Gizli Saklı

Bela

"Hilal!"
"Hocam yalan atıyor görgü tanığında yok! Kanıt olmadan kimseyi suçlayamaz!"
Poyraz niye bir şey söylemiyor ki!
"Hocam ama o kır-"
"Hayır Ece. Hilal burada haklı. Kanıtsız kimseyi suçlayamazsın. Üstelik görgü tanığın bile yok."
"Ama hocam."
"Eğer uzatırsan tutanak yiyeceksin!"
Pfffff! Lanet olsun böyle işe! Off Poyraz niye cevaplamadı ki!
"Hıcam Poyraz'da oradaymış!"
İşte Doğa! Allah'ım çok şükür!
"Poyraz söylemek istediğin bir şey var mı?"
"Hocam konuşmalarınız bittiyse eğer. Evet."
Ne demek istiyor bu şapşal?!
"Seni dinliyoruz"
"Ece ile voleybol oynuyorduk. Sonra Hilal onu yere düşürdü. Ve gözlüğüne bastı."
İşte bu🤭⭐️!
Edebiyat hocası Bayan Nergis Hilal'i kolundan tutup müdüre götürecekti ki
"Hocam arkadaşları da vardı."
Poyraz sana sanırım daha da aşık oldum🤏🏻.
Nergis Hoca diğerlerini de Müdüre götürdü.
Ohhh canıma değsin. Zorbalara zorbayım. Şaka şaka bende o güç yok.
"Zorbalara zorbayım;)"
Şaşkınlıkla kafamı çevirdiğimde Poyraz bana gülümseyerek bakıyordu. Allah'ım kalpten gideceğim! Teneffüs zili çaldığında bizimkilerle dışarı çıktık.
"Ece, Poyraz sana ne dedi?"
"Hiç bir şey demedi Güneş."
"Ya Ece hadiii söyle!"
"Doğa dedim ya hiç bir şey söylemedi!"
"Leyla ile Mecnun odjshshsn"
"Ya Gece!"
"Hey!"
Arkama döndüğümde Hilal ve çetesi geliyordu. Arkalarındanda Poyrazlar...
"Bana bak! Niye bizi söyledin ha!"
"Senin yüzünden tutanak yedik! Aptal!"
"Kesin sezini!"
"Sus Doğa!"
"Sana ne be! İsterse konuşur!"
"Öyle mi!"
Ve şak. Doğa'nın dudağına bir yumruk! Dudağı patlamıştı! Hemen revire gittik. Oda ağlıyordu. Arkamızdan Poyrazlar gelmişti.