzle bana bakiyordu fakat benim beton gibi suratımı gorunce yüzü soldu "ne oldu sana" dediğinde sırıtmaya çalıştım "bir şey yok" diyip ellerimize baktım gülümsememle sorun olmadığını düşünmüştü "bende seninle bir şey konuşacaktım" demesiyle umarım o düşündüğüm şey değildir diye içimden geçiriyordum

karşıdan gelen ethem ve grubunu gorunce içim biraz rahatlamışti hala çağrı ile kavga etmemişlerdi en azından "okulumuzun çifte kumrularına bakın" ethemin yanındaki sarışın cocuk isminin arda oldugunu biliyordum bize laf atmıştı ethem donuk ifadelerle sadece bakıyordu neden böyle demesine anlam veremedim ama sonra tutuşan ellerimize baktığında fark ettim neden oyle dediğini

"boş yapma arda" diyerek içeri girdi diğerleri de peşinden girdi tabi ben yusuf'a döndüm "ne soylicektin" dediğimde bogazini temizledi "ya belki çok erken ama sana karşı olan hislerimi söylemem gerektiğini düşünüyorum"

suan buna hic hazır değildim tamam ilgisi hoşuma gidiyordu yakisikli da biriydi ama tam olarak hislerimden emin değildim "yusuf ben" dediğimde sözümü kesti "biliyorum cok erken daha birbirimizi tanımamız için cok zaman var ama en azından artik içimde tutmak istemedim bisey söylemene de gerek yok" dediğinde kibarca gülümsedim "peki anlayışın icin teşekkür ederim düşüneceğim söylediklerini" diyip birleşik olan elimizi ayırdım ve eslemlerin bulunduğu masaya geldim

"bebiş naptın hallettin mi"esleme hallettim bakışı attım ayni zamanda da sandalyeyi çekip oturdum "hallettim ama pek ikna olmuşa benzemiyor" dediğimde furkan "kusura bakma asena ama ethem onu fena benzeticek sen karışma" dediğinde tam cevap verecektim ki yanımda ki sandalyenin hayvanca çekilmesiyle kafamı kaldırdım tabi ki

Papatya misaliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin