-V-

42 7 2
                                    


"YETER! ARTIK HİÇBİR YERE GİTMEK İSTEMİYORUM!!"

Elini anlık bir öfkeyle çekip karanlığın içindeki tarlada tam da ortasındayken kendini yere attı.

"Gitmemiz gerek.. anlamıyorsun.. peşimizden gelecek.."

"KİMSE KAFASI O HALDE KOŞAMAZ!"

"Katsu- hayır. Kacchan. Biraz daha yürüyelim.. yalvarırım... Sadece biraz daha.."

"Gidecek hiçbir yerimiz yok!"

"Biliyorum.. ama bana bunu yapma. Seni sürüklediğimin farkındayım.. herşey unutulduğunda geri döneceğiz..."

"Kimse unutmayacak!"

"Gören olmadı... hem benim yaptığımı düşünecekti-

"KES ŞUNU!!!"

...Seslice yutkundu. Dizlerini kendine çekmiş Katsuki'nin bir adım dahi atacak hali yoktu. Yavaşça dizleri üstüne, otlar arasına çöktü. Burnunu çekti, bu durumda ne yapacağıı nerden bilebilirdi... Kaçmanın iyi geleceğini düşünmüştü.. hiç de iyi hissettirmiyordu, hele birini peşinden sürüklemek ayrı yüktü. Elini yavaşça Katsuki'nin elinin üstüne koydu. Titreyen bir sesle fısıldayarak sordu...

"Neden yaptın..?"

Burnunu çeken Katsuki'nin mızmız mırıldanmalarını duydum.

"Bu çok tuhaf.. görmüyor musun.. bana cevap ver.."

"NERDEN BİLEYİM BEN!"

Ağlıyordu..? Sakin değildi ve her zamanki kendinden emin tavırlarından iz yoktu. İşte şimdi tekrar panik yapmanın tam sırasıydı.

"Ne demek bilmiyorum.."

"ÖLECEKTİN!!"

Duraksadım. Ölmemi istemiyor muydu? Umrunda olmaz sanıyordum.. genelde hep dayak yerken şahit olurdu, çoğu zaman izlemek için dikildiği bile oluyordu. Konuşmak için ağzını araladı ama susmaya karar verdiğini gördüm.

Bunun yerine ay ışığının zar zor aydınlattığı bu tarlada oturup ona sarıldım. Hiçbirşeyin düzelmeyeceğini anladığım aptal bir andı ve yine bu an kadar aptal olan birşey varsa da başarısız sarılma girişimimdi.

Ki çok sürmedi Katsuki beni itip ayağa kalktı, gözlerini sildi.

"Yürüyeceğim.. lanet olsun.. yürüyelim..."

Baş sallayıp kendisine eşlik etmeyi seçtim.

Ayaklarımız uyuşana kadar yürüdük, gece bitmek bilmiyordu resmen ve bu lanet günün ne zaman biteceği belirsizdi. Dikenli tellerle çevrili bir tarla gördüğünde hızlandım.

"Ne gördün?"

Susmasını işaret edip önden tellerin yanına vardım.

"Bak, burda birileri yaşıyor."

Katsuki panikle yere çöktü. Fısıldayarak çıkıştı.

"Sikeyim napıyorsun!? O zaman gidelim??"

"Sadece bugünlük kalıp kalamayacağımızı soralım.."

"Saçmalama kim evine yabancıları alır."

"Yabancıları almazlar elbet ama yeni çalışanlar fena olmaz."

"Ben hiçbir yerde çalışmam."

Yan gözle Katsuki'ye bakış attım.

"Seçeneğimiz var mı."

"Hay senin ben... Burda kimse yok ayrıca uçsuz bucaksız soktumun tarlaları var sadece!?"

DEKUBAKU - BURNT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin