Son birkaç gündür garip hissediyorum ve fazla düşünüyorum. Dün Jay'in arkadaşlarıyla buluştuk, daha ilk tanışmamdı benim onlarla ama Jungwon zaten tanıyordu hepsini. Hepsiyle kısa bir sürede çok yakın olmuştuk.
Yine bir buluşma ayarlamıştık ve bu sefer benim evimdeydi. Oturmuş diğerlerini bekliyordum. Biraz bekledikten sonra Jungwon geldi her zamanki gibi.
"Diğerleri daha gelmedi mi?"
"Erken geldin onlar daha evden bile çıkmamıştır" derken kapının çalmasıyla birbirimize baktık. Ardından ben kapıya gittim.
"Lan senin burada ne işin var?"
"Ayıp ediyorsun Hee, kuzenimizi ziyarete de mi gelmeyelim?"
Gözüm yanındaki kıza takıldı. "Bu arada bu sevgilim Eunha, sizi tanıştırmak için buraya geldim zaten"
Eunha'yla da selamlaşıp içeri geçtik ve Jungwon'a Jungkook ve sevgilisi Eunha'yı tanıttım.
Jungkook anne tarafından kuzenim bu yüzden soy adlarımız farklı ve onu beklememe sebebim de annemle babam ayrıldıktan, daha doğrusu annem başka birine kaçtıktan sonra onların Busan'a taşınması ve benim babamla birlikte Seul'de kalmam. Evlerimiz çok uzak olduğundan ve ben anneme gitmediğimden dolayı onunla da çok görüşemiyorduk.
Biraz onlarla sohbet ettikten sonra kapı tekrar çaldı. Kapıya gittiğimde bizimkiler gelmişti.
Hep birlikte içeri girdik ve onlara da Jungkook'la Eunha'yı tanıttım.
"Cidden çok benziyorsunuz bu arada"
Niki'ye döndüm.
"Kuzeniz ya" Güldüler ve biraz sohbet ettik.
Koltukta bir yanımda Jungwon, diğer yanımda Eunha ve onun yanında da Jungkook'la oturuyorduk. Her sohbet arasında Eunha'nın bir şeyleri bende göstermesi, teması hoşuma gitmemişti. Zaten temas seven biri değildim ve üstüne kuzenimin sevgilisinin bu şekil sürekli bana temas halinde olması beni rahatsız hissettiriyordu.
Gözlerimi odada gezdirirken Jake'te durdurdum. O da zaten bana bakıyordu. Rahatsız olduğumu anlamış olmalı ki gözleriyle yanını işaret etti. Jay, Sunghoon ve Sunoo bir koltukta otururken onlar Niki'yle bir koltukta oturuyolardı ve bu yüzden yanı boştu.
Jungkook'a tekrar baktığımda gayet rahattı. Olayla alakası bile yoktu.
Bir anda ordan kalkıp yer değiştirmek çok garip olur diye düşündüm elindeki içkisini içen Jake'e bakarken. Sonra aklıma gelenle ayağa kalktım.
"Ben kendime içecek bir şeyler alıyorum, isteyen var mı?"
Hiç beklemediğim bir şekilde Eunha da ayağa kalkınca gayet basit ve kolay planımın şimdiden bozulduğunu hissettim.
"Ben de alacağım, seninle gelebilirim değil mi?"
Bu işin altında bir iş yoksa benim adım da Heeseung değil.
"Tabii" Birlikte mutfağa gittik. Dolaptan bir içecek çıkarttım ve tezgahtaki bardağıma doldurmaya başladım. Eunha yanıma geldi ve solumdan, tezgahın bana göre sağında kalan şişeyi almak için uzandı önümde.
Çok yakın durduğu için geri çekildim. Daha fazla yakınlaşacaktı ki arkadan bir ses duyunca aniden geri çekildi.
"Hyung!"
Arkamı dönüp minnettar bir bakışla cevap verdim.
"Efendim Jake?"
"Ben de alacaktım da" dedi ve yanıma gelip benim kendime doldurduğum şişeden kendi bardağına da koydu. Bu sırada Eunha içeri gitti.
"Daha önce zamanlaman harika demiş miydim?"
Hafifçe güldü. Gülüşünü daha fazla izleyebilmek isterdim ama içeriye geçmemiz gerekiyordu. Birlikte içeriye girdiğimizde Jake eliyle sweatimin kolundan tutarak beni oturduğu yere sürükledi ve yanına oturmamı sağladı
Tam oturduktan sonra Jungkook'a bir telefon geldi ve biraz konuştuktan sonra ayaklandı.
"Hee bizim gitmemiz lazım ama Busan'a dönmüyorum, buralardayım yine gelirim yanına" dediğinde ben de ayağa kalktım ve sarıldım.
"Görüşürüz o zaman kendine dikkat et, geçen seferki gibi kavgalara falan bulaşma kurtaramam bu sefer seni"
Güldü. Daha sonra Eunha geldiğinde sarılmak yerine elimi uzattım. Ufak bir tokalaşmadan sonra gittiler.
ℳ.
(Yazarınızdan)Jungkook'u koyma nedenim cidden Heeseung'la çok benziyor olmaları ve Eunha sadece temsili bir karakter gibi düşünün Jungkook'la alakası yok. Ayrıca Jungkook çok sevgilisini kıskanmayan rahat Alman kuzen vibe'ı vermiyor mu?😩