Cumartesi sabahı Emre çalan kapıyla uyandı. Eve bir kağıt gelmişti kağıtta eve giren hırsızla ilgili gelişmeler olduğu ve bunları konuşmak için Ömer ile beraber karakola gelmeleri gerektiği yazıyordu. Emre'nin içinden o an çıkıp karakola gitmek gelse de bunu yapamazdı çünkü Ömerle sakin bir dille konuşup kahvaltıdan sonra beraber gitmeleri gerektiğini biliyordu.
Onu uyandırmadan önce kahvaltı hazırlamaya başladı. Emre kahvaltıyı hazırlarken Ömer uyanmıştı mutfağa gelip "Günaydın" dedi. Emre karakolda söyleyebileceklerine dair düşündüğü için Ömer'i duymamıştı. Ömer, Emre'nin yanına kadar gidip tekrar "Günaydın" dedi. Emre sonunda kendine gelip cevap verdi "Günaydın" beraber Emre'nin hazırladığı sofraya oturdular.
Emre, "Ömer bu sabah bi kağıt geldi eve"
"Ne kağıdı?" diye sordu Ömer tek kaşını kaldırarak.
"Karakola çağırıyorlar gelişmeler hakkında konuşacakmışlar."
Ömer derin bir nefes alıp "Kahvaltıdan sonra gidelim" dedi.
~~~
Arif sabah uyandığında Cenan hala uyuyordu. Arif bu sefer Cenan'ı izlerken onun ne kadar büyüleyici olduğunu değil o kızın kim olduğunu düşünüyordu. Arif Cenan'ı izlerken Cenan da uyanmıştı. Arif'in burnundan öpüp "Günaydın sevgilim" dedi.
Arif " Günaydın" diye cevap verdi ve yataktan kalkıp lavaboya gitti. Cenan Arif'in bu tavrına şaşırmıştı fakat çok da umursamadı. mutfağa gidip kendisine ve Arif'e mısır gevreği koydu.
Arif lavabodan çıkıp mutfağa, Cenan'ın yanına gidip oturdu. Hala aynı şeyi düşündüğü için dalgındı. "Arifim ne düşünüyorsun" "hiç" "Seni biraz tanıyorsam bir şey olmuş anlat hadi"
"Şu hırsızı düşünüyordum. Hala dışardaysa bize de zarar verebilir dikkatli olalım" dedi Arif. Aklına geçiştirmek için başka bir seçenek gelmemişti. "Endişelenmene gerek yok Arifim kapımız her gece kilitli" dedi Cenan.
Arif kafasını sallayıp derin bir nefes aldıktan sonra önündekini yemeye devam etti. Cenan da daha fazla üstüne gitmek istememişti fakat Arif'i böyle görmek onu da üzüyor ve endişelendiriyordu.
~~~
Öğleden sonra çalan kapıyı açtı Arif. Emre ve Ömer gelmişti. İkisi de hiç olmadıkları kadar ciddi duruyorlardı. Hep beraber salona geçip oturdular. Emre anlatmaya başladı "Bu sabah eve bir kağıt geldi. Hırsızla ilgili gelişmeleri konuşmak için Ömer ve beni karakola çağırdılar." Emre anlatırken Arif ve Cenan büyük bir dikkatle onu dinliyorlardı.
"Bu sokağın kameralarına yansıyan görüntüler hem net değildi hem de yüzündeki maskeyi ve kapüşonunu çıkartmadığı için hiç bir şey belli değildi. Bizim sokaktan çıkınca ara sokaklardan birine girmiş orada da kamera falan yokmuş. O sokağın çıkışında aynı saatlerde 2 kişi oradan geçmiş. Biri kadın diğeri ise erkek ikisinin yüzünde de maske yok. Bizim sokağın görüntüleri net olmadığı için hangisi olduğu tam belli değildi. O yüzden kimlikleri belirlenen o iki kişi göz altına alınmış."
Arif ve Cenan, Emre'nin söylediği her cümleyi hayretle dinlemişlerdi. Cenan, "Eeee kimmiş isimleri neymiş tanıdık mıymış?" diye bir sürü sordu Emre'nin anlattıklarının akabinde.
Cenan'ın sorularına cevap veren kişi Ömer oldu. "Erkek olan şüpheli 30lu yaşlarda bir adammış ve bekarmış ismi de Mehmet Kara. Kadın şüpheli ise bizim okulda son sınıf öğrencilerinden biriymiş. İsmi de Seyhan Demirtaş"
Cenan'ın gözleri bir anda büyümüştü. Geçen gün buluştuğu kızın ta kendisiydi bu isim. Cenan "hassiktir" dedi sadece kendi duyabileceği bir sesle. Bakışları direkt Emre'ye kaymıştı çünkü bu kızı o da tanıyordu. Emre'nin kaş göz yapmasıyla Cenan bahsetmemesi gerektiğini anlamıştı.
O an derin bir sessizlik olmuştu Cenan'ın sormak istediği onlarca soru vardı fakat sanırım Emre'yle baş başayken sormalıydı. Arif, sessizliği bozarak sordu "Ömer kız mı erkek mi olduğunu anlamadın mı?" diye sordu. "O an o kadar karanlıktı ki zaten 2-3 saniye anca görmüşümdür bıçağı sapladığı an gözlerim karardı. Tek hatırladığım gözlerinin renkli olduğu gözleri gözüküyordu sadece."
Cenan, Seyhan ile buluştuğunu kimseye söylemeyeceğine dair söz vermişti ama böyle bir durumda bu imkansızdı. En azından Emre bunu bilmeliydi. Bir şekilde sorması lazımdı. Cenan, "Beyler bu çok iyi bir haber yalnızca 2 şüpheli var yakında hangisi olduğunun bulunacağına eminim." dedi yüzündeki tedirgin gülümsemeyle. "Bunu kutlamak için birer kahve içmeliyiz Ben hazırlarım." deyip mutfağa ilerledi Cenan.
Emre, "Ben de Cenan'a yardım edeyim" deyip mutfağa geçti. Emre sessizce "Seyhan'ı tanıdığımızı şimdilik bilmesini istemiyorum" dedi. Cenan derin bir nefes alıp fısıldayarak "Geçen gün Seyhan beni ısrarla kafeye çağırdı." deyince Emre şok olmuştu.
"Ömer'i bıçaklama ihtimali olan biriyle buluştuğunu mu söylüyorsun bana? O kız böyle bir şey yaptıktan sonra hangi yüzle seninle buluşmak istedi?" Emre şaşkınlığının verdiği etkiyle biraz sesli söylemişti bunu. Emre'nin sesine Arif ve Ömer dönüp baktı ikisine. Ama belli ki bir şey duymamışlardı.
Cenan bunun üstüne bilerek yüksek sesle "Kanki sweat çok iyi sıcak tutuyor gel bak gösteriyim" dedi ve beraber odaya geçip orada konuşmalarına devam ettiler. Cenan "Başta bende senin gibi düşünüp o değildir dedim ama sonra kızın bana söyledikleri geldi aklıma" Emre sorar bakışlarla bakıp kafasını salladı Cenan açıkladı "Kız senden hoşlanıyormuş bana kimseye söylememem için yemin ettirip bir kaç soru sordu" Cenan bunu söyleyince Emre'nin zaten şaşkın olan bakışları iyice hayretle bakan gözlere dönüşmüştü.
"Ne sordu?"
"İşte sevgilisi var mı? hoşlandığı birisi var mı? ondan hoşlanan var mı? falan gibi sorular sordu"
"Lütfen bana, o kıza Ömer'den bahsetmediğini söyle" dedi Emre yumruğunu sıkarak. Normalde böyle bir lafın arkasına Cenan, Ömerle aralarında bir şey olup olmadığını sorardı fakat şu an bunu sorgulamanın zamanı değildi.
"Hayır Ömer ile ilgili hiç bir şey konuşmadık adı dahi geçmedi" dedi Cenan.
"O zaman bu kız neden Ömer'i bıçaklasın ki?"
"Sizi bir şekilde gözetlemiş olamaz mı?"
"Hassiktir" dedi Emre. Kafalarındaki tüm sorular aşağı yukarı yanıt bulmuş gibiydi. Kız kıskandığı için Ömer'i bıçaklamış olabilirdi. Peki ya saati neden çalmıştı? ya da o an Ömer değil de Emre uyanıp onu görseydi o zaman ne yapacaktı? Belki de tamamen yanlış düşünüyorlardı. Bıçaklayan kişi o olmayadabilirdi.
Cenan, "Polislere bahsetmeyi düşünüyor musun?"
"Aslında işe yarayacak bir delil olabilir fakat kız bu işten bir şekilde sıyrılırsa senin başın derde girebilir söz vermişsin kıza ya sana bir şey yaparsa?"
"Siktir et bana bir bok yapamaz git anlat her şeyi. Kardeşimizi bıçaklayan kişiyi bulmaya yardımcı olacaksa her türlü riski almaya değer"
~《Devam edecek...》~
Eveett. Bu bölümü Cenan'ın açıklama yaptığı gece yazmıştım. Keyif alarak hevesle yazdığım son bölüm buydu.
Sonraki bölüm final bölümü olacak . Final bölümünün sonunda ufak bir açıklama da yaptım okursanız sevinirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cennette 7 dakika~{ArCen}~
Ficção AdolescenteBir yılbaşı partisinde tanışan ve cennette 7 dakikayı sonsuz bir cennete kadar götüren 2 genç.