Başlangıç için ilk adım

24 6 9
                                    

Nankörlük yapmayacağım ilk bölüm için gayet de güzel ilerlediğimizi düşünüyorum. İnşallah aynı şey yıldızımızı parlatmak için de geçerli olur .

Ve küçük ailem yeni bölüm sizlerle

Ardında bıraktığı tek şey iş yeri değildi ardında bıraktığı şey kendini düşünmeyen , sadece var olmak zorunda olduğu için var olan bir kızı da bıraktı.

Elzem o gün kendi için yeni bir adım atacaktı. Öncelikle uzun ve güzel bir tatil ardından da kendini çalışırken mutlu hissedebileceği bir iş.

Hepsi bu ne kadar da komik değil mi ?

Bazılarımızın yapmaktan sıkıldığı şeyler bazılarımız için ise birer hayal.

Elzem de bunun farkında fakat zoruna gitmiyor çünkü o her ne kadar kardeşi için bile olsa iyi bir başlangıçı kaçırmıştı.
Ve çok geç olmadan yeniden başlayacaktı. Çünkü ona yakışan da buydu.

Eve gitmek için ayrılmıştı oradan fakat ayakları ondan bağımsız hareket ediyordu.

Sahile doğru yol alamaya başladığını fark etti belkide ona iyi gelecek olan da buydu.
Bu yüzden bir kere de olsa akışında bırakmaya karar verdi.

Sahile gelince oturacak bank bulamadı ve bir kafeterya aramaya başladı.
Gözüne çok otantik ve bir o kadar da sakin bir yer kestirdi.

İçeri geçti ve iskeleye yakın bir masada oturdu. Çantasını kolundan çıkardı ve masaya bıraktı tıpkı eski işi gibi zahmetsiz ve yavaşça. O bunları düşünürken bir garson masaya doğru gelmeye başladı .

"Hanımefendi hoşgeldiniz ne alırdınız ?"

Elzem gözünü denize dikmiş bir şekilde cevap verdi.

"Hoş buldum bugüne acı bir kahve ve soğuk bir su yakışır."

Garson şaşırdı açıkçası, siparişini böyle tarif etmesi günün kötü geçtiğini gösteriyordu.

"Tabi ,hemen getiriyorum."

Elzem yine yanlız kalınca bu sefer de gözünü gök yüzüne dikti . Aman yarabbi nede güzel şekil vermiş. Denizin mavisi başka güzel,göğün mavisi başka güzel bin şükür bu güzelikleri verene.

Hele birde nankör kulları yok mu ah onlar ne anlarlar ki bu güzelliklerden.

Elzem yine şükür seline kapılmışken garson siparişini getirmişti.
Kahvesini ,suyunu ve bir çikolata dolusu tabağı masaya bıraktı.

"Ah çok özür dilerim ama bu tabağı ben sipariş etmedim karıştı herhalde."

"Bu, günü kötü geçen müşterilerimiz için hanımefendi. Belki kötü başladı ama bir kase çikolata iyi devam etmesi için size yardımcı olabilir. Afiyet olsun."

Elzem cevap veremeden garson gitmişti bile. Ama daha konuyu çok yanlış anladığını bugünün kötü değil diğer günlerinin kötü olamaması için büyük bir eşikten geçmesi gerektiğini söyleyecekti.

Ama garsonun bu tatlı düşüncesi bile yüzünü güldürmeye yetmişti bile.

Elzem önüne dönüp kahvesinden bir yudum aldı derken telefonu çalmaya başlamıştı.
Arayana bakınca Nazlı olduğunu gördü ve hemen cevap verdi.

"Alo, abla nasılsın halletin mi , nasıl geçti ?"

"Hallettim ablacım halletim . Artık işsiz biriyle konuşuyorsun. Bana bakma sırası sende uzun bir dinlenme sürecine ihtiyacım var."

Bir Kör Bin Sağır Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin