He's Your Son (Z.M )

13-Zamanı geldi Lea -xx

Bir hafta koskoca bir hafta olmuştu o telefon aramasından sonra , ne bi mesaj , ne bir haber yoktu. Aklımı kaçıracak gibi oluyordum. Kimsdi bu ve nerden biliyordu ?

Bu hafta ciddi anlamda kendimi hiçbirşeye verememiştim. Çok dalgınıdm.

Zaynle aramızda hala soğukluk vardı ki ben biraz abarttığını düşünüyorum sonuçta "Lea ?"

Trishanın sesiyle kendime geldim. Aaa evet trisha 3 gündür burdaydı baya zaman geçirmiştik. Bu gün gidiyordu. "Pardon dalmışımım kusura bakma"

Trisha gülümseyerek elindeki bardağı sehbaya bıraktı ne ara kendine kahve almıştı farkında değildim. "Geldiğimden beri seni dalgın görüyorum benim yüzümden mi ?"

Asla trisha benim annem gibiydi onun burda olması beni mutlu ediyordu "Hayır , Hayır öyle bişey değil sadece şu film yayınlaktın dan sonra üzerime çok sorumluluk bindi ve mattie yi aksatmaktan korkuyorum o kadar"

Tabi bu da vardı ama şuan söylediğim koca bir yalandı . Trishaya bile yalan söyledim ya kendimi asla affetmeyecektim.

"Ahhh tanrım , Lea böyle düşünme sakın oğlun ve sen , sizi gördüm aranızda o kadar güçlü bir bağ var ki asla kaybolmayacak. Mattie nin hem anne hem babası sensin . Tabiki babasını arayacak . O bir erkek babasının olmaması onun için zor olacak ama birlikte yenebilirsiniz bunu kafandan at ... Tanrı aşkına ağlama"

Trisha diyene kadar ağladığımın farkında dahi değildim. Tanrım.

Trishanın büyük ve sevgi dolu kucaklamasıyla kendimi iyice salmıştım. İçimde birikmişti herşey çok yorulmuştum. Herşey üzerime geliyordu yorulmuştum artık.

Fazlasıyla dolmuştum ,yıpranmıştım , çökmüştüm. Sadece oğlum için vardım başka birşey değildi. "Şimdi ne yapacağız biliyormusun ? ... Bir kaç saat sonra gidiyorum ondan önce seni bir güzel hazırlıyoruz"

Derin nefes alıp hafifçe gözlerimi sildim. Ne için hazırlanıyordum. "Neden ?"

Trisha hafifçe gülümsedi. Kesinlikle yine beni zorlayacak birşeydi bu gülüşü zaynde atardı. Kesinlikle genetik olmaya başladığını düşüneceğim.

"Bunu pek beğenmeyeceğim dimi ?" Trisha gülmeye devam ediyordu . "Bellki ama sonunu seveceksin... Konu şu ki bu akşam çocukların yeni albümünün çıkasının paritisi kutlaması var daha önce çıktı ama konserlerden kutllayamadılar .

Yani senide hazırlayacağız hem baya tanıdık olacak sıkıllmazsın" Ahhh kesinlikle hayır "Hayır hayır çağırılmadım bile hayır gerek yok"

Trisha çantasına uzanıp bir zarf çıkarttı. Üzerinde adım yazıyordu. "Aslında bakarsan bunu bana zayn verdi ama emin değildi verirken gelmeyeceğini düşünüyor git ve eğlenin hadi hazırlanmaya"

Trisha kolumdan tuttup beni alışverişe sürüklemesiyle bu akşamın kesinliklle bir fiyasko olacağını biliyordum.

*************

"Efendim jess" Telefonu kulağıma yaslamış bir yandan trishanın elime tuttuşturduğu elbiselere bakmaya çalışıyordum "Bizim şu hani eskileri toplayalım işi vardı ya hani beaford da"

Lütfen olmadığını söyle onunla uğraşmak istemiyordum birde "Olmadı mı ? üzme kendini başka birşeyler bulabiliriz"

Kesinlikle bulmayalım hele jess bir fikir bulunca ciddi anlamda fazla uğraş istiyordu ki bunu bu aralar kaldıramam

"Şaka mı yapıyorsun şuan beafordayım eski şişko müdürümüz beni görünce tanıdı nasıl tanıdı bil bakalım "

Bu dünyanın en basit sorusuydu . Kimya dersinde yaptığı salakça bir karışım yüzünden adaam kel kalmıştı ve ssaçları artık çıkmıyordu "Adamı kel bıraktığından olabilir mi ? Bir saniye jess ... Trisha bunları pek içime sinmedi " Yavaşça görevliye elbiseleri verdim hepsine bakmamıştım bile