Sabah alarmıyla telaşla uyandım. Geç kalmıştım, yine.
Hızlıca banyoya koştum, elimi yüzümü yıkadım. Sonra odama geri dönüp üstümü giyindim. Mutfağa indiğimde annem aklıma geldi. İşine geç kalmıştı. Onu da uyandırmak için odasına koştum ama oda bomboştu. Ne yani, annem benden önce kalkıp işe mi gitmişti? O zaman niye beni kaldırmadı ki? Telefonumu alıp mutfağa geri döndüm. Edebildiğim kadar kahvaltı edip evden çıktım.Yolda giderken annemi aradım.
Emily: alo anne nerdesin sen!? Sabah erken çıkmışsın evden.
M: Emily kıızm dün ben üvey babanlar da kaldım.
Emily: nE!? Anne şaka yaptığını söyle sen nasıl o adamla kaldın!?
M: Emily kelimelerine dikkat et haftaya o adam dediğin kişi baban olucak
Emily: anne sen babamı nasıl unutursun ya nasıl? Hiç mi sevmedin onu?
M: kızım baban öldü-
Emily: sırf babam öldü diye başka biriyle evlenemezsin! O seni ne kadar seviyodu hatırasana!
Bir süre ses gelmedi ve bende okulun önüne gelmiştim. Tam annem konuşucakken telefonu kapatıp cebime koydum. Sınıfıma çıktım ve çantamı bırakıp ağlayarak tuvalete koştum. En yakın arkadaşım Sofia'da beni görmüş olmalı ki arkamdan koşarak geldi.
Sofia: s
S: Emily iyi misin noldu?
Emily: boşver askm seni de üzmeyin
S: duymamış sayıyorum neyse gel bahçeye çıkalım orda anlatırsın
Tamam dedim ve bahçeye indik. Bankalardan birine oturduk ve ben Sofia'ya her şeyi anlatım.
S: Emily askm ya çok üzüldüm ama benc-
Emily: bence ne?
S: sonuçta annenin kararı bu ve belki de böylesi daha iyidir.
Emily: off kafayı yicem ya bak gör o adam dolandırıcının teki çıkıcak.
S: nerden bılıyon belki de iyi biridir sonuçta annen onu tanıyordur.
Emily: Sofia sen kimin tarafındasın?
S: kimsenin. Neyse gel zil çalar şimdi sınıfa gidelim.
Tamam dedim ve sınıf çıktık. Dediği gibi bir iki dakika sonra zil çaldı. Yerime geçip oturdum. Ders matematikti ve matematikten nefret ederim. Sofia ise bayılır. Hoca içeri girdi ve dersi anlatmaya başladı
(Burayı kısa kesicem)
Hayatımdaki en sıkıcı ders bitmişti. Bizde Sofia ile birlikte kantine indik. Kantin yan okulla ortaktı. Yani lise ve üniversite aynı yerdeydi. Sadece kantin ve bahçe ortaktı. Sıraya girdik, baya uzun bi sıraya.
Önümdeki upuzun olan sıraya baktım ve kafamı çevirerek ofladım. Ve yan sırada hoşlandığım çocuğu gördüm. Sofia'ya dönüp hoşlandığım çocuğu gösterdim. Adı William'dı ve çok yakışıklıydı. En azından bana göre çünkü Sofia onu hiç sevmezdi.
Sıra bana gelince iki tane karışık tost ve ayran istedik. Kantinci abla bize beklememizi söyledi bizde bi masaya oturup beklemeye başladık.
Kantinci abla bize seslenmişti fakat biz duymamıştık. Bi çocuk geldi yanımıza
A: tostlarını-
Emily: sen! Ne işin var burda!?
A: asıl senin ne işin var burda!?
S: Emily noluyo?
Emily: burda okuyorum da ondan çok beyinli
A: bana bak benle dizgin konuş yoksa-
C: aşkım bu çiyan kim?
Bekle ne? O bana çiyan mı dedi? Ayrıca Alex'in sevgilisi mı var?
___________________________________________________Şimdiden 456 kelime olmuş bile. Peki sizce C kim???
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Üvey Abim~
Teen Fictionalt tarafı bi üvey abim var en fazla ne olabilir ki🤭💅 tamamen kurgu || tiktok hesabımdaki hikayenin devamı || oylama kullanmayı unıtmayınn || umarım beğenirsiniz|| 💖🙈🧸🪐💅💞