Odanın içerisi bebeğin ağlama sesiyle dolarken Minho'nun kalbi oldukça hızlı atıyordu.
Birkaç ay önce bebeğin erkek olacağını öğrendiklerinde Jinri adını Jisung koymayı teklif etmişti ve bu Minho için büyük bir teklifti.
Şimdi, doğumun gerçekleştiği tam bu anda dokuz aya yakın bir sürecin ardından Jisung'a tekrar sarılabilecekti.
Doktorlar bebeği temizlemek ve giydirmek adına odadan çıkartırlarken Minho da Changbin ile beraber çıktı, Jinri için hazırlanmış odaya geçtiler.
Jinri'nin annesi ve kendisinin annesi onları görünce yanlarına koştular.
"Nasıl geçti doğum?" Minho annesine kısa bir sarılma verdi.
"Bir sorun yok, bebeği yıkayacaklar ve Jinri de yaşıyor. İkisi de sağlıklılar merak etmeyin." iki kadın da rahatlarlarken Jinri'nin annesi eşcinsel olduğunu asla kabul etmediği Changbin'in kolunu tuttu.
"Görüyorsun ya oğlum, kızımla evlenmiş olsaydın şimdi senden bir tanesini daha sevecektik." Changbin hafifçe gülüp kadının elini nazikçe sıktı.
"Minho hyung da gayet iyi ve yakışıklı bir insan ama..." kadın bir süre Minho'ya bakıp sonra Changbin'i kendisiyle çekerek yürümeye başladı.
"Güzel kızımın çok güzel yemekler yapabildiğini biliyorsun değil mi? Eli çok lezzetlidir..." Minho ve annesi onların bu haline gülerek bir kenara oturdular, odada yaklaşık iki saat Jinri'yi ve bir saat daha bebeği beklemişlerdi.
Jisung'u odaya getirdikleri gibi Minho ayağa kalktı, bebeğini görmek adına onu koydukları minik yatağa yaklaştı.
Jisung uyuyordu, hafif dolgun yanakları başı yana düştüğü için daha da dolgun duruyordu ve çekik gözleri hem küçük hem de kısık olduklarından belli olmuyordu.
Minho korkarak elini uzatıp bebeğin karnına koydu, gözleri dolu bir şekilde Jisung'u izledi.
"Jisung, bebeğim..." usulca minik eldivenin takılı olduğu elini tutup üstüne ufak bir öpücük bırakırken bu bebeği mutlu edeceğine yemin etmişti.
Belki Jisung için orada olamamıştı fakat telafi edecekti.
*~*
Gece yine ve yine bir ağlama sesiyle uyandıklarında Minho doğruldu.
"Ben bakarım, uyu sen." Jinri'ye ufak bir öpücük verip yataktan kalktı ve beşikte ağlayan minik bebeği kucağına aldı.
Normalde bebeği sadece anne sütüyle beslemeleri lazımdı fakat doktorun da kabul etmesi üstüne onu geceleri uyandığında bazen farklı şeylerle besliyorlardı.
Daha doğrusu dondurulmuş anne sütü kullanıyorlardı ve bunu hep Minho yapıyordu, Jinri gece rahat uyusun diye Jisung'u dondurulmuş sütle besliyordu.
Kucağına aldığı gibi sessizleşen oğluyla beraber mutfağa girdikten sonra buzluktan bir paket süt çıkartıp ısıtmaya başladı, bu süreçte hala Jisung'u tek eliyle pış pışlamaya devam ediyordu.
Henüz üç aylıktı Jisung, buna rağmen sorunu ne olursa olsun Minho onu taşıyınca sessizleşiyordu.
Bu normal bir durum olmasa bile Minho için normaldi çünkü Jisung Minho'yu istiyordu, ona güvenmişti.
Ona güvenmişti...
Kucağında hala mızmızlanmaya hazır bir şekilde uzanan Jisung'un alnını öpüp kokusunu içine çekti.
"Bebeğim, yemek yiyip beraber uyumak mı istiyorsun?" Jisung hala mızmızlanır gibi ara sıra küçük sesler çıkarmaya devam ederken yavaşça gözlerini açıp kapattı, babasına hep böyle hayran bakışlarla bakardı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Horror Scene \ Minsung
Fiksi PenggemarMinho o gün eve dönerken hiç kullanmadığı bir yoldan geçmek zorundaydı, ve Jisung ile orada karşılaşmışlardı. Jisung bir evin penceresinden dışarıyı izliyordu ve Minho onu orada gördüğü anda o sokaktan her gece geçeceğini, her gece o çocuğu görmek i...