28

1.9K 150 39
                                    

"Oteli nasıl patlattınız?!"

Jimin ve Carol, suçlu iki çocuk gibi -öyleler- yere oturmuş, azarlanıyorlardı.

Alt tarafı oteli patlatmışlardı, ne vardı ki bunda?

Jimin ve Carol bakıştılar, hemen ardından Jimin gözlerini Jungkook'a çevirdi. Sinirli gibiydi. Ama bir yandan da endişeli.

Jimin için endişeleniyordu.

Tekrardan Carol'a baktıktan sonra, "Biz otelin mutfağındaydık ve sonra iddiaya girelim dedik," diye mırıldandı.

Yoongi, şakaklarını ovalamaya başladı. "Sizin, otelin mutfağında ne işiniz vardı?"

Tamam. Asıl sorulması gereken soru belki de buydu.

Jimin ve Carol yine bakıştılar. Carol söze başlamıştı, "İddia," diye ama diğerlerinin bakışlarını gördüğü an sustu.

Bu iddialar, hepsinin canını sıkıyordu.

Jimin sinirle Taehyung'a baktı. "Tae neden azarlanmıyor? O da işin içinde!!"

Pekâlâ..

...

Artık azarlananların sayısı üçe çıkmıştı ve evet Taehyung da işin içindeydi.

Üçlü, herkes tarafından azarlanırken Jungkook'un gözleri Jimin'in üzerindeydi. Bir insan nasıl hem bu kadar akıllı hem de bu kadar salak olabilirdi anlamıyordu.

Ama seviyordu.

Yapacak bir şey yoktu.

Jimin'in daha fazla azarlanmasına dayanamayarak, "Jimin," diye seslendi ve elini havaya kaldırıp, gel dermiş gibi salladı.

Turuncu kafa fırsat mı fırsat diyerek ayağa kalkıp, Jungkook'un yanına koştu ve onun açtığı kollarına kendini bıraktı.

İkisi de sıkıca sarılırken, Jungkook Jimin'in turuncularına dudaklarını bastırdı. "Artık bir yerleri patlatmayı acilen bırakmanız lazım."

Seokjin onu onayladı ve hemen ardından gidip Carol'ı kolları arasına aldı. Carol da onun geniş vücuduna kollarını sarmaya çalıştı sadece. "Sarılamıyorum ya kahretsin. Neden bu kadar büyüksün?"

Bu isyana herkes gülerken, Yoongi de eliyle Taehyung'u yanına çağırdı.

Taehyung da aynı şekilde Yoongi'nin yanına gittiğinde, sarıldılar ve Yoongi hiç bir şey demedi.

Sarılarak hislerini belli ediyordu zaten.

O sırada Jimin, Jungkook'a sarılırken aklına bir şey gelmişti. "Lan." Jungkook'a sarılmayı bıraktı saniyesinde ve herkesin ona bakmasını sağladı. "Hyunjin! Sende bu işin içindesin! Onu da azarlayın, banane!"

Herkes şaşkınlıkla Hyunjin'e baktığında, hafif utançla ellerini önünde birleştirdi. "Eğlenceli gözükmüştü.."

Seokjin alayla güldü. "Üçtü, dört oldular. Ne fark eder."

Ama Felix bu durumdan hiç de memnun değildi. Hyunjin'e yumruk attı ve, "Ya sana bir şey olsaydı aptal!" diye bağırdı.

Hyunjin acıyla inlerken konuştu. "Milletin sevgilisi endişesini sarılarak gösterir, benimki yumruk atarak."

***

Oteli patlattıkları için farklı bir otele geçiş yaptılar ve bu oteli nedensizce daha çok sevmişlerdi. En azından deniz vardı ve denize gireceklerdi.

Jimin heyecanla üstünde ki gömleği çıkartırken, Jungkook'a saçma sapan şeyler anlatıyordu.

Jungkook için saçma sapan şeyler değildi tabi.

FBI | JiKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin