-MASKELER AŞAĞI-

5 0 0
                                    


Tamamen maskelerimden arınmış hissediyordum. Çıplak kalmış gibiydim. Gizliliğinden emin olduğum her şey bir bir ortaya çıkıyordu. Yalanlarımı bir bir herkes öğreniyordu.

Karşımdaki adama dakikalardır hiçbir şey demeden bakıyordum. Sesimi çıkaracak gücüm yoktu ancak yüzümde hiçbir ifade de yoktu. Ne hissettiğimi ve kadar yıkıldığımı anlamasını istemiyordum.

Sahte kimliğimin ortaya çıkmış olması hiç işime gelmezdi. Artık onları hiçbir şekilde kullanamazdım.

Esat benden bir cevap beklermişçesine bakıyordu ama verebilecek bir cevabım yoktu. Gözlerimi onun gözleriyle asla buluşturmuyordum. Çünkü buluşturursam gözlerinde göreceklerim nedensizce beni korkutuyordu.

"Kimden öğrendiniz?" Kanıt bulmuş olmaları imkansızdı çünkü temiz çalışırdım ben. Arkamda iz bırakmazdım. Kendi kurallarımdan birisiydi bu.

"Söyleyeceğin tek şey bu mu?"

"Evet. Başka bir şey söylemeyeceğim." Başını yavaşça aşağı yukarı salladıktan sonra benimle tekrardan göz teması kurmaya çalıştı.

Karşılık alamayacağını fark ettiğinde ayağa kalktı ve gözden kayboldu.

Normal bir zamanda insanların bana kırılması çokta umurumda olmazdı açıkçası. Bana ne olduğunu bilmiyordum ancak bu eve girdiğim ilk dakikalardan itibaren ev halkına karşı asla kendimi yabancı hissetmemiştim. Gözüm onları bir yerlerden ısırıyordu. Nereden olduğunu asla çözemiyordum ama bir şeyler olduğundan emindim.

Hareket etmeden oturmaya devam ettiğim dakikalarda Miray abla yanıma geldi.

"İstediğin bir şey var mı güzel kız?" Kibarca gülümseyip istemediğimi belirttim.

"Bakma sen onlara. Sadece yeni olduğun için her şeyini öğrenmeye çalışıyorlar. Yıllardır tanırım ben onları. Eve Zeynep'in arkadaşları hariç kimse gelmez. Onun arkadaşları da buraya girerken bin takla atıyorlar zaten." Nasıl olduğunu bilmiyordum ama bu evdeki herkes bir şekilde ruhumu okuyabiliyordu.

"Anladım. Ancak onlarla bir sıkıntım yok." Aklıma takılan bir soruyla daha Miray ablaya çevirdim meraklı gözlerimi.

"Sor kızım." Dedi anlamışçasına.

"Çok uzun bir süreden mi bahsediyorsunuz?" Başını olumlu anlamda salladı.

"Ergenliklerinde de ben vardım. Benden önce de benim ailemden birileri vardı bu evde hep, kızım. Ailelerimizin arkadaşlığına dayanıyor yani. O zamandan beri hep bir iletişim halindeyiz." Anladığımı belli ettikten sonra Miray abla izin isteyip son kez bir şey isteyip istemediğimi sorduktan sonra gitti.

Gidişinden bir iki dakika sonra Esat, tekrardan yanıma geldi.

"Ensar seninle konuşmak istiyor." Oldukça bunalmış görünüyordu. Çok fazla sorgulamadan Esat'ın peşinden ilerlemeye başladım. İçeriye girdiğimiz oda kendi başına küçük bir ev gibiydi. Oldukça sade olmakla beraber şık tasarlanmıştı. Odayı incelerken gözlerimi Ensar'a değdirmemek için ekstra çaba gösteriyordum.

Ensar buna dayanamamış olacaktı ki sonunda söze girdi.

"Otur, Asena. Otur." Emir cümlelerinden her ne kadar nefret etsem de ortamın gerginliğinden dolayı laf etmedim. Masumca gösterdiği yere geçtim ve söyleyeceği şeyleri beklemeye başladım.

"Esat zaten sana bahsetmiştir." Gözlerime beni okumaya çalışırmışçasına bakıyordu.

"Olayınızı bilmiyorum ve beni ilgilendirmiyor. Ancak aranızdaki bu meseleyi benim iş hayatıma bulaştıramazsın." Sözleriyle sevimsizce güldüm.

Yalanlarda YananlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin