He's Your Son (Z.M )

19-Karmaşa

Kusura bakmayın bazı ailevi durumlar ve rahatsızlıktan dolayı uzun süre yeni bölüm eklemedim kısa olsada artık haftada bir yazmaya çalışacağım.

Bütün gece sadece mattie'nin söylediklerini düşünmekten uyuyamamıştım şimdi ise uçakta baş ağrısından duramıyordum.

Şuan omuzlarıma binen yükün bin kat daha arttığını fark ediyorum, ama artık zamanı gelmişti londraya indiğimiz zaman söylecektim öğrenmesi gerekiyordu.

"Lea , iyimisin hayatım" Annem bir süre benimle londraya gelecekti bu benim için çok iyi olacaktı. 5 Sene görmemiştim hala o 5 yılın özlemi içimi kemiriyordu.

"Evet, evet iyiyim anne" Annemle aramızda ki koltukta uyuyakalmış olan minik oğluma baktım. Onun için herşeyi yapardım. Herşeyi....

"Sayın yolcularımız birazdan iniş yapacağız lütfen kemerlerinizi takınız"

Mattie'nin kemerlerini kontrol ettim. "Zayn ne zaman gelecek hayatım!" Halletmem gereken çok önemli bir şey var onu halledip yarın yola çıkıcam demiş başka bir şey açıklamamıştı.

"Yarın yola çıkacak . Bradforda işi olduğunu söyledi" Umarım iyi bir iştir. Uçak inişe geçtiğinde biraz sarsıntı yaşanırken mattie yavaşça uyandı. "Geldik mi ?"

"İniyoruz hayatım"

Aklım zaynde kalmıştı...

-Zayn-

"Anne anladım tamam " Annemden kaçmak imkansızdı. "Zayn bu sefer doğru zaman yaptığın hatayı düzeltmelisin artık"

Biliyorum evet evet. "Biliyorum anne bu yüzden bu gün burda kaldım. Senden bir şey rica edicektim aslında"

İşte asıl meseleye gelmiştik. Bunu söylediğim an saniyeler içinde annem hemen anlayacak ve ben daha lea'ye bir şey diyemeden herkes öğrenmiş olacaktı.

Ve bu kararım herkesin hayatını değiştirecekti . Lea'ye geçmişini unutmasını söyleyemezdim. Yaşadığı şeyler var başkasından sevdiği birinden oğlu vardı ama onu geçmişinden kurtarmak istemiyordum geçmişindeki yaraları birlikte sarılıp onarmak istiyordum.

"Bu isteyeceğin şey neymiş peki?"

Pekala zayn tam sırası. "Büyükannemin yüzüğü hala sende mi ?" 1,2ve 3 İşte beklediğim çığlıkda geldi.

"İnanamıyorum, Aman tanrım, Aman Tanrım. Zayn bu çok güzel bir şey . Evet evet harika bir fikir"

"Anne lütfen kimseye söyleme herhangi bir şey lütfen "

Lea'nin ne düşüneceği önemliydi onunla hayatımın geri kalanını geçirmek istiyordum. Bu büyük bir karardı benim için Lea içinde büyük bir karar olacaktı. Mattie den beni babası olarak görmesini bekleyemem ama en azından bir abi olabilirdim.

"Anne bir şey dedim ama ... " Annem uzaklara dalmış görünüyordu." Anne . "

"Pardon . Daldım birazdı. Hayır merak etme zayn sen lea'ye bir şey demeden kimseye birşey demeyeceğim hayatım yüzük yukarıda onu getireyim sen bekle "

Uçak muhtemelen londraya inmiştir. Bir saat kadar sürüyordu, Tanrım çok heycanlıydım bu sefer herşeyi düzelticeğim herşeyi.

"İşte tatlım getirdim. " Annem siyah yüzük kutusunu bana uzattı. Londraya gider gitmez yapacaktım bunu beklemeyecektim bile o anda kim nerde olursa olsun yapacaktım. "Seni seviyorum anne. Hemen londrada olmalıyım"

"Uçak ayarladın mı ?"Kahretsin onu unuttum. "Sorun değil arabayla giderim. Seni sev,yorum kızları benim için öp "Ceketimi alığım gibi hızlıca arabama koştum. Herşey mükemmel olacaktı herşey.

-LEA-

"Evim evim güzel evim" Bavulları üst kat merdivenlerinin yanına bırakarak salona doğru yürüdüm "Güzel bir temizlik gerekecek , temizlik şirketini arasam iyi olur" Bir saniye bunu ben mi demiştim az önce ... Aslında fena fikir değildi.

"Temizlik şirketine gerek yok tatlım halledebiliriz"

"Anne bence güzel fikir ve yorulmamıza gerek yomk temilik şirketini ararım yarın için bir şeyler hallederim.Şimdi aç olan var mı pizza söyleyelim" Oğluma kötü örnek oluyorum. "Aç olan var güzelim ama ben en iyisi mutfağa bir el atayım"

İşte annelerin en güzelli "Seni seviyorum." Kapı zilini duyunca mattie koşturmaya başladı. "Mattie , koşma düşeceksin" Anneliık iç güdüsü işte...

"Harry amcaaa" Evet kıvırcık gelmişti. "Heyy hoşgeldiniz" Çocuklar gelmişti. Hepsiyle selamlaşıp salona oturduk. "Anne , gelir misin seni tanıştırmak istediğim birileri var"

"Anne mi burda? Seni öldüreceğim beni neden arayıp olanlardan haber vermedin ?" Ellerimi ben suçsuzum dermişcesine kaldırdım. Annem ardından mutfak önlüğüyle salona geldi. "Ahh merhaba çocuklar"

"Anne , çocukları zaten tanırsın ama olsun . Harry, Liam, niall, louis . Çocuklar bu da annem" Kısaca bir tanışma faslı geçrikten sonra annem mutfağa geri döndü biz herzamanki sohbetimize geri döndük niallın getirdiği bir kaç birayı içtik

Louis ve mattie bahçeye çıktı , niall ise anneme yardıma gitti. Büyük ihtimal fazlasıyla acıkmıştı.

Harry ve liama kısaca beaforda olanları anlattım bana hala söylemediğim konusunda kızsalarda elimden birşey gelmeyeceğini söyledim. Bu yükten fazlasıyla bıkmıştım artık.

"Zayn kendi öğrenebilir bunu hiç düşündün mü ? Artık öğrenmesi gerekiyor lea hemde bir an önce" Haklıydı sesimi çıkartamadım. "Herkes yemeğe" Masa hazırdı sanırım...

-Zayn-

Yarım saat içinde ordaydım. Bunun için bunca zaman beklediğime inanamıyorum. Muhteşem olacaktı ben ve lea müthiş bir çift olacaktık. Mattie'nin babası olamasamda bir abi olacaktım. Bu çok güzel olacaktı.

Bütün yol boyunca lea'nin o anki surat ifadesini ve evet diyerek bağırmasını düşündüm. Peki ama ya hayır derse

işte bu düşünmediim bir şeydi? Hayır demeyecekti bunu biliyordum. Hayır kelimesi yoktu benim için mükemmel uzun yıllar vardı ikimiz için artık.

***

İşte tamam hazırım ! Arabadan inip lea'nin evinin virandasına resmen ışınlandım. Kapıyı çalacaktım ki yan bahçeden sesler geliyordu. Çocuklar gelmiş olamalıydı. Saat epey geç olmuştu ama çocuklarda burdaydı ve herkes şait olmuş olacaktı. Verandadan atlayıp yan bahçeye yürümeye başladım.

Ne konuşuyorlardı.

"Lea artık yeter" dedi Liam. Sorun neydi ?

"Oğlu olduğunu öğrenmeli 5 sene yalan söyledin sende yoruldun . Zayn ne gerçekleri söylemelisin"

Neler oluyordu. Görüş alanlarına girdiğimde harry ve liam bana dönük Lea'nin sırtı bana dönüktü. Çocuklar beni gördüğünde hayalet görmüş gibi oldular.

Sonra... sonra ne mi oldu. Bir anda herşey karmaşa içine girdi.

"Haklısınız . Zayn'e mattie'nin onun oğlu olduğunu şuan arayıp söyleyeceğim"

Kanım çekildi. "Ne dedin sen?"

Lea birden bana dönünce donup kaldığı açıktı. Mattie benim oğlum muydu yani ...