Bölüm 5 Kırmızı Şarap
Yeni bir iş günü, istemeye istemeye gene gelmiştim şirkete bu devirde para kazanmak zordu. İşin tek kötü yanı iki haftacık oynayacağımız sevgililik oyunuydu.
Masada oturmuş sıkıntıdan çocuk misali sandalyeyi döndürüyordum gören de beni 28 yaşında bekar bir anne değil de 17 yaşında bir ergen sanardı.
Duyduğum ayak seslerinden sonra panikleyip dönmeyi bıraktığımda aşina olduğum ses ofiste yankılanmıştı. Çisil Hanım ciddiyetini bozmadan, ofisi inletir biçimde; "Hande Hanım, Asaf Bey sizi çağırıyor." Demişti.
Adamın da oyuncağı olduk iyi mi?
Gel Hande, git Hande, otur Hande bu ne be kuklası mıyım ben onun?İç sesimin ittiği düşünce kuyusundan sıyrılmak ve bir an önce karşımdaki kadına bir cevap vermem gerekiyordu. "Hem geliyorum Çisil Hanım." Dedim. Kadın kafasını sallayıp arkasını döndüğünde oflayarak ayağa kalktım.
Bakalım Asaf Bey benden bu sefer ne isteyecekti?
Ağır adımlarla odasının önüne geldiğimde her zamanki gibi beni yine Semih karşılamıştı bu adamda garip şeyler vardı ama çözemiyordum.
"Hande Hanım çok sık karşılaşır olduk."
Ya tabi, dercesine kafamı salladığımda önümden çekilmesi için yüzüne dik dik bakmaya başladım. Cidden Semih'te beni iten şeyler vardı. Önümden çekildiğinde bildiğiniz kaçar gibi odaya girdiğimde Asaf her zamanki işkolikliğini konuşturuyordu.
"Beni çağırmışsınız..." Dediğimde kafasını dosyalardan kaldırmadan yavaşça salladı. "Neden çağırdınız?" Diye cümleme devam ettim. Sanırım ben soracaktım o da beden dili ile bana karşılık verecekti.
"İş çıkışı bana gelmeni istiyorum. Yarın önemli bir toplantı var ve şirketin yaptığı bütün projeleri gözden geçirip en iyisini sunumda göstereceğiz, sende bana yardım edeceksin."
Göz devirmemek için zor duruyordum. Daha işe başlayalı bir hafta olmadan işleyişi bilmeden bana yardım et diyordu. Ki onu geçtim adamla şuan sevgiliyim, sahte de olsa. Bence bunu kullanıp teklifini reddedilirim.
"Olmaz akşam kızımla lunaparka gideceğiz."
Yalan, bari küçük kızı suçuna alet etme.
"İşi bitirelim sonra ben sizi götürürüm."
Götürme, neden götürüyorsun?
"Gerek yok biz gideriz kızımla, hem benim akşam başka işlerimde var."
"Neymiş o işler?"
Kafasını sonunda dosyadan kaldırıp bıçak kadar keskin bakışlarını üzerime bahşettiğinde alt dudağımı istemsizce dişlemeye başladım.
Benim akşam nasıl bir işim olabilirdi?
Evi temizleyeceğim, olmaz. Yemek yapacağım cık o da olmaz. Buldum randevum var. Evet, evet randevum var."Randevum var da onunla buluşacağım."
Tek kaşını havaya kaldırdığında patronuna resmen işten kaçmak için yalan söylüyordum. "Kim bu randevunun öteki tarafındaki kişi?" Diye sorduğunda düşünmeye başladım, kimin ismine versem de zararsız çıksam diye düşünüyordum.
"Komşum, ya sizin kadar iyi biri olmasın hatta boş verin sizden daha iyi biri onunla çıkacağım."
Hadi buyurun Murat'ında başını yaktım.
"Benden daha iyi biri?"
Onu demedim değil mi?
Dedin.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Emanet Hatıralar
RomanceHande Güneş & Asaf Karamanlı Emanet Hatıralar adında Wattpad'de ki ilk ve tek kitaptır.