Asıl Sevgi

31 12 0
                                    

Kapıya doğru döndük. İçeriye giren Mine'nin kardeşi Seda'ydı.
"hayır. Ben Yeliz ablamın yanındayım. Sonuna kadar. Ben seni sonsuza kadar seveceğim ve seni haklı buluyorum." dedi.
Hayır! Kalbim daha da parçalandı. One doğru döndüm ve sona sarılarak
"bende seni seviyorum"dedim.
Ve dışarıya çıktık. Seda'nın bana öyle demesi kalbimi daha da acıttı. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum, ama artık dayanamayacaktım.

Yanağıma bir damla düştü. Bir dakika  bu yağmurun damlasıymış. Yağmur çiliyordu. Tamam ağlayayım. Ama ağlayamıyorum. Hahaha. Biraz güldükten sonra yarın eğitimin ilk günü olduğu aklıma geldi. Sessizce
"ayy bana bir heyecan geldi"dedim.
neyse Ayça'nın evine doğru arabayla gittik. Ayça evine girdikten sonra ben de temiz hava almak için yürüyüş tapmaya karar verdim.

Eve doğru yürüyordum. Dün mama verdiğim kedi önümdeydi. Eğildim vr kafasını okşadım. Bana mutluluk veren bir histi bu. Kediyi severken yanıma karşı komşunun kızı geldi, Elif. Elif bana bakarak
"nerhaba Yeliz abla. "dedi.
Ayağa kalkarak
" merhaba tatlım."dedim.
Elif çok tatlı bir kızdı, yumuşak bir kalbi vardı, hiç köyülüğünü görmemiştim.Elif tatlı bir sesle
" Yeliz abla  ben Türkçe ödevimi yapamadım da yardım eder misin?"diye sordu.
Tabii ki ederim. Saate baktım saat 04:02 idi. Elife bakarak
" tabii ki ederim.
Annenler nerede"dedim.
"onlar evdeler" dedi yumuşak bir sesle. Elif in elinden tutarak
"tamam hadi gidelim" dedim.

Elif'in evine doğru yürümeye başladık. Zaten iki adım ötemizdeydi. Bahçeye girerken yeşil demir bir kapı vardı, kapıyı açtım. Önce annesine selam verdin.
"merhaba Sibel teyze" dedim.
"merhaba Yeliz kızım. Nasılsın? "diye sordu.
" iyiyim Sibel teyze. sen nasılsın? "diye sordum.
" iyiyim bende. Hangi tüzgar geyirdi seni buraya? "dedi. Tatlı bir rüzgar getirdi.
" Elif'e derslerinde tardımcı olacağım"dedim.
"tamam kızım. Geçin buraya, bahçede çalışın. Dedi.
" tamam Sibel teyze"dedim ve Elif'i çağırdım. "hadi gel Elif" dedim.

Sandalyeleri alıp masaya oturduk. Elif kitaplatını almaya gitti, bende telefonu çantamdan çıkardım. 4 gün önce ekran kotuyucusunu kırmıştım. Yani sinğr bozucu birşeydi. Ama neyse yapılacak birşey yoktu. Elif geldin5 tanr kitap vardı. Benim bu zamana kafa r tüm dera Notlarım 90'ın üstündeydi. O yüzden denemelerde hep ya 1. Yada 2. Olurdum. O yüzden hep benimle ders çalışmaya gelirlerdi. Elif bana seslendi
"hadi abla başlayalım."dedi.yanıma oturdu. Türkçe kitabını açtı,bana bir soru gösterdi.
" ben bu soruyu anlamadım"dedi.

