Şirkete geldiğimde eşyalarımı bırakıp yine Jaeyun'a bakmaya gittim.
Gördüğümde çalışıyodu ama gözleri şişikti. Beklemediğim bir senaryo değildi ama sonuçta o adam için ağlamış olması sinirimi bozmuştu.
Odama geri döndüm.
Cidden o piç için ağlıyor muydu?
O kadar sinirimi bozmuştu ki sinirden ayaklarımı sallıyodum.
Bilgisayarı açıp çalışmaya çalışırken telefonum çalmaya başladı.
"Ne var?"
"Ne oldu lan? Sakin."
"Olamam sakin. Neden aradın?"
"Ne oldu?"
"Jaeyun o adam için ağlıyo."
"Beklenmedik bir şey değil."
"Ağlamamalıydı o piç için."
"Bunu demek ve buna sinirlenmek yerine çocuğu mutlu etmeye çalışsana."
"Nasıl?"
"Ne nasıl amk?"
"Nasıl mutlu edebilirim?"
"Ne? Bilmiyo musun cidden?"
"Hayır, bilsem sana sormazdım."
"Mesela masasına sevdiği bir çikolata bırakabilirsin."
"Küçük bir çikolata mı?"
"Evet."
"Bu nasıl mutlu edicek bir insanı?"
"Niye edemesin?"
"Gidip kendisi de alabilir küçük bir çikolatayı sonuçta."
"Önemli olan kolayca ulaşabiliceği bir şey olması ya da onun parası değil. Önemli olan maneviyatı. Önemli olan biri tarafından düşünüldüğünü hissetmek."
"Çok anlamlı konuştun Taehyun. Nerden biliyosun bunları?"
"Kuzenin boş değil sonuçta. Bir de öğrenebilirsen en sevdiğini öğren. Daha iyi olur."
"Hâllederim ben."
"İyi hadi kapatıyorum, sen de mutlu et çocuğu."
Telefonu kapatıp kenara koydum ve ne yapabileceğimi düşünmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Everywhere 4 | Heejake
FanfictionHer şeyin başlangıcı, ilk karşılaşılan ve son karşılaşma olmayacağına yemin edilen o gün. Yemin ederim benim olacaksın.