Derin bir nefes alıp malikanenin zilini çaldım. Kapıyı açan sanırım evin yardımcısıydı. Merhaba şeklinde başımı salladım
-Buyrun ? Kime bakmıştınız dedi
-Merhabalar, şey ben bakıcılık için gelmiştim de.. Dedim
Beni ilk önce baştan aşağı süzdü. Ahh üstümün bu halde olmasının tek sebebi o sersem herifti. Şu an karşımda olsa cinsel organına tek bir tekme atarak işini bitiridim. Lanet olasıca pislik !
-Peki buyrun caroline hanım içeride dedi. Tam eğildim ayakkabılarımı çıkarıyordum ki ani bir tepki;
-H-Hanımefendi, ne yapıyorsunuz lütfen o şekilde gelin dedi. Başımı tamam anlamında sallayıp mahçup bir şekilde içeri girdim.
Evin yardımcısı önden ben arkadan caroline hanımın yanına gittik. Kahvesinden bir yudum aldıktan sonra yanımdaki yardımcısına baktı.
-Rose , bu hanımefendi kim dedi yumuşak bir ses tonuyla
-Hanimefendi bu bayan bakıcılık işi için gelmiş dedi.
-Tamam bizi yanlız bırak dedi ve bana tekli koltuğu göstererek oturmamı söyledi ve kahvesinden tekrar bir yudum daha alarak cümlesine böyle devam etti
-Evet isminiz neydi küçük bayan ?
-Adım Elena. İş tecrübem pek fazla yok, fakat vereceğiniz ücrete çok ihtiyacım var. Annem rahatsız o yüzden diye ekledim.
Kıyafetlerime de bakarak beni baştan aşağı süzdü. Herhangi bi cümle kurmasına izin vermeden açıklama yaptım
-Üzerimin böyle olmasının sebebi bir öküz herifin - yani şey yanımdan bir şoför hızla geçince böyle oldu.
-Tamam ziyan yok. Bakacağın bebek 10 aylık benim yegenim. Bir abisi var ismi Edward. Annesi ve babasını trafik kazasında kaybettik. Benim yanımda kalıyorlar bakacağın bebeğin ismi ise Jackson. Rose sana evi gezdirsin. Yeni işin hayırlı olsun. Diyerek yanıma geldi.
Ayağı kalkıp elimi sıktı. Bende ayağı kalkarak teşekkürler şeklinde başımı salladım ve caroline hanım yanımdan ayrıldı.
* * * * *
Evi gezdikten sonra pardon, malikane, saray... Adını siz koyun evden çıkarak kendi evime doğru yürümeye başladım. Kapıyı anahtarlarımla acıp içeri girdim. Annem uyumuş olmalıydı. Ayakkabıları çıkarıp hemen odama çıkmak istiyordum. Bir duş alıp yatacaktım. Gerçekten çok yorgundum. Odama girip t-shirtimi ve şortumu çıkarıp banyonun soğuk zeminine ayaklarımı bastım.
Ilık bir duş iyi gelecekti. Gozlerimi kapatıp soğuk suyun üzerimde dans etmesine izin verdim.
Kaç sattir banyodaydım hiçbir fikrim yoktu.
Ama Babaannem gibi buruş buruş olmuştu parmak uçlarım..
Banyodan çıkıp ekose desenli eşofmanlarımı giyerek telefonu elime aldım.
Tam kulaklığı takıyordum ki kapıyı birisi tıklattı
-Girin
-Kızım. Ne zaman geldin sen ?
-Çok olmadı anne duştaydım
- Notumu görmedin sanırım ben teyzenin yanındaydım
-Ahh, görmemiştim üzgünüm. Ne zaman geldin peki ?
-Az önce hadi yat artık geç oldu
-Peki anneciğim iyi geceler dedim.
Öpücüğümü havada yakalayarak kalbinin üzerine koydu ve odadan çıktı. Sabah erkenden işe gitmem gerekecekti ve bu durumu uzun bir süre annemden Saklamam şarttı
* * * *
Yuh be ! Böyle mükemmel bir rüyadan uyanmak mı.? Hayır ya Hayır. Ne kadar çabuk sabah olmuştu.
Saat 05:30 du hemen kalkıp saçımı duzleştirdikten sonra su yeşili elbisemi giyerek altına aynı renk bir babet giydim. Saçlarımı salık bırakmıştım
Aşağı inip anneme ufak bir not yazdım. kahvaltıyı ve ilaçlarını hazırlayarak evden çıktım. Hemen bir taksi çevirip bana verilen adrese gittim. Parayı ödeyerek taksiden indim ve zili çaldım
Rose hanım kapıyı açtı ve içeri girdim.
-Caroline hanım çoktan çıktı. Jackson odasında yukarı çıkabilirsiniz kolay gelsin diyerek yanımdan ayrıldı
Tanrım ! Bu ne tatlı bir bebekti böyle. Ahh pekala bebek bakma konusunda pek yetenekli olduğum söylenemez.. Hadi ama ne kadar zor olabilirdi ki.. Altını değiştirmek, mamasını hazırlayıp uyutmak. Zor değildi yapabilirdim. Yani yaparım. Şey umarım..
Ben kendi kendime konuşurken bir yandan da merdivenlerden aşağı inerek küçük veliahtın mamasını hazırlayacaktım kaç ölçek koymalıydım? Su ne kadar sıcak olmalıydı? Biberonla mı yiyecekti yoksa ben mi yedirecektim?
Ben kendi kendime düşünürken rose kapıyı açarak şu cümleyi kullandı ;
-Hoşgeldiniz Edward bey caroline hanım çıktılar
-Beni ilgilendirmediğini çok iyi biliyorsun. Jacksonu görmeye geldim ben zaten sinirlerim bozuk
-Yukarıda efendim
Söylene söylene çıkarken kurduğu birkaç cümlenin beni ilgilendirdiğini düşündüm ve biberonu alarak yukarı çıkmaya başladım o ise söyleniyordu
-Dün lanet olasıca bir kıza yağmur suyu sıçrattığım için bana sövdü. Ahmak ! Öyle bir insanın sözlerinin bir gram değerli olmadığını düşündüğüm için inip dinlemedim bile..
Ahh yok artık tamamen tesadüftü böyle bir olayı bu kaba ve yürüyen egoyla yaşadığımı düşünmüyordum.
Hızlı adımlarla odaya çıktım ve derin bir nefes alarak içeri girdim..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seksi Bakıcı
Random''Ben siyahın her tonuyum Elena, ben sonsuzum. Ben sonsuz bir çıkmazdım'' ''Sen iyi birisin, kaldır artık o perdeyi..'' ''Perde yok Elena, sen varsın.'' Hayatınızın dönüm noktaları vardır, yaşadığınız olaylar ya sizi bir çıkmaza sürükler yada ömür b...