2.sınıf konusunu hatırlarım herhalde. Size soruyu okuyayım da siz de çözün. Okuyorum. 'hangisinin hecdlemesi yanlıştır?' diyordu.
A) şef-faf bir ayd-ın-lık içind-e
B) şeffaf bir ay-dın-l-ık için-de
C) şef-faf bir ay-dın-lık i-çin-de
Bu sorunun cevabı _C_doğru bilmişsinizdür sizde. Elif'e bakarak. "okudun mu? Ve anlayabildin mi?" dedim.
"hayır" dedi.
"Anlatıyorum iyi dinle beni."dedim ve amşatmaya başladım.
❣️...
Soruyu anlattım. Ardından pekişmesi için birkaç soru aha çözdüm. Sonra saate baktım.
" Elif dersi bitirelim mi? "diye sordum.
" evet. Yeter bu kadar, çoook teşekkür ederim."diyerek bana sarıldı. Aahh kalbime yumuşak bir dokunuş. Saat 06:30 du.
" Ablacım sen sonra biraz daha çalışırsın, anlamadığın bir soru olursa bana fotoğrafını atarsın. "dedim.
" tamam abla hoşçakal"dedi ve annesi geldi.
"gidiyor musun kızım?" dedi.
"evet, gidiyorum Sibel teyze."dedim.
"allah'a rmanet ol kızım. Allah razı olsun senden."dedi
" rica ederim. Ben gideyim. Hoşçakalın."dedi.

Elif ile çalışmak mükemmeldi, kafam dağıldı. Onlarda geleceğin  mühendisi, polisi, hakimi,doktoru. Belki de benim doktorum. Kim bilir? Bende polis olacağım. İnşallah. Allah bilir. Yani başıma birşey gelmezse. Eve doğru yürüyordum. Resmen kalbime bir hançer indi. 2 saat önce yani. Canımı bile emanet edeceğim bir kişi beni sırtımdan bıçakladı. Kalbimi en çok acıtan şeylerden bir tanesi. İhanet. Ve kimse Sera'ya karşı çıkmadı. 'yapma, öyle söyleme' hani arkadaşımdınız. Gözüm kapalı güvenicektik birbirimize. Ben çok yalnız kaldım. Aslında Sera'nın dedikleri doğruydu. Evet ben yapayalnız kaldım, tek başıma. Ama buna rağmen yanımda duran Seda'ya çok teşekkür ederim.

Arkadaş dediğiniz, arka-taş'tır. Ama bu zamana kadar kimse benim arka taşım olmamış. Sadece hayal kırıklığı üzüntü. Onlar benim kimsem olmadı. Benim bu zamana kadar yalnız kalmışım ki brn bilmiyor muşum. Hayatın acımasızlıklarına karşı yapacak hiçbirşey yok... Ama buna rağmen ganımda duran herkes benim için bir yıldız. Sizler de benim yıldızımsınız. Aryık Sera benim için bir hiç oldu. Bir hiç...
Eve daha çok vardı. Arkadaşlar adlında yalnız kalmadım, sizler ve beni sevenler var. Ve benşm bir hayalim var, onun peşinden gitmem gerek. Böyle varoş kişilere zamanımı harcayamam. Zamanımı yararlı insanlarla geçirmem gerek. Aaahhh tabii o oiskoloji sizde kaldıysa yolda yürümeye devam edelim. Stres azaltıcı. Tuğçe'nin evine kadar yürüyeyim. Biraz dert ortağım olsun, beleş psikiyatrist. Tuğçe ile yeni, yani çok olmadı samimi bir şekilde arkadaş olalı. Tuğçe ile de polislikten tanışıyoruz.

Ama artık kimsyele çok fazla güvenmememşz gerektiğini bilmemiz gerekiyor. Aslında güvenmeniz gereken tek kişi ailenüz olsun. Yeni tanışıp çok sevdiğiniz birisi de olsun ama önce aileniz olsun... Hayatınızın anlamı, simgesi, ifadesi herşeyi ailedir. Aile hayatın zorluklarına karşı     umudunuzu kaybetmemeniz gerektiğini öğreten bir yer. Benim size ailemi anlatmam gerek. Ben kimseye ailemi anlatamadım. Her anlatmaya başladığım zaman, gözlerim doluyor, boğazımda bür yumruk oluyor. Ve sizlerde ailemi anlatacağım ilk kişiler olacaksınız...

GECENİN IŞIĞINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin