(1) okulu bırakıyorum.

138 19 37
                                    

Yatağımda uzanmış babamın bana hediye ettiği şey ile oynuyordum. Hediyesi silindir şeklindeydi onu elimle her dönderdikçe etrafa sarı ışıklar saçıyordu ve üst tarafında ben ile babamın fotoğrafı vardı. Yanan ışıklar ile fotoğrafın yansıması tavana yansıyordu. Fotoğrafı ben küçükken babamla birlikte sahilde çekilmiştik. Kulağımda ki kulaklığımla müzik dinleyerek kucağımdaki şeyi çeviriyordum.

 Kulağımda ki kulaklığımla müzik dinleyerek kucağımdaki şeyi çeviriyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

[Babasının hediyesi]

Babam bir kaçakdı mafya işlerine bulaştığı için polisler her yerde onu arıyordu ve her zaman iki polis arabalarıyla beni takip ediyorlardı. Ne zaman evden dışarıya çıksam gideceğim yere kadar arabalarıyla beni takip ediyorlardı. Artık sıkılmaya başlamıştım her yerde takip ediliyordum polisler tarafından. Babamda uzun zamandır hiç haber almadım ve ona yazdığım hiçbir mesaja cevap vermiyor.

...

Sabah uyandığımda günlük rutinlerimi yaptım ve şimdi de spor yapıyordum. Kulağımdaki kulaklıktan çalan son ses müzik ile Mekik çekerken kolumdaki tokayla saçlarımı toplayıp şınav çekmeye başladım. Her gün düzenli olarak böyle sporlar yapıyordum.

Ayağıya kalkıp spor odamdan çıkdım. Okul saati yaklaşmıştı üzerimi giyinip kapıya doğru yürüdüm.

Kapının kilidini açıp çıkacakken anahtarımı unuttuğumu fark ettim. Anahtarı komedinin üzerinden alarak evimden dışarıya çıkdım.

Binadan dışarıya çıktığımda yine her zamanki gibi kapının önünde arabada olan iki polis vardı. Babamın yasa dışı işleriyle uğraştığı ortaya çıkınca bu iki polis benim peşindeydi. merdivenlerden aşağıya inince arabada oturan polis beni gördü. camı acıp "Jiwoo. Babandan haber aldın mı?" Dediğinde ona cevap vermeyip arabanın yanından geçerek yürümeye başladım arkamdan arabayı yavaşça sürerek beni rakip ediyorlardı.

Arkamdan yine aynı polis seslenip "Yoon Jiwoo. Babandan haber aldın mı?" Dediğinde yine ona cevap vermeden yürümeye devam ettim.

Cebimden telefonumu çıkartıp kulaklığımı kulağıma taktığımda yine aynı polis "lan velet. Büyüğün bir şey sorunca cevap ver." Dedi. Telefondan müzik açarak yürümeye devam ettim.

Arkamdan beni arabayla takip ederlerken aynı polis "Bugün okul kaçta bitiyor?" Dediğinde onu duymuştum ama cevap vermedim. Ben cevap vermeyince bu sefer farklı bir şey söyleyip "baban ararsa cevap ver, banada haber ver" dediğinde okulun önüne gelmiştim.

Okulun bahçesinin dışında arabayı durdurunca kafasını açık olan camdan çıkartıp "Baban ararsa ona teslim olmasını söyle! Tamam mı?" Dedi. Hiçbir şey söylemeden okulun kapısına ilerledim. Arkamdan "edepsiz velet, cevap vermiyor." Dediğini duyduğumda ona aldırış etmeden okulun içine girdim.

Sınıfa girdiğimde kulaklığı çıkartıp masamın üzerine koydum. Montumu sıranın arkasına koyup çantamda kenardan astım. Masama bakdığımda bir kafatası çizmişlerdi ve üzerinede de çarpı isareti vardı. sağına ve soluna Yoon Jiwoo, keş, aptal, kaybol, hapçı, piskopat orosbu yazmışlardı. Okulda zorbalık gördüğüm için bunları yapıyorlardı.

MY NAMEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin