Sevgi yetersizliği

5 2 6
                                    

Eve vardığımda Furkan kanepede oturmuş viskisinden yudumluyordu. Ev sakin ve sessizdi. Yanına oturdum:
– Hayrola?! 1 günde depresyona mı girdin?

– Ben ve depresyon? Hah! Pekala, sıkılmıştım. Tüm gün evde yanlız ne bileyim, bende eşyaları kurcaladım. Bazı fotoğrafları buldum.

Kafasıyla masanın üstündeki kutuyu işaret etti. Elime aldım ve açtım. Bunlar Gizem'e aitdi. 1960'lardan kalma bir kaç fotoğrafı ve eşyaları vardı. Eşyalarda eski bir kitab, Saç tokası ve günlüğüydü. En şaşırdığım Gizem'in günlük yazmasıydı:
– Gizem ve günlük? Şaka gibi!

Suratına bakarak "okudun mu?" Diye sordum. Oda başını sallayarak evet işaresini verdi. Bende ne olduğunu sordum:
– Neler yazılmıştı?

–1650'den beri her şey. Yaşadığı travmalar, olaylar, babası ve ben...

– Senle ilgili ne yazmış?

– Vampire karşı gelinmesini biliyormuş. Beni etkileyemiyordu. Bu yüzden onun hakkındakı düşünceleride bilmiyormuş. Anladığın kadarıyla kardeşinin ciddi güven sorunu var

– Ben anlıyorumda asıl anlamayan sensin! Bu Gizem, gelir-gider. Hep böyleydi. Zaten hayatının çoğusunu kaçarak geçirdi

– Zorla evlendirilmek onun suçu değildi

– Onu bende biliyorum gerizekalı. Amma Gizem bencil. Hep bunu yapar.

– Berki artık öğrenmiştir. Berkide yeni bir hayat kurmuştur bizim için

– Bak Furkan akıllı çocuksun. Hayatının 100 yılından çoğunu onu aramakla geçirdin. Yazık sana. Artık kendi hayatına bak. Önüne, geleceğine odaklan.

– Benim geleceğim Gizem. Ben inanıyorum tamam mı?! O gelecek! Benim için gelecek.

– Onu mu bekleyeceksin yani?

– Aynen

– Boş hayal peşinden koşmaya devam yani?!

– En azından benim yapmam için mantıklı bir sebep var. Senin abin gibi boş hayaller kurmuyorum. Ölüyü diriltmiyorum mesela

– Sen nereden?

– Burada konuştuğum bazı adamlar vardı. Onlar haber getiriyorlardı. Abinin ölü sevgilisini diriltme çabalarına girdiğini duyduğumda gülmekten ayrılmıştım. Aramızda tek olumsuz düşünen ben değilmişim.

– Dikkat et, yakında sende o çabalara gire bilirsin

– Anlamadım güzelim?!

– Baban'ın son 3 günü kaldıda. Bu günü saymazsak 2 gün.

Suratı değişmişti, moralide bozuldu. Amma bildirmemeye çalışıyordu:
– Hmm... Demek ısırmışsın

– Evet! Son zamanlarda fazla canımı sıkıyordu. Bende nakaut ettim.

– Şuan senden tırstım

– Eee...?

– Ne, eee...?

– Babanı merak etmiyor musun?!

– O benim babam değil

– Yapma be! Seni o kadar aramış. Özlemiş adam, oğlusun onun

– Babam değil dedim ya! Önceden düşünecekti

– Anladım, Gizem meselesi.

– Hadi söyle bakalım. Dinliyorum. Salak de, akılsız de, bir vampir için babanı sildin de. Seni korumaya çalıştı de. Hadi!

– Bak zeki çocuksun. Sinir bozucusun falan filan amma çok aşıksın. O kadar aşıksın ki, gözün dönmüş. Aşk yüzünden yanlış kararlar alıyorsun

– Sen çok mu zekisin?

– Evet! Senden 1000 yaş büyüyüm. Daha akıllıyım ve en önemlisi Gizem'i senden daha iyi tanıyorum. Bir gün ne kadar bencil ve sürtük olduğunu anlayacaksın

– Büyük yanılacaksın

– Umarım dediğin gibi olur. Gerçekten babanı hiç merak etmiyor musun?

– Baba derken kimi? Annemi gözümün önünde öldüren, çocukken benle hiç ilgilenmeyen, görmeyen, tüfekle beni öldüren şahıs mı? Hayır etmiyorum

– Oda hatasının sonradan farkına vardı. Amma yinede vardı

– Bana o adamı savunma. Hele sen hiç savunma

– Benimki zaten zirvede dimi?!

– Babanı boş verde, abini hançerleyip saklayan bir adamı niye bu kadar çok savunuyorsun?

– Çünki ben Gizem değilim

Kalkıp odama doğru yürüdüm. Tam merdivenlerden kalkacakken Furkan arkamdan bana son sözünü söyledi:
– Babasının pislik olması onun suçu değildi.

Biraz durdum. Sonra derinden nefes alarak yürümeye devam ettim. Aslında bu konuda haklıydı. Babamın aşalık olduğu için kızını satması, kocanın işkence etmesi ve ikisininde peşini bırakmaması onun suçu değildi. Kaçmakta haklıydı amma kararlarında hayır!

Aslında sırf babam yüzünden tüm erkeklerden nefret ediyorum. Ömrümün çoğunu onların pisliklerini izlemekte geçirdim. Furkan gibileride onlardan. Kadınları kullanır ve atarlar. Yeniden aşık olma konusunu yeniden düşüneceğim. Çünki tekrar aynı şeyleri yaşamak istemiyorum. Ne zaman aşık olduysam sırtımdan bıçaklandım. Aslında Gizem'de Furkan'ın gerçek düşüncelerini öğrenmek istemesinde  haklıydı. Sonuç olarak Furkan kullanmamış ola bilir. Amma akside ola bilirdi.

Bu hayatta en büyük yanlışları, annesiz babasız kızlar yapar:(

Erkekler konu çocuk yapmak olunca hep hazırdır, amma konu büyütmek olduğunda ortadan kayıp oluyorlar

VAMPİRLERİN DÖNÜMÜ:SEÇILENLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin