6. BÖLÜM: NUMARANI VERSENE

15 2 5
                                    

Mete ile birbirimize endişeli endişeli bakıyorduk. "Elif, gelsene yanıma!" Oturduğum yerden kalktım. Odadan çıktım. Mete arkamdan fısıldadı, "Elif nereye?"

"Sen burada bekle, geleceğim."

"Kapıda-" Kapı şiddetle çalmaya devam ediyordu. "Mete bi' dur!" Onun cevap vermesini beklemeden kapıya vardım. Kapı deliğinden baktığımda iri yarı bir adam vardı. Buda neyin nesiydi? Hayatım zaten normal gitmiyordu, son zamanlarda hiç iyi gitmiyor.  Dualar ederek kapıyı açtım. Adam gülümseyerek elindeki gülü bana uzattı, fark ettim ki adamın gözü kapalıydı. Gözünü açınca beni gördü. Gülümsemesi soldu. Bir bana bir elindeki güle baktı, tekrar bana ve güle baktı. Biraz daha baktı. Sonra elindeki gülü arkalara bir yere attı. Ve birbirimize bakmaya devam ettik. Sessizliği bozan ben olmuştum, "ee siz kimsiniz?"

"Ben?"

"Siz?"

"Şey."

"Ney?"

"Bir üst kata gelmiştim, pardon rahatsız ettim."

"Ettiniz, alacaklı gibi kapıya dadandınız!"

"Gerçekten çok özür dilerim."

"Beyefendi burası yol geçen hanı mı?"

"Hanımefendi özür dilerim."

"Kapıma dadan sonra 'ozor dolorom'."

"Bir yanlışlık oldu."

"Senin yanlışlık dediğin şeyin hapis cezasına kadar yolu var!"

"Çattık ya."

"Efendim, ne dediniz?"

"Diyorum ki, çattık ya."

"Haa öyle demek."

"Ne demek?"

"Bence ayağını denk al."

"Nedenmiş o? Ben siz ayağınız denk alın?"

"Neden? Kadın olduğum için mi?"

"Yani kadın kısm-" yüzüne tokatı geçirdim.

"Hanımefendi ne yapıyorsunuz?"

"Kadın kısmı tokat atmaya hakkı yok mu yani?"

"Aslında yok."

"Yaa," tek kaşımı yukarı kaldırdım.

"Bakın hanımefendi," derken evin için adımını attı. İşaret parmağımı ona sallayarak, "eğer bir adım daha atarsan polisi ararım. Haneye teşebbüsten yaklaşık 2 yıl hapis yersiniz." Önüme put gibi durdu. Şu an kahkahalar gülmek istiyordum.

"Bunları ize kim öğretti?"

Tabii ki birtanem, Kıvılcım.

"Size ne?"

"Hiç tanıdığım biri aklıma geldi."

"Hâlâ durmaya devam ederseniz polis ararım."

"Tamam, tamam. Gidiyorum."

"Çok şükür." Kapıyı yüzüne kapattım. Kapının diğer tarafından küfür işittim. "Allah'ım neden bana sürekli yüzüme ya, telefon ya kapı kapatılıyor." Daha önce kim veya kimler kapı katmıştı? Aman çok da umrumdaydı. Mete'nin yanına geri döndüm.

"Kı... Kızım neredeydin?"

"Kapı da."

"O... Onu biliyorum."

"Dur sen korkudan kekeliyor musun?"

"N... Nerden çıkardın."

"Tabii, tabii."

MELEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin