12/01/2024-Cuma
Gergin geçen bir bekleme aşamasından sonra Jay konuşmaya başlamak için derin bir nefes aldığında yapamayacağını fark edip tekrardan sustu. Fakat Jake susmayı düşünmüyordu.
"Jay? Sen-..."
O sorusunu soramamışken Jay telaşla anlatmaya başlamıştı bile.
"Jake... Yanlış anlamanı kesinlikle istemiyorum ve amacım kesinlikle kötülük değildi, bunu bil. Senden dönemin başından beri, yan yana ilk oturduğumuz günden beri hoşlanıyorum. O günden beri seni iyi hissettirmek tek isteğim oldu çünkü seni kötü görmeye dayanamıyordum.
Geçen pazartesi günü, içime kötü bir düşünce doğdu. Sana yeterince yakın olamadığıma dair. O günden beri o yüzden olabildiğince yakın davranmaya çalışıyorum fark ettiğin üzere. Hep yanında olmaya çalıştım. Hep yardım etmeye çalıştım. Yardım isteğim seni küçük gördüğümden falan değil, yanlış anlama. Ama iyi olmadığını görüp müdahale etmek istiyordum. Yanında olmak ve kötü anlarını yok etmek istiyorum. Açıklayamadım yeterince ve açıklayamam. Ama seni çok seviyorum."
Jake onun dediklerini umursamıyor gibiydi. O uzun cümlelere karşılık tek bir şey söylemeden başka bir soru sordu. "Bugün neden o kadar korktun ve beni nasıl buldun peki?"
Jay'in morali cevap alamamaktan ötürü düşse de belli etmeden yine cevapladı. "Ben bana haber vermeden gittiğin için korktum. Başına bir şey geldi sandım. Çok korktum çünkü en büyük korkum seni koruyamamak. Ayrıca seni Taehyun sayesinde buldum. O nereden biliyordu, bilmiyorum."
Jake güldü. "Taehyun'ın büyücü olduğunu bilmeyen mi var?"
Jay şokla gözlerini açarken yakalanmış olma korkusu her yerini sarmıştı. Her şeyi açıklardı da zamanda geriye gidip onu kurtardığını söylemeyi düşünmüyordu. Bunun yerine konuyu değiştirdi. "Başka bir şey demeyecek misin Jake?"
Jake heyecandan veya stresten titremeye başlamıştı. Kalbi son hızla atıyor, yüzüne kan hücum ediyordu. Jay'e ciddi bir cevap vermesi gerektiğinin farkında olduğundandı bu.
Sonunda ona bakarak konuşamayacağını anlamış ve ellerini yüzüne kapatarak konuşmaya başlamıştı.
"Sen hayatımda sevebileceğim tek insansın Jay. Bana kimsenin yapmadığı iyi muameleyi gösteren de sensin. Şimdiki kadar yakın olmadığımız halde bile önceden güvenebileceğim tek kişi sendin. Üstelik bana göre sevilmeyi hak eden tek kişi de sensin. Bunu hak etmek kolay olmaz ama sen çok farklısın. Benim farklılığımı bile kabul edecek kadar özel bir insansın. Bunlar için teşekkür ederim sana."
Gerildiği için dudaklarını yemeye başlamışken bir yandan elleriyle oynuyordu. Jay ise duyduklarını henüz sindirememişti.
"Beni seviyor musun Jake?"
"Sadece kalbimdeki en özel yere sahip olduğunu biliyorum. Sevmek böyleyse ben seni sevebileceğim her şeyden ayrı ve özel seviyorum."
Jay dolu gözleriyle gülümsedi. "Ne güzel yakıştı ağzına o sözler. Teşekkür ederim Jake."
Ellerini Jake'in yüzüne çıkarıp sevmeye başladı onu. Jake ise hâlâ tereddütlü görünüyordu.
"Sana son bir şey söylemeliyim. Ona göre belki benden uzaklaşmak istersin, bilmiyorum."
Jay'in gülümsemesi yüzünde soldu ve kaşları çatıldı. Ayrıca belli edemese de korku sarmaya başlamıştı yine bedenini. "Sorun ne Jake?"
"Eğer bugün o sahile gelmeseydin kendimi o suya bırakacaktım Jay. Benim haftalardır planımda olan şey bugün intihar etmiş olmaktı. Dün bunun hakkında çok düşündüm. Eğer beni bırakmamaya kararlı olduğunu görmesem gerçekten ölecektim. Sevildiğimi düşünmeye hakkım olup olmadığını anlamak içindi bu. Ve yaşamak için bir sebebim olup olmadığı ile ilgiliydi. İntihara meyilli olduğum düşüncesi seni uzaklaştırabilir. Ama biliyorsun, senden önce beni yaşamaya iten bir sebebim yoktu."
Gözleri Jay'e bakmamak adına yerdeki halı desenlerini hiç görmediği kadar incelerken çenesine uzanan bir elle başını kaldırdı. Jay tebessüm ederek bakıyordu ona. Jake gözlerindeki şefkati okuyabiliyordu.
"Ben bunu bilmiyor değildim Jake. Kötü düşünceler arasında olduğunun farkındaydım. Hayatına son verebileceğin ihtimali hep aklımdaydı. Hatta korkularımın temelinde bu yatıyordu hep. Eğer vazgeçirebilirsem seni ancak o zaman içim rahat olur. Ve unutma; ben asla senden uzaklaşamam. İnsan kalbini bırakıp nasıl gitsin Jake?"
Fazla duygusal bu anın kendinde yaptığı etkiden gözleri dolu dolu olmuştu Jake'in. Zaten yakınında olan Jay'e doladı kollarını ve başını boynuna gizledi. Jay de sıkı sıkı sarmıştı onu.
"Bugün fazla duygusalsın sanki?"
"İntihar edecektim ben bugün Jay."
"Haklısın, üzgünüm."
"Seni seviyorum."
"Ben de seni seviyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chaser-Jayke
Fanfiction"Ben intihar etmek için çıkıyorum. Öğretmen gelip sorarsa söylersin." "Peki, çabuk dön ama." Beni çevreleyen karanlığa ışık gönderiyorsun. Sana bakınca kör oluyorum. Umurumda değil, aşkına ihtiyacım var. Aşk, yine beni aydınlat Bana doğru bir ışık ...