Oy ve yorum atmayı unutmayın aşklarımm 🫶🏻🫶🏻
İyi okumalar•
Sabah gözüme giren güneşle huysuzlanıp, tek gözümü açtım, saate baktığımda 9.43tü hemen kalkıp lavaboya gittim çok uyumuşum. Benim değişmeyen huyumdu bu eğer bir şeye çok sinirlenip ya da üzüldüysem tek kaçış yolum uykuymuş gibi geliyordu. Bazen 15 saat uyumuşluğum bile vardır sırf bu huyum yüzünden. Lavaboda işlerimi halledip odaya doğru gittim. Bavullarım olduğu gibi duruyordu. Hiç yerleşturesim yoktu fakat bavullar böyle de dağınık duruyordu. Mecbur dolaba ilerledim bavulumu biraz zorlanarak alırken. Dolabı açtığımda şaşırmıştım. Çünkü bir sürü kıyafet vardı dolapta. Acaba yanlış odaya mı gelmiştim dünden beri? Kıyafetlere baktığımda hepsi etiketliydi ve tam benim bedenimdeydi. Sanırım onlar önceden hazırlamışlardı. Boş verip kendi kıyafetlerimi yerleştirmeye başlamıştım.
Okunacak kitaplarımı, bakım eşyalarımı ve geri kalan her şeyi yerleştirmiştim neredeyse. Saate baktığımda 10.50ydi. İyice geç kalmıştım çoktan kahvaltı etmişlerdir. Oflayarak balkona doğru gittim. Daha önce hiç buranın manzarasına bakmamıştım. Zaten her yer yeşillikti ne bekleyecektim ki. Balkonun kapısını açıp kendimi balkona attım. Etrafta kuş cıvıltıları vardı. Burası tatillerde gittiğim, dedemin kaldığı kasabayı anımsatmıştı bana, ama burası tabii ki çok daha lükstü. İspanya'da durumumuz iyidi fakat bu kadar olmadığı kesindi. Geldiğimizden beri hiç bir şeyi garipsememiştim. Bu çok tuhaftı. Ben düşüncelere dalmışken aşağıdan seseler geldiğini duymuştum. Gözüm aşağıya kaydığında. Üvey abim Yıldıray ve babası oradaydı. Hararetli bir şekilde tartışıyorlardı. Hafif eğilip duymaya çalıştım fakat nafileydi. Zor duyuyordum, duyduklarımı da anlayamıyordum. Tam onlara odaklanmışken bir anda üvey abim yüzünü sinirli bir şekilde sıvazlarken yüzü yukarı doğru çıktığı için benimle göz göze gelmişti. Eli anında duraksarken bir süre öylece baktı, ben bir iki saniye afallarken hemen utançla yüzümü yukarı kaldırıp karşıya doğru bakıyormuş gibi yaptım. Şimdi onları dinlediğimi zannetmiştir. İyice utanıp, hemen göz ucuyla aşağıya baktığımda, üvey abimin arabaya doğru gittiğini gördüm. Ben de hemen içeriye geçmiştim.
Anneme bakmak için aşağıya inmeye karar verdim. Artık konuşmaya konuşmaya bir yere kadardı çünkü ben hep konuşkan birisi olmuşumdur. Belki ilk defa bu kadar sessiz kalmıştım. Aşağıya indiğimde annem salonda değildi. Salondan çıkıp mutfak olduğunu düşündüğüm yere doğru gittiğimde hem annem hem de kocası buradaydı. Kahve içiyorlardı beni gördüklerinde hemen gülümsediler. " Günaydın Ege oğlum, iyi uyudun mu ?" Dedi annemin kocası. Sanırım artık normal karşılamam ve alışmaya başlamam gerekiyordu. Aksi takdirde hem ben hem de onlar çok zorlanacaktı. " Guneydinı" yine belli olan aksanımla cevap vermiştim. "Günaydın oğlum, ben hemen sana bir tost hazırlayayım, yanında ne içersin? " Dedi annem."No importa"(fark etmez) dedim. Annem duraksayıp bana baktı." Oğlum artık burda olduğumuz sürece Türkçe konuşman daha iyi olacak. Daha hızlı öğrenmen için bundan sonra sadece Türkçe konuşacaksın" dedi. Şaşırıp anneme baktım hemen anında suratım düşmüştü. " Pero mamá- " (ama anne-) tam itiraz ederken hemen lafımı bölüp " Nicolas ben ne dediysem o, artık Türkçe konuşacaksın, anladın mı ?" Dedi hafif sesini yükselterek. İyice suratım düşerken hafif kafamı eğdim. " Tamam bitanem gitmeyelim çocuğun üstüne, nasıl rahat edecekse öyle konuşabilir." Dedi hemen yanında bizi dinelyen kocası. " Hayatım ben onu düşündüğüm için söylüyorum. Bir kaç güne okula kaydını yaptıracağız orda zorlanmasın diye şimdiden alışması lazım" annemin dediklerini bende pür dikkat dinliyordum. " Haklısın bitanem, o zaman biz şöyle bir şey yapalım" diyip bana döndü annemin kocası. " Biz bir öğretmen tutalım, hiç olmadı okul açılana kadar birazcık Türkçen gelişir, ne dersin? " Diyip bana beklentiyle baktı. Bu adam bana niye bu kadar iyi davranıyordu? Gerçeği kötü birisi de değildi ki sadece annemle evli diyeydi, içimdeki kin adamı öyle görmemi sağlamış, ama ben yine de ona hemen ısınamayacaktım sanırım." Oluru" dedim beni bekleyen adama. Hemen gülümseyip, " olur tabii olur, o zaman ben hemen gidip bu konuyu halledeyim." Diyip hemen mutfaktan çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ YANIĞI {Bxb}
Teen Fictionİspanya da yaşayan Nicolas, anne ve babasının ayrılığı üzerine annesiyle Türkiye'ye gelmek zorunda kalır ve hiç beklemediği şeylerle karşılaşır... ! Argo, küfür, cinsellik ve şiddet gibi şeyler içerebilir!