BAL KAYMAK

899 56 14
                                    

İyi okumalar 💕


<İlahi bakış açısı>

Batuhan gitmişti, yıldırayın omzunda yatan çocuk ise şimdi koltukta yatıyordu. Yıldıray ise yedikleri pizzanın çöplerini topluyordu. Her yerin temiz olduğundan emin olunca küçük oğlana baktı, öylece mışıl mışıl uyuyordu. Televizyonu kapatmıştı, saat ise akşamı gösteriyordu. Babası, bu gün dışarıda yemek yiyeceklerini ve biraz geç geleceklerine dair bir mesaj atmıştı. Yani bir süre daha bu çocukla yalnız kalicakti.

Küçük oğlana doğru ilerledi. Burda kalırsa her yeri tutulurdu, deri koltuk ne kadar rahat olabilirdi ki, bir süre çocuğa bakıp düşündü. Onu yukarıya taşımalı mıydı yoksa boş verip gitmeli miydi? En son miniğe kıyamayıp, eğilerek üstündeki pike düşmesin diye iyice sarıp onu belinden ve diz altından tutarak taşıdı.

Minik çocuk bir kaç mırıltı çıkarıp yıldırayın göğsüne iyice sokuldu. Yıldıray duyduğu mırıltılarla çocuğa indi bakışları, çok tatlı göründüğünü inkar etmeyecekti. Ciddi anlamda her şeyi çok tatlıydı. Göz altına düşmüş uzun sarı kirpikleri, minik burnu, hafif dolgun ve kırmızı dudakları, bukleli saçları...  Tıpkı bir bebeği andırıyordu. Arada hafif kaşlarını çatmasi ve mırıltılar çıkarırken bükülen dudaklarıya kesinlikle bir melek gibiydi. Yıldıray bu çocuğa karşı kötü olamayacağını anlamışti. Oysa onu görmeden önce buraya geldiğine pişman edeceğine emindi. İşler ters tepmişti onun için.

Üst kata odasının önüne geldiğinde Aralık olan kapıyı hafifçe ayağıyla itip iyice açtı. Odaya girip, kucağındaki miniği hafifçe yatağa yatırdı. Üzerindeki pikeyi almadan yatağındaki örtüyü de üstüne örtmüştu. Havalar iyice soğuyordu çünkü.

Geri çekilip tam arkaya dönüp gidecekken, bir süre duraksadı. Yatağın bir ucuna doğru savrulmuş oyuncak ayıyı gördü. Bir süre baktıktan sonra ayıyı alıp, nicolasin yanına koydu. Nicolas uykuda olmasına rağmen sanki hissetmiş gibi hemen ayısına sarıldı. Buna karşılık hafif sırıtıp "ciddi anlamda bebeksin" diye fısıldadı yıldıray onu izleyerek, resmen odadan ayrılmak istemiyordu. Burda oturup saatlerce bu manzarayı izlemek istiyordu. Bu dürtüsünü bastırıp, kendine kızarak odadan çıkmıştı. Kapıyı sessizce kapatıp odasına gitmişti.

~~~~~~~~~

Sabah < nicolas'dan>

Hafifçe gözümü aralayıp esnedim, yan dönüp komodinin üzerindeki saate baktım. Saat yediyi gösteriyordu. Sabah olmuş olmalıydı, dün ne zaman uyuduğumu hatırlayamıyorum ama odamda uyumadığıma emindim. Her neyse diyip ayağa kalktım, elimi yüzümü yıkamadan önce pencerenin perdesini açmak için pencereye doğru gittim, perdeyi açtığımda gördüğüm yağan karla ağzımdan şok ile sevinç arası bir nida çıkmıştı. Gülen ve ışıldayan gözlerimle yağan kara bakıyordum. Çok güzeldi, daha önce çok fazla kar görmemiştim. Bu yüzdendi gereksiz sevincim. Acaba dışarı çıkmak istesem izin verirler miydi? Tek başıma çıksam da çok sıkıcı olurdu.

Düşen suratimla komodinin üzerindeki telefonuma ilerledim, marc' yla mesajlastigim yere girip kamerayı açtım. Hızlıca bir fotoraf çekip ona attım.

<Nicolas-marc mesajlaşma>

Nic

Nic

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ATEŞ YANIĞI  {Bxb} Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin