Arkanum

Merhaba Yelda

Selammmm şükür ki gelip bölüm atabildim
Felaket hastayım nano virüsü kapmışım (koronayla başka virüsün birleşimi)
Hastayken 2 bölüm yazabildim birisi bu
İyi okumalar🥡

Gece uykusuz,rahatsız ediciydi.Karanlıkta,pençelerin gıcırdaması ve birinin ağır nefes alması vardı.Kanla dolu bir küvet ve kapının arkasında birinin durduğunu hayal ediyordu.Çağla tam olarak kim olduğunu göremedi ancak kırmızı gözlerin bakışını hissetti.Sanki beden,kasılmalar içinde atıyormuş gibi,ıstırap hayal ediyordu ve Elvin yakınlarda duruyordu.Ölümü bekleyerek gülüyordu.Belirsiz,bulanık görüntüler hayal ediyordu.Hiçbir şey yapmadılar ama korku ve acı yaydılar.Güneş ufukta belirir belirmez,Çağla ter içinde,titreyen dizleri ve hızlı atan bir kalbi ile yataktan fırladı.Biraz sakinleştikten sonra giyindi,gerçeği çarpıtan rüyaları düşündü ve sonra odadan çıktı.Yemek yedi,salona döndü ve tam ortada durup etrafına bakındı.

''Artık dayanamıyorum.Bu kabusun bir parçası oldum.Bundan nasıl kurtulacağımı bulmam lazım.''

Sakindi,aklı başında ve bu otelin gizemini çözmeye kararlıydı.

''Hayaletlerin bana musallat olmasının bir nedeni var,değil mi?İki seçenek var:Beni korkutuyorlar,tipik korku filmlerindeki gibi,ya da bana bir şey söylemek istiyorlar.Elvin beni zehirlemeye çalıştı.Artık güvende değilim ve hiç olmadım.Kararlı davranmalıyım.''

Çağla,hizmetçi olarak kendisine verilen anahtarları çıkardı.

''Hayalet bana kimseye güvenmememi söyledi.Bu çok açık.O zaman araştırmama başlamam gerekecek.Daha önce yapmalıydım ama bana öyle geldi ki sanki bir gün hiçbir şey olmamış gibi yatağımda uyanacağım.Yaşlı kadının ve Tarolog'un benden bir şey istedikleri zaten belli.Ben bunu yapana kadar da bırakmayacaklar.Pekala,onların oyununu oynayacağım.Önce bodruma gideceğim.Yasalarına göre beni orada öldürmeleri gerekiyor.''

Dar merdivenler onu demir bir kapıya götürdü.Çağla paslı kilide dokundu.

''Bunu yabancılardan uzak tutmanın ne anlamı var?Neden kitli?''

Her anahtarı denedikten sonra,bodruma girmenin mümkün olmayacağını kabul etmek zorunda kaldı.

''Bana nedense eskiden daha çok anahtar varmış gibi geliyor.Elvin bana güvenilmemesi gerektiğine karar verip,bazı anahtarları almış olabilir.''

Kulağını kapıya dayadı,dinledi.

''Orada biri var.Rehine mi?Hey!Beni duyuyor musunuz?!''

Çağal kapıyı çalmaya ve sesin yanıt vermesi için çağırmaya başladı.Sonra yabancının cevabını duymak için sustu.Ama ağlama durdu.

''Orada çürümeye mi kalmak istiyorsun?Cevap ver!Cevap vermezsen giderim!''

Cevap gelmedi.

''Sen bilirsin!Bir dahaki sefere levyeyle geleceğim.''

Çağla seslenmeye çalışmaktan vazgeçti ve salona geri döndü.Bu sefer konağın terk edilmiş kanadına gitti.

Bayat hava yüzüme çarptı.Küf ve toz kokuyordu.Koridor boyunca yürüdü,etrafına baktı.Etraftaki her şey siyahtı,kömürleşmişti.Muhtemelen bir zamanlar burada yangın çıkmıştı.Mobilya yok,eşya yok sadece alevlerin yaktığı odaların iskeletleri vardı.Konak bu yangından nasıl kurtulmuştu?Koridorun sonunda terk edilmiş ve unutulmuş bir resim vardı.Çağla onu kaldırdı,dikkatlice baktı.