4.Bölüm-Bir Kitap Meselesi

47 8 15
                                    


Dünden beri rahat uyuyamıyordum kabuslar içerisinde uyanıyordum sürekli o günü görüyordum.

Bu gün hastanede göreveime başlıyacaktım izin kullanmak istememiştim. Üzerimi giyinip mutfağa geçtim kahvaltıyı hazırlamıştı dünkü yaşanılanlardan sonra babam yanında kalmıştı.

Hastaneye geldiginde yeni birsürü insanla tanışmıştım neden bilmiyorum ama burdaki hastalar bana çok iyi geliyordu.

Masanın üzerine duran telefonum çalıyordu arayan Ayşe hemşire'ydi. Telefon'u elime alıp açtım.

Alo...

Doktor hanım acile hemen gelmelisinz Kenen bey ameliyatta çok acil bir asta geldi.

Tamam hemen geliyorum.

Telefonumu alıp hemen acil'in olduğu katta koştum hastanın yanına girip müdahale etmeye başladım. Kurşun yarası vardı çok kan kaybetmişti. Askerlerden birisi derin bir nefes alıp konuşmaya başladı ben ilk müdahaleyi yaptım kurşunu yaradan çıkardım. Tamam iyi yapmışsın eline salık.

Hastaya ilk müdahaleyi yapıp ameliyat'a almıştım ama şükür olsun ki durumu iyiydi.
Normal odaya çıkarmıştık bile. Hasta henüz narkozun etkisindeydi muhtemelen sabah kendine gelirdi.

Odanadan dışarı çıktım. Kapıda Yagızalp ve iki asker vardı.Yagızalp'e bakarak hastanın durumu iyi ama tedbir için iki gün burda kalması gerekiyor.

Yagızalp:İçerdeki adam bir suç örgütünü çetesinden benim için çok önemli ifadesini erkenden almam gerekiyor şimdi alamazmıyım?

Berfu: Şimdi olmaz yarın sabaha anca. Kendisine henüz gelmedi.

Yagızalp: Tamam kendine gelince beni aramısın? Kapıya da iki asker dikeceğim bilgin olsun. Cebinden bir kart çıkarıp bana doğru uzattı bu benim numaram hasta kendine gelice ifade için ararsın. Elinden kartı aldım tamam ararım. Pansuman yaptırdın mı? Anlamamış gibi yüzüme bakıyordu. Kolunu işart ettim pansuman yaptırdın mı bu gün? Yok yaptırmadım sabah erkenden göreve çıkmam gerekiyordu. Tamam gel ben yapıyım itiraz edersen hasta kendine geldiğinde aramam. Memnuniyetsiz bir şekilde beni takip etmeye başlamıştı.

Odaya gelince yatağı işaret ettim otur ben de malzemeleri getiriyim kapının sağ tarafında duran dolaptan malzemeleri aldım yeniden Yagızalp'in yanına geçtim. Konunu açıp pansumanı yapmaya başladım.

Yagızalp'in sorduğu soruyla afallamıştım Neden kolumla bu kadar ilgilisin? Yardan başımı kaldırıp yüzüne baktım. Benim yüzümden bu hale geldi. Sözümü keserek yani vicdanını rahatlatmak için mi istiyorsun? Hayır hayır asla ben sadece merak ediyorum... Yani koluna kötü bir şey olsun istemiyorum. Berfu bu benim görevim senin yüzünden değil olması gerekirmuş oldu işte böyle küçük bir olayda kendini suçlama lütfen! Hem fana mı oldu senden bana bir hatıra kaldı. İstemeden tebessüm etmiştim böyle bir hatıra bırakmak istemedim. İyi bir dahakine kitap alırsın... İstemeden yüzümdeki tebessüm büyümüştü...

Kitap seven pek asker tanımıyordum sevmeme şaşırdım. Neden ki? Askerler de kitap okur küçük hanım aslında onu kastetmek istemiştim tabiki okurlar ama benim çevremde okuyan pek yok... Tamam bu gün iş çıkışı benimlesin o zaman askerler nasıl kitap okurlar gösteriyim sana kaçta bitiyor mesayin 5 de mi? 3 dakika var... Aslında dediği doğruydu mesayinimin bitmesine çok az bir vakit kalmıştı ama bobam görürse kesin yanlış anlardı bı yandan da gitmek için can atıyordum kitap zaf noktamdı... 'Cevap vermediğine göre benimlesin dışarda bekliyorum' diyerek sessizligi bozmuştu olmaz aslında benim bu gün başka işlerim var.

Beni geçistirme küçük hanım dışarda seni bekliyorum. Konuşmama fırsat vermeden kolunu indirip dışarı çıktı bende üzerimdeki önlüğü çıkarıp eşyalarımı alıp yanına geçtim...

Yaklaşık yarım saatlik bir yol yürüdükten sonra bir kitapçının önünde durduk burası benim hep alışveriş yaptığım kitapçı Karaağaç'ın en iyi kitapçılarından gel bakalım içeriye yagızalp önden girdi bende arkasından gidiyordum gerçekten dediği gibi burası çok güzeldi.

İçeride birsürü kitap ve ansiklopedi'ler vardı kılasiklerin olduğu rafa doğru ilerledim gözüme Cemal Süreya'nın şiir kitabı takıldı elime aldım "Baktım gülüşünden güzel şiir olur, sevdim gitti." Yagızalp'in sesi ile arkama döndüm Cemal Süreyya'nın ''sevdim gitti'' şiiri okudu bende devam ettirdim... " Sen yüzüne sürgün olduğum kadