FBI | JiKook

21

Oy vermeseniz de olur yorum yapın yeterr❤️‍🩹

~

Her geçen dakika da daha çok yanmaya başlıyordu ikisi de.

Belki onlarca mezarlığın yanında bunu yapmaları doğru değildi ama kimin umrundaydı ki?

Orada onlardan başka kimse yoktu ne de olsa.

Jimin, Jungkook'un üzerinde onun dudağını koparırcasına öperken, Jungkook, Jimin'in üzerinde ki beyaz gömleğin düğmelerini açıyordu tek tek.

Düğme açma işlemi en sonunda bittiğinde, Jungkook Jimin'in gömleğini bir çırpıda çıkardı ve hiç beklemeden üstünde duran Jimin'i, altına aldı.

Dudaklarını bir kaç saniye ayırdı, turuncu saçlıdan. "Yakıyorsun, bebeğim.."

Jimin, onu kışkırtmak istermiş gibi gülümsedi ve, "Senin için yanıyorum," diye fısıldadı.

Jungkook'un gülümsemesi genişledi, Jimin'in boynuna yöneldi. Öpücük bırakıp geri çekildi, kokusunu içine çekti ve tekrardan öpmeye başladı.

Hayır, amacı sadece öpmekti ilk başta..

Ama Jimin'in boynu..

Yumuşak teni dişlerinin arasına aldı, çekiştirdi ve bırakıp tekrardan minik bir öpücük bıraktı.

Aynı işlemi bir kaç kere daha tekrarladıktan sonra, aşağıya doğru inmeye başladı. Jimin'in göğüslerine doğru yani.

"Jungkook.."

"Bebeğim.."

"Jungkook, sen var ya.."

"Ne ben var ya?"

"Çok ateşlisin, sevgilim."

Bunu duymayı kesinlikle beklemiyordu.

Jimin, Jungkook'un bir şey demesine izin vermeden Jungkook'un üzerinde ki boğazlı kazağı iki eliyle tutup yukarıya doğru kaldırdı ve Jungkook'un kaslı vücuduna baktı.

O da aynı şekilde Jimin gibi kaslıydı..

"Evet, harbi ateşlisin.."

Jungkook, Jimin'in yemek istermiş gibi bakan gözlerini görünce sessiz bir şekilde güldü ve o hâlâ gülerken birden karın kaslarının üzerinde Jimin'in sıcak dudaklarını hissetti.

Şaşıracaktı ama şaşırmanın sırası değildi. Şaşırma işlemini sonraya bırakarak, başını hafifçe arkaya attı ve Jimin'in istediklerini yapmasına izin verdi.

***

Evet, gerçekten ormanın ortasında, mezarlıkların yanında sevişmek doğru değildi ama Jungkook ve Jimin'in ilk birlikte oluşu onlarca mezarlığın yanında olmuştu..

Bıraksalardı belki sabaha kadar devam ederlerdi ama mezarlıkların ilerisinden yine aynı türden bir ses duyunca ikisi de üzerini giyinmişti.

Jungkook, Jimin'in boynunda ki morluklara ve şişen dudaklarına baktığında, ister istemez aklına az önce yaşanılanlar geliyordu.

"Jungkook. Acaba biz sevişirken burada ki ölüler rahatsız olmuş mudur? Özür dilemeli miyiz?"

Jungkook bunu ciddi ciddi düşündü. "Bence çok sorun etmemişlerdir.. ama tabi senin inlemelerin yüzünden uykuları bölündüyse bir şey diyemem."

Jimin sinirle ve biraz da utançla Jungkook'un omzuna yumruğunu geçirdi.

Hadi ama.. planlarının arasında Jungkook'un birden bire seviye atlayıp, pantolonları indirmesi ve hemen ardından onunla birlikte olması yoktu.