22-Hayır !

606 35 13
                                    

Öncelikle merhabaaalarrrr döndüm. Bazı yerleri yazarken çok tıkandım. Yazamıyorum aklıma hiç birşey gelmiyor. Sanki ilham perilerim yok olmuş gibi hissediyorum.

Demek istediğim bir kaç şey var . Bana gelen mesajlar çok  hoşuma gitti ayrı ayrı teşekkür etmek istedim. Profesyönel bir yazar mıyım ? Hayır ama öyle hissettiren herkesi kocamn öpüyorum tekrar tekrar teşekkür ediyorum.

Bölüm sonunda size büyük bir süprizim olacak. İpucu vermiyorum diğer bölük hazır bir hafta içinde o da yayınlanacak ben iki hafta buralarda olmayacağım yazın hiç tatil yapamadım ve okullar açılmadan bir tatil yapmak istiyorum.

Neyse bölüm yorumlarına bakınca gülümsüyorum. Çok yorum yazan olmadada merakla yeni bölüm beklndiğini görünce cidden mutlu oluyorum denebilir. Diğer bölüm hazır demiştim. Yazarken sanki hayatımın en zor şeyini yapıyormuş gibi hissettim yazamıyorum ve bu bölümde dahil hiç içime sinmedi beğnmezseniz kusuruma bakmayın

Kafam çok dolu ve bir türlü toparlayamadım ama ilk bölümden beri bıkmadan usanmadan okuyan sevgili arkadaşlarım sizlere teşekkür ederim.

Bu bölümün çoğunda geçmişle işgili kesitler var aslıda sonuna kadar gmiş kesitleri var denebilir. Son kısımda  zaynin gözünden bir bölüm var.

ÖNEMLİ BİR ŞEY DAHA son cümleler tamamen yazarın görüşünden olacak kimsenin anlatımından değil. Çok şaşıracağınıza bahse bile girdim bir okuyucumla

Birde Bana Kapak Yapabilecek var mı ? Bu hikaye için

SON BİR ŞEY DAHA. Bana özelden ulaşabilirsiniz konuşup muhabbet edebilirz isterseniz whatsap grubu kurabiliriz. Okuyucularımla yakından tanışmak istiyorum isteyenler bana ulaşsın. Sizi seviyorum.
Sanırım en uzun bölümümü yazdım.

-flashback-
23 mayıs 2009

"Zayn bırak seni daha fazla dinlemek istemiyorum" okuldan hızlı adımalarla çıkmış eve yürüyordum. "Lea bak dinle yemin ederim benim bir suçum yok" suçu yok muydu ? Hadi ama şaka falan yapıyor olmalıydı. Soyunma odasında kucağına kız oturuken pekte bir suçu yokmuş gibi durmuyordu. Gözlerim dolmuştu, hayır ağlamayacaktım. "Maçtan sonra sevgilimi tebrit etmeye geliyorum ama bir amigo kızla kucak kucağa görüyorum ve senim suçun yok öyle mi ? Bundan daha yaratıcı yalanlar bulmalısın Malik. Bitti, herşey bitti Zayn şimdi rahatca gidip o kızı becerebilirsin." Onu sertçe itip yürümeye devam edeceğim sırada sertçe kolumu tuttu. "Sakın. Sakın o kelimeyi bir daha söyleme Lea sakın. Bak görüldüğü gibi değil beni dinlemelisin. Ben seni seviyorum , seni başkasını değil. Nasıl böyle düşünebilirsin." Ela gözlerinde ki acıyı, pişmanlığı, hüzünü görebiliyordum. Üzerinde hala basketboll forması vardı. Terlemişti , hasta olacaktı duş almalıydı. Kahretsin böyle bir halde bile onu düşündüğüme inanamıyordum. "Lea bak yemin ederim suçum yok. Soyunma odasında dinlenmek için oturdum. Sonra birden içeri girdi çıkmasını söyledim. Sonra işte birden geldi ve o an içeriye sen girdin. Yemin ederim seni üzecek hiçbirşey yapmam Lea. Hiç bir şey." Kolumdaki elini hafifçe çekip yanağıma getirdi. "Ağlama. Kahretsin Lea ağlama" o diyene kadar ağladığımın dahi farkın da değildim. " ağlaman beni mahvediyor. Lütfen" Ona güveniyordum herşeyden çok ama bir anda onları öyle görünce ne yapacağımı bilemedim. " ben sizi öyle görünce-" parmağını dudağıma bastırdı hafifçe "üzgünüm bitanem" yavaşça parmağını çekip bana uzandı. Dudakları yavaşça dudaklarıma baskı uygularkwn bütün üzüntüm bir anda uçup gitmişti. Yavaşça dudakalrımı hareket ettirdim. Ağzıma sigara tadı ulaştı. Yine içmişti hangi ara ama umrumda değildi alerjim vardı Zayn için umrumda değildi. Yavaşça geriye çekildiğimde bana baktı "burnun kızardı" alerjim yüzünden birazdan arada bir hapşırmaya başlayacaktım ve burnum akacaktı. " sigara içmişsin. Yine" sigara içmesini istemiyordum alerjim yüzünden değil. Ona zarar veriyordu. " seni seviyorum" yarım ağız gülümsedi "bende seni seviyorum Malik"
-flashback-
3 haziran
" ıslanıyoruz " kahkaha atıp koşmaya devam ediyorduk "biliyorum ama eğlenceli" elimi sıkıca tuttmuş koşuyorduk. Sinemadan çıktığımızda yağmur yağıyordu bunu hesaba hiç katmamıştık ben nasıl ıslanmadan gidebileceğimizi düşünürken zayn elimi tutmuş ve yağmurun altına çekmişti. " Delisin sen " sırılsıklam halde sokaklarda koşturuyorduk bence ikimizde deliydik "biliyorum ama sana deliyim" birden beni durdurmuştu. "Neden durduk?" Sokaklarda kimse kalmamıştı sadece bir kaç araba " bu halinle o kadar çekicisin ki" yüzüme düşen saçları kulağımın arkasına sıkıştırdı. "Zayn çok ıslandık hasta olmadan gidelim artık" hareket etmemişti. "Sadece keyfini çıkar lea. Yağmurun bütün kötülükleri yok ettiğini söylerler temizlermiş herşeyi aşkımızı tekrar temizlesin ilk gün ki gibi " o kavgamızdan sonra öylesine bir çakma romantiklik tavırlarına girmişti ama hoşuma gitmiyor dersem yalan söylemiş olurdum. " ah seni seviyorum bayım" sertçe dudaklarını öpüp çekildim. " gidelim" onu sürükleyerek yürümeye başladım. "Hem öpüyorsun hem gidiyoruz. Hadi ama o ateşli öpücüğün devamını istiyordum ben" ve işte benim araız sevgilim geri dönmüştü. O arsızsa bende olabilirdim. "Annemler evde yok önce gidip kurulanalım bayım" göz kırptım elini bırakarak koşmaya başladım. "Acısını bu gece çıkartacağım" arkamdan bağırdığını duyum ve adım seslerini koşmaya başlamıştı.

He's Your Son (Z.M )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin