04.09.2024
Geç uyanmıştım ama uyandığımda mutluydum. İçime sığmayan bir mutlulukla uyanmıştım. Sıla ise işe gitmişti, yataktan kalkıp yatağımı topladım. Duşa girdim, en sevdiğim olan şampuanla yıkandıktan sonra duştan çıktım. Biraz bakım yaptıktan sonra saçlarımı kuruttum. Banyodan çıkıp dolaptan rahat kıyafetler giydim. Son arzum şarkısını açıp, yemek hazırladım. Şarkının arasında bildirim gelmişti.
Miran:
Günaydın Peri Kızı, akşama altı da seni almaya gelicem. Yemek yiyeceğiz,
istediğini giyebilirsin , her halin güzel.Almila:
Günaydın, hazırlanırım.İltifatına gülümseyerek bakıyordum. Elimden telefonu bırakıp hazırladığım yemeği yemeye başladım. Saat üç olmuştu ama ben pek umursamıyordum. Bir kaç habere denk gelmiştim Miran'ın açıklaması ile ilgili onları izliyordum. Miran'ın benimle sevgili olduğunu düşünen çok kişi vardı. Tabakları alıp bulaşık makinesine koydum, makineyi başlattım.
Odama gidip hazırlanmaya başladım, hava soğuktu. Eylül ayına girmiştik, sonbahar havaları vardı. Uzun kollu dizlerimin üstünde biten bir siyah elbise giydim. Saçlarımı dalgalı yaptım, yüzüme abartılı olmayan ama çok da sade olmayacak bir şekilde makyaj yaptım.Heyecanlıydım, telefonum çalmaya başlamıştı. Miran arıyordu,
" Alo, Peri Kızı" dedi, sakin bir ses tonuyla."Efendim "
"Napıyorsun? "
"Hazırlanıyorum,"
"Biraz erken çıkıp kahve içelim olur mu ?"
"Tabii," diye yanıtladım. " Ne giydin?"dedi. " Siyah bir elbise, sen?" dedim, niye soruyordu anlamıyordum.
"Daha giyinmedim, hazırlanıp çıkıyorum. Görüşürüz." dedi sesinde heyecanlı bir ton vardı. " Görüşürüz," dedim ve kapadım. Saçlarımı son kez baktım, dudağıma koyu bir ton ruj sürdüm. Siyah bir çanta alıp eşyalarımı içine yerleştirdim.
Kapının çalınması ile oraya doğru gittim. Siyah gömleği ile Miran karşımda duruyordu. " Çok güzel olmuşsun, " dedi hayranlıkla .
" Teşekkür ederim, sende yakışıklı olmuşsun." dedim.
" Sana layık olabilmek için biraz fazla özendim diyelim. Seninle aynı olabilmek için siyah gömlek giydim." diye açıklama yapmıştı.Gözlerimi kaçırdım , " Ben telefonumu alıp geliyorum." dedim
odama geldim telefonumu, çantamı aldım. Siyah dizlerimde biten botumu ve siyah kabanımı giydim.Kapıda beni bekleyen Miran'a baktım, beni çok dikkatli izliyordu. Sanki her anımı aklında tutmak ister gibiydi.
" Çıkabiliriz," Ellerini yürümem için öne doğru elini uzattı. Önden ben geçebilmem için yer açtı. Kapıdan anahtarı alıp kapıyı kapattım. Önden ben yürüyordum, arkamdan o yürüyordu. Dışardaki kapıyı açtım, arkamdaki o nefesi hissediyordum. Bu beni daha çok heyecana sokuyordu.Ellerinde eldiven vardı, kapımı açtı. Gülümseyerek ona baktım ve arabaya bindim. Arabanın önünden dönüp arabaya bindi. " Hemen denizin orda bir kafe vardı. Oraya gidelim olur mu? " dedi arabayı çalıştırdı." Olur, çok güzel olur." dedim onayladım. Şarkı açmak için yöneldim ve son dinlediği şarkı son arzum şarkısıydı . yüzümde ister istemez gülümseme olmuştu.Şarkı devam ediyordu.Ona baktım, artık son arzumun ne olduğunu biliyordum. Artık son arzum sensin; umudumun ışığı olan Miran Arslan. Hayallerimi süsleyen, yaralarımı saran, bana hayatımda ilk defa mavi gül veren, beni koruyan, sen benim son arzumsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acının Tatlı Tebessümü
Teen FictionHastalığı nedeniyle kimseye dokunmayan adam ve psikolog kız. Miran her şeyden vazgeçtiği zaman Almila karşısına çıkar ve bir umut doğar. Miran bu umuda tutunur, tutulur. Almila ve Miran arasında sıralar vardır. Hastalıklar, hayaller, yaşanmışlıklar...