Helloooo yeni bölüm geldi.
Oy ve yorum yapmayı unutmayın. Okurken keyif alıyorum. Ve motive ediyor.
Yazım hatalarım varsa af ola elimden geldiğince azaltmaya ve dikkat etmeye çalışıyorum.
İnstagram adresimiz:efsunu_bir_bulusma
Keyifli okumalar.
O gün Kaya Malikanesine Eflan ve Ertan gelmişti; geliş nedenleri belliydi. Torunlarının ertesi gün doğum günü olduğunu biliyorlardı ve onun için unutulmaz bir sürpriz yapacaklardı.
Kaderini değiştireceklerdi. Malikanenin kapısı açıldı bahçeye sırasıyla arabalar girdi. Efsun ise olacaklardan habersiz bir şekilde masanın hazırlanmasına yardım ediyordu. Çünkü seviyordu bu iki yaşlı insanları. Kapı çaldı Yaşar Bey ve Esra Hanım koltuklarından kalkarken Efsun'da masanın başından ayrılıp kapıya doğru yürüdü. Kapıyı Efsun açtı önce babaannesine sonra da dedesine sarıldı, "Hoş geldiniz." Dedi sevecen bir sesle. İki yaşlı diğer aile üyelerine de sarıldıktan sonra içeri geçtiler.
Fatih Amerika'da üniversite okuyordu hayır zeki falan değildi sadece; baba parasıydı onunki. O ablası kadar zeki değildi. Feride ise sabahtan arkadaşlarına kalmaya gitmişti. Yani Efsun bu insanlarla kalmıştı.
Salona geçtiler Gamze Hanım'da masanın son hazırlıklarını yapıyordu. Efsun neden bu kadar kıpır kıpır olduğunu sorgulamaya başladı. O ne zaman bir şeye çok sevinse başına bir şey gelirdi. Ama hayır bugün bütün o kötü düşüncelerden kurtulmak için elinden geleni yapacaktı. Koltuklara yerleşirlerken dedesi konuyu açtı, "Yaşar senin kızı evlendirelim diyorum artık yaşı da aşmış iyice." Dedi Yaşar Bey bıyık altından sırıtırken Efsun'un gözleri şaşkınlıkla kocaman açılmıştı, beklemiyordu dedesinden böyle bir şey. Esra Hanım bacağına kimseye çaktırmadan cimcik atınca Yaşar Bey sırıtmayı bıraktı, boğazını temizledi ve babasına cevap verdi. "Var mı aklında biri baba?" diye sordu. Efsun daha da çok şaşırdı öksürmeye başladı neredeyse kendi tükürüğünde boğulacaktı. Eflan Hanım ise onun için olan elbisenin notunu hâlâ hazırlamamıştı.
Her şey bu iki yaşlı insanın başının altından çıkıyordu ve onların destekçisi vardı. Esra Hanım hemen "Kızım sakin ol öyle bir şey yok, seni ben kime ile evlendirmem." Diyordu onu sakinleştirerek. Eflan Hanım "Kızım sen ne bakıyorsun bu iki deliye akıllarınca seninle dalga geçiyorlar." Dedi. Efsun biraz sakinleşti ama tamamen değil çünkü biliyordu o; ailesinin dediklerini yapacaklarını. O yüzden bazı şakalarını ciddiye alıyordu tıpkı şimdi olduğu gibi. Efsun dudaklarına zoraki bir gülümseme kondurdu ardından "Biliyorum zaten şaka olduğunu." diyebildi sadece. Hayır bu sadece bir şaka değildi bu ciddiye alınması gereken bir şakaydı... Eflan Hanım sağ elini Efsun'un sağ yanağına koydu ve ona gülümsedi. Oda gülümsedi.
Acaba bilseydi bu şakanın gerçekleşeceğini gülümser miydi bu insanlara? Hayır. Gamze Hanım masayı hazırlamıştı hepsi koltuktan kalkıp masaya doğru ilerlediler, Yaşar Bey yerini Ertan Bey'e bırakarak onun sağına oturdu. Bu hareketi Efsun'un belirsizce ve istemsizce kaşlarını çatmasına neden oldu. Ne zaman annesi ve babası gelse başköşe hep babasının olurdu. Bu hareketi Efsun'a göre dedesinin babasından her zaman üstün olduğunu kanıtlamaya çalışması ve onu bu şekilde küçük düşürmesi Efsun'u hep sinirlendirirdi. Bunu her ne kadar babasına dese de babası bunu inkar ediyordu.
Aslında babası da farkındaydı böyle bir şeyin olduğunu; ancak ağzını açıp tek kelime diyemezdi, çünkü konuşursa başına gelecekleri biliyordu. Dedesi daha yeni oğlunun sorduğu soruyu cevapladı, "Aslında var tam senin kıza göre," demesiyle Efsun'u yine bir kriz tutacaktı ama kendini durdurdu. Dedesinin gözleri manidar bir ifade ile önce Eflan Hanım'a sonra anne- babasına ve en sonunda da Efsun'a baktı. "huyu huyuna, suyu su," lafını yarıda kesen Efsun oldu. Dudaklarına tehditkar bir gülümseme kondurdu, "Dedeciğim," dedi kafasını ona doğru çevirerek. "biliyorsun ki evlenmek gibi bir merakım yok. Olsaydı şimdiye kadar çoktan biri ile evlenirdim. Ki ayrıca hayat benim hayatım kimse karışamaz buna, ailemde dahil. Tek amacım kariyerimi ilerletmek. Şimdi ağzımızın tadı bozulmasın lütfen yemeğimize devam edelim." Dedi. Ertan Bey tam bir şey diyecekti ki Eflan Hanım konuyu değiştirdi. "Efsun senin işlerin nasıl gidiyor kızım." Dedi. Neler döndüğünü anlamaya çalışıyordu Efsun; çünkü hiçbir zaman bu iki yaşlı evlerine geldiğinde evlilik konuşulmamıştı ta ki bugüne kadar.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFSUNLU BİR BULUŞMA
Teen Fiction"Kerem," dedim acılı bir sesle bunu ona nasıl söyleyecektim. "benim çocuğum olmayacak, sen hiçbir zaman baba olamayacaksın." Gözlerime yaşlar akın ederken bana biraz daha yaklaştı sonra birden beni çekip göğsüne yasladı, kafama öpücük kondurdu. Yaşl...