31.Bölüm

39 6 86
                                    



Uyarı!
Yetişkin içerik.



Keyifli okumalar,
ZEUS











~






İzlediğim film devam ederken saati kontrol ettiğimde çoktan gece yarısını geçmişti. Evde yalnızdım çünkü bugün kafeteryaya erkenden gitmiştim, çok fazla ayakta kaldığım için bir süre sonra başım ağrımaya başlamış ve Jeno'nun ısrarıyla eve dönmek zorunda kalmıştım. Onu bırakmak istemesem de eve dönüp dinlenmek iyi gelmişti.

Jeno tüm gün kafeteryada çalıştığı için akşam yemeğini onsuz geçirmiştim. Sadece birkaç saat ayrılsakta onu özlemiştim ve Jeno eve gelmeden uyumamıştım. Bana uyuduğumu kontrol etmek için bir mesaj attığında neden hâlâ uyumadığıma dair tatlı bir sesli mesaj atarak gülmeme neden olmuştu. Hadi ama Jeno... Sevgilim sen olduğunda nasıl seni beklemeden uyuyabilirim ki?.. Tam bir şapşaldı.

Şaka bir yana Haechan'la mesajlaşmaya bir son vererek telefonu bıraktığımda bir süre daha film izlemeye devam etmiş ancak gözlerimin yavaş yavaş kapanmaya başladığını hissetmiştim. Son anda uyumaktan beni kurtaran ses kapının açıldığına dair duyduğum tıkırtı sesleri olmuştu. Toparlandığımda gülümserek, yani bilirsiniz... gözleri gülümsemekten kısılana kadar devam ettiğinde evimin içini nihayet ısınmıştı. Jeno'yu gördüğümde otomatik olarak kalp atışlarım da hızlanıyordu. İçimdeki ona dair bu taze ve sonsuz heyecanı yaşamım boyunca koruyacaktım.

-"Sana uyu demiştim.

-Ama görüyorum ki inatçılık perilerin seni bırakmamış."

Diyerek bana sitem etmiş ve elindeki çantaları mutfak tezgâhına bırakmıştı. Merakla bakındığımda sevdiğim tatlı kremalı çöreklerden getirdiğini söylemişti. Çok sevinsem de şimdi değil onları yarın yiyecektim. Ceketi çıkarırken onu izlediğimde üzerinde geçen hafta ona aldığım su yeşili sweetshirtü vardı. Hafif uzun ve dalgalı saçları, yorgun bakışlarıyla esnerken Jeno çok tatlı görünüyordu.

-"Ne izliyordun?

-Bensiz film gecesi demek... Peki."

Diyerek kollarını bağladığında başını da omzuma koymuştu. Güldüğümde bu halleri cidden onu yemek istememe neden oluyordu. Tam bir koca bebekti ve bana attığı tatlı tripler, tüm ilgimin üzerinde olmasını işleyişi çok tatlıydı.

-"Alacakaranlık izliyordum. Sensiz film gecesinde seni bekledim koca bebeek~ Özledim."

Dediğimde başımı hafifçe çevirip şakağına küçük bür öpücük kondurmuş ve eline parmaklarımı kenetlemiştim.

-"Neler yaptın? Yorgun görünüyorsun."

-"Hmm hm~"

Diyerek hafifçe başıyla beni onaylamış ve mırıldanmıştı.

-"Yemek yedin mi?"

Diye sorduğumda korumacı anne modum açılmıştı. Yine tatlı bir bebek gibi beni başıyla onayladığında filmin de son sahnelerine gelinmişti.

-"Jeno-ya~ Vampir konseptine ne dersin? Tenin bunun için mükemmel olur..."

Diyerek yaramazca konuştuğumda fısıldamıştım. Başını omzuma koyduğu için yüzünü görmüyordum ve ona reddemeyeceği bir teklifle gelmiştim. Onu özlemiştim ve tenini istiyordum. Her ne kadar gözlerimden uyku akıyor olsa da sevgilimle sevişmeden uyumak istemiyordum. Birkaç saniye hevesle beklesem de Jenodan bir cevap gelmediğinde uzun nefes alışverişlerini duymuştum. Koca bebeğim çoktan omzumda uyuyakalmıştı.

For Nomin | İki Bisikletin Hikâyesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin