CHANMİN //

kızım kendi öz babası yüzünden ağladı mı?

SEUNGMİN

Felix?

Hm?

O... o Kapıdaki kişi düşündüğüm kişiler mi yoksa ben mi rüya görüyorum?

Ne kapıda- CHANGBİN!

Felix kalk! Kalk çabuk bizi görmesinler. FELİX KİME DİYORUM!!

Yanındaki Hannah mı?

Evet o- FELİX NE DİYORSUN KALK!

Baba noldu onlar kim?

Kimse değil kızım hadi kalk hemen gidelim.

Ama yemek-

Seoyeon hadi!

Dediğimde Seoyeonun elinden tutup Felixi de tekrar uyardım. ikisiyle birlikte arka 2. Kapıdan çıkacaktık ve bu geceyi bitirecektik.

Birisini kesinlikte görmemelilerdi.

Evet onu.

SEOYEONU!

Hannah ve Changbin bir masada oturmuşlardı. Bizi bir şansla görmemişlerdi.

Çok şükür

Şükür namazı kılınır bugün.

Neyse devam.

kapıya doğru gelmiştik, fakat kapıdaki şerefsizi görene kadar.

Ulan namussuz hala nasıl yüzün tutuyor karşıma çıkmaya.

ŞEREFSİZ İT SOYU!

evet acımadım küfür ederken.

Neyse.

Onu aldırmadan Seoyeonun elini sıkıca tuttum. Yanından tam geçicekken kolumdan tutmuştu.

O benim kolumu mu tuttu?

Tuttuğu yeri yüzeceğim.

Bırak!

Seungmin...

Sana kolumu bırak dedim!

Hızlıca kolumu o pis ellerinin arasından çekmiştim. Ne hakla dokunabilir ki?
Yüzüne dahi bakmadan gidecektim, taki söylediği sözden sonra...

O- o kimin kızı?

Söylediği sözleriyle birlikte kaskatım kesilmişti. O kimin kızı mı?

Vay be.

Bak ismini dahi hatırlamak istemediğim şahıs, şahıs kelimesine bile hakaret olursun sen be! Ve ayrıca O kimsenin kızı değil! Anladın mı o sadece benim kızım! Benim!

Seungmin beni dinle lütfen herşeyi anlatayım nolur...? Yemin ederim huzurunu bozmayacağım lütfen...

Alayca gülmüştüm. Huzur mu o bana az önce huzur mu dedi? Öyle bir şansım var mıydı acaba?

Alayca gülmüştüm dediklerine... Felixe göz hareketi yaptıktan sonra oda peşimden geldi. Taki tekrar yanımıza biri gelene kadar.

Changbin?

Seungmin Chanı dinlemesin.

Sanane be!

O sırada sürekli Felixe bakıyordu.
Taam tekrar arkamı dönüp gidecekken dediği kelime hayatımda son kez bile olsa asla duymak istemediğim bir sözdü...

O kızın Chanın kızı olduğunu biliyorum Seungmin.

Lan sanane sanane! Sen kimsin ya sen kimsin! Onun kızı değil aslada olmayacak!

Chan araya girmişti.

Kanıtla.

Neyi?

Elini tuttuğun kızın kızım olmadığını.

Afallayarak ona baktım.

NE! ASLA!

Seungmin kızım olup olmadığını söyle yoksa kızımı senin elinden almak için herşeyi yaparım.

Ne...?

Dava açmam kısa sürmez. Şimdi eskisi gibi beni dinle...

Ne demişti o, dava açıp kızımı elimden mi alıcaktı...?

Eskisi gibi sözünü dinleme mi istedi?

Eskisi gibi... Ne garip bişey eskisi gibi.

KEŞKE BABAMIN ELİNDE KALSAYDIM AMA SENİN GİBİ BİR PİÇİN YANINDA KALMASAYDIM...!

Bunu bağırarak söylemiştim. Seoyeon korkarak bana sarılmıştı, ona baktığımda gözlerinden yaş akıyordu. Ne, benim kızım kendi öz babası yüzünden ağladı mı?

Eveet bölüm iyi oldumu beğendiniz umarımmm yorum atmayı ve oy vermeyi unutmayınn sizi seviorum<33