UYARI!: Bu kurgunun gerçek kurum ve olaylarla alakası yoktur. Olumsuz örnek oluşturabilecek davranışlar içermektedir. Kurgudaki olayları kesinlikle normalleştirmek gibi bir amacım yok. Eğlence amaçlı yazılmıştır. Lütfen uyarıyı dikkate alarak okuyunuz
İyi okumalar dilerim :))
2.BÖLÜM
"Ve artık hep yanına olacağım..."
...
Gözlerimi açtığımda onun kolları arasındaydım. Farklı bir odadaydık. Bu oda diğer odanın aksine simsiyah ve korkunçtu. Uyuduktan sonra beni buraya getirmiş olmalıydı. Nefes alışverişleri düzenliydi. Hala uyuyordu. Onu uyandırmamaya dikkat ederek yataktan kalktım. Hava kararmaya başlamıştı. Kaç saattir uyuyorduk? Odanın kapısını sessizce açtım. Evde kimse yoktu. Ama biz içeri girerken heryerde koruma vardı. Hepsi nereye kaybolmuştu? Bunu düşünecek vaktim olmadığı için hızlı adımlarla kapıya doğru ilerledim. Evin kapısını sessizce araladım. Tam tahmin ettiğim gibi, dışarısı korumalarıyla çevriliydi. Beni burada zorla tutmaya hakkı yok. Kaçmak zorundayım. Kapıyı tekrar açacakken nefesini boynumda hissettim.
"Nereye minik kız?
"Beni burda zorla tutamazsın!"
"SAKIN BİRDAHA KAÇMAYA ÇALIŞMA!"
Sesi okadar ürkütücü çıkmıştıki ani refleksle kapıyı açıp koşmaya başladım. Korumalardan biri kolumu tutup bana engel olacaktıki onun verdiği emirle durdu.
"SAKIN! ONA DOKUNMAYA KALKMA!"
Fısat bu fırsat deyip kaçacakken bir silah sesi duydum. Beni vurmamıştı, havaya sıkmıştı. Bunu bir uyarı olarak algılamamı istiyordu galiba. Bedenim korkudan titriyordu. Ağlamaya başladım.
"Ağlama bebeğim, sakın ağlama. Ağlamana dayanamıyorum."
"Beni neden burda zorla tutuyorsun? Lütfen! Yalvarırım bırak gideyim. Nolur bana zarar verme!"
Son dediğime çok fazla sinirlendi.
"SAÇMALAMA! SANA ASLA ZARAR VERMEM, ANLADIN MI BENİ?!"
Gözyaşlarım daha hızlı akmaya başladı. Eliyle göz yaşlarımı silip öpücük kondurdu.
"Şş ağlama artık."
Beni kucağına alıp eve geri götürdü. Simsiyah olan odaya getirip yatağın üstüne bıraktı. Yatağın karşısındaki koyu gri koltuğa oturdu. Sulu gözlerle onun yüzünü incelemeye başladım. Genç ve yakışıklıydı. Ama ne önemi vardı? O kesinlikle iyi biri değildi.
"Uyandığında her şeyi anlatıcam demiştin."
"Hm hm."
"Beni neden burda zorla tutuyorsun? Bırak gideyim işte, lütfen!"
Gözyaşlarım yine akmaya başladı.
"Seni seviyorum."
"Ne?"
"Söylediklerimi tekrar etmeyi sevmem. Duydun işte. Seni gördüğüm ilk anda aşık oldum. Seni uzun süre takip ettim, uzaktan izledim. Hakkında her şeyi öğrendim. Ve artık seni yanıma almamın zamanının geldiğini düşündüm."
Bu adam beni bırakmayacakmıydı? Sonsuza dek burada onunla mı kalacaktım? Belkide sinirlendiği biranda beni öldürecekti bile. Ağlamam şiddetlendi. Hıçkırıklarımı tutamıyordum. Yataktan kalkıp yanına gittim. Göğsüne vurmaya başladım. Ani refleksle beni kucağına oturttu.
"BIRAK! BIRAK BENİ!"
Dudaklarını dudaklarıma kenetledi. Gerçi çekilmeme izin vermiyordu. Beni öpmeyi bıraktığında tekrar bağırmaya başladım.
YOU ARE READING
Mafyanın Bebeği
Romantizm-Oy kullanırsanız sevinirim :) -Hikaye hakkındaki düşüncelerinizi yorum yazarak belirtebilirsiniz :) -Hakaret, nefret, argo içermediği sürece her türlü yoruma açığım :)