Her kese merhaba, ben Gece Yıldırım. 21 yaşındayım, üniversite okuyorum. Oğlak burcuyum ve inanmayacaksınız ama burçlara inanıyorum.Ailem başka şehirde yaşıyor. En yakın arkadaşım Nil var. Kardeşim gibidir. İkimizde kötü anlarımızda hep bir birimizin yanında olmuştuk.
Öğretmen olmak istiyoruz. İngilizce hemde. Çocukluğumdan beri ingilizceyi sevmişimdir.
Yine bir sabah kalktım ve hazırlandım. Yaz sabahındaydık ve hava oldukça sıcaktı. O yüzden şort giydim ve saçımı açık bıraktım. Zaten saçım uzun ve hafif dalgalı olduğu için rahattım. Koyu yeşile çalan gözlerim ile oldukça güzel bir kızdım(zaten hangi k8ız kendini kötülerki:)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Çanta yok) Ayakkabılarımıda giyip evden çıktım. Otobüs durağındında otobüs beklemeye başladım. 2 dakika sonra otobüs geldi ve bindim. 15 dakikaya okula varmıştım. Hemen okula girdim ve kantine gittim. Nil ile hep prda buluşurduk.
Veee evet, Nil yine adeti üzre Eti karamı ile aşk yaşıyordu. Yanına gittim. "Nakıyorum adetinden vazgeçmemişsin" "Ben! Ve karam! Ayrılmak? Tövbe de kızım. Ölürüm bunsuz ben ölürüm ölürüm." "Hayvan gibi yeme bari bee. Her yerin çukulata olmuş." "Ahh, ahh. Nolurduda şöyle bir sevgilimiz olsa, ağzımıza çikolata bulaştığında baş parmağı ile silse.... Ne güzel olurdu dimi?" "Yaaa, sen bu aralar fazla dizi izliyorsun yine." Bu sırada zil çaldı. "Hadi hadı zıkkımlanıp bitirdiysen gidelim. Ders başlıyor." "İyi be! Aman, dersinden geri kalma, inek!" "Yürü, yürü hadi!" "Ne dersiydi?" Gülerek: "En sevdiğin ders Nil Anka. Tarih" "Vay anasını arkadaş. Bıktım Vallahi de bıktım billahide bıktım. Dersi biter hocası başlar, hocası biter dersi başlar.... " Diye söylenmeye devam etdi. Evet tarihi hiç sevmiyordu. Hocada sanki Nile taktı kafayı. Kızı rahat bırakmıyordu. Yok uyuma, yok konuşma, yok yazı yazma. Elinde olsa nefes bile alma diyecekti. Neyse söylene söylene derse girdik........
Kaya Dumandan devam: Ben Kaya Duman. Tanınan korkulan bir mafyayım. Oldukça sinirli biriyimdir. Ailem ülke dışında yaşıyor. Benimse 13 farklı ülkede holdingim, 17 farklı ülkede otelim ve 24 farklı ülkede evim var.
Şirkette çalışıyordum. Birden koruma Rıfkı beni aradı. Hemen açtım: "Rıfkı bir sorunmu var?" "Şey, abi biz şimdi yengenin peşindeyiz ya..." "Eeeee?" "Yengenin kıyafetı birazcık şey." "Ney? Rıfkı geveleme, sinirleniyorum" "Şort giymiş abi." "Heee, onu desene yaa. Sorun yok ya dizinden duruyorsa sorun yok." "Abi şey, dizinden baya yukard-" "Hemen fotoğrafını at!" Fotoğraf 10 saniye grçmeden gelmişti.
BU NE LAN? BUNUN ALTI NERDE? Cinlerim tepeme çıkmıştı. Tamam, tamam, salin ol! Şimdi karşısına çıkmanın zamanı değil. Hemde hiç değil......
Geceyi ilk gördüğü zaman: Genç adam erkek arkadaşının kardeşinin doğum gününe gitmişti. Orda çocuğun adamın üniversite arkadaşlarıda vardı. Kaya bir yerde oturup gelip gidenleri izliyordu. O sırada bir adam sahneye çıktı ve konuşmaya başladı. "Evet hanımlar ve baylar. Bu gün bir kızımız şarkı söylemek istediğini bildirdi. Şimdi alkışlarınızla GECE YILDIRIM" Birden alkış tufanı koptu. "Ber kese merhaba. Ben Gece. Şimdi size Zeynep Bastık "Uslanmıyor bu" şarkısını söyleyeceğim." Dedi ve müzisyenlere baktı. Müzik çalmaya başladl ve bir kaç saniye sonra söylemeye başladı:
Ay, ay, ay, yanlyotum, Ay, ay, ay, çok fena. Ay, ay, ay, yağ yağmur, Mum misali eriyorum.
Eyvah, yürüyorum bak, Ateşe doğru, bir şey yap, Bu aşk bu, Allahtan kormaz, Kuldan utanmaz, eyvah!
Ama sen onu gel anlat kalbe, Yürüyor önümde büyük harbe, Darbe üstüne darbe, Uslanmıyor bu.
Ama sen onu gel anlat kalbe, Yürüyor önümde büyük harbe, Darbe üstüne darbe, Uslanmıyor bu.
Ay, ay, ay, yanlyotum, Ay, ay, ay, çok fena. Ay, ay, ay, yağ yağmur, Mum misali eriyorum.
Eyvah, yürüyorum bak, Ateşe doğru, bir şey yap, Bu aşk bu, Allahtan korkmaz, Kuldan utanmaz, eyvah!
Ama sen onu gel anlat kalbe, Yürüyor önümde büyük harbe, Darbe üstüne darbe, Uslanmıyor bu.
Ama sen onu gel anlat kalbe, Yürüyor önümde büyük harbe, Darbe üstüne darbe, Uslanmıyor bu.
Ama sen onu gel anlat kalbe, Yürüyor önümde büyük harbe, Darbe üstüne darbe, Uslanmıyor buuu...
Şarkını bitirir bitirmez almış yufanı koptu. Fakat Kayanın gözleri hep Gecedeydi. Gece sahneden indi ve doğum günü çocuğuna sarıldı.
Kaya bunu görümce kaşları çatıldı. Nedense onu kıskanmıştı. Nedense sadece ona sarılmasını, onu öpmesini, yalnızca ona şarkı söylemesini istiyordu........
O günden Geceyi takip ettiriyordu...
B
u bölüm bu kadr 640 kelime oldu. Beğenirseniz yorum ve vote atmayı unutmayın❤
