10.BÖLÜM: ŞÜPHENİN KANCASI

54.6K 3.2K 2.3K
                                    




Herkese merhabalar bir yıl sonra biz geldiik (tamam bu sondu daha yapmam qwjdbwhqdb)

Final haftam olduğu için bölüm aramız biraz uzadı. Hatta daha yarın son sınavım var. Aradaki üç dört günlük boşluğu değerlendirip bu bölümü size yetiştirdiim. Umarım severek okursunuz.

Biz buralarda yokken 100k okunma olmuşuz. Herkese desteklerinden dolayı çok teşekkür ederiim.

Instagram, Twitter, Tiktok kullanıcı adım: @ebyide bana bu hesaplardan ulaşabilirsiniz. Ayrıca o güzel gönderilerinize beni de etiketleyin olur mu? Emeklerinize sağlık çok güzel editler yapıyorsunuzz❤️

Bu bölüm için sınırımız: 1.1k oy, 1.2k yorum

Ben ders çalışmaya gidiyorum. Bölüm size emanet. Keyifli okumalar!

♫ Dolu Kadehi Ters Tut- Dilerim Ki

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dolu Kadehi Ters Tut- Dilerim Ki

Cihan Mürtezaoğlu- Bu Bir Yağmur Mu

Bölüm 10: Şüphenin Kancası

Hayatımın çaresiz hissettiğim her anında, ne zaman başımı çevirsem baktığım köşede bana destek olan bir abim vardı. İlk aşkı babası olmayan bazı kızların abisi, kalbinin kırıklarını toplayıp onarıp yeniden var ederdi. Samet Karacahan benim arkamda dağ gibi durmuş, yıkılmama hiçbir zaman izin vermemişti.

Babam "Yapamazsın." demiş ise o "Yapacaksın." derdi. Babam "Yapacaksın" dese, abim iki katı düşünür. "Yapmayacaksın." diye karşı gelirdi. Babam karşı gelince, ne kadar yapmak istiyorsam, abim karşı gelince de o kadar yapmak istemiyordum. Her sözüne güvenim öyle büyüktü ki, canımı ona emanet etmiştim.

Geçtiğimiz hafta benimle ilgili duyduğum o konuşmayı ablamdan duysam zoruma gitmezdi fakat abimden duymak yüreğime yük olmuştu. Şimdi ise ablama sanki hak ettiği değeri vermemişim, abimle aldanmışım gibi hissediyordum. Yapmaz dediğim şeyleri yapıyor, söylemez dediğim sözleri söylüyordu. Zamanında bana verdiği çoğu sözü artık tutmak istemiyordu. Bana sırtını dönmüştü. Sanki tüm dünya bana sırtını dönmüş gibi ağır geliyordu.

Arabanın içinden bana meydan okuyan bakışlarla bakan, benimkine çok benzeyen kahverengi gözlerine baktım. Elimi arabanın kaputundan çekmedim. Eğer gitmek istiyorsa, beni ezip geçmesi gerekecekti. Gerçi o beni çoktan ezip geçmişti ama bunu eyleme cidden dökmek istiyorsa yapabilirdi. Gözleri iyice kısılırken çenesi daha da kasıldı.

Abim gelmişti. Neden geldiği belirsizdi ama buradaydı. Onun zaten normal şartlarda burada olması gerekiyordu ama şartları normal yapmayan yine kendisiydi. Bugün yanımda olmalıydı, o salonda olmalı bana desteğini hissettirmeliydi fakat o gizlice gelmişti. Fark edilince ise bir suçlu gibi kaçmıştı. Belki de suçluydu çünkü geliş nedeni belli ki ben değildim. Caroline'di. Benim için gelmiş olsa kaçmazdı. Anlamıyordum, mantığıma sığmıyordu. Sığmadıkça bir kişi daha gözümden düşüyordu.

ZAMANIN GÖLGESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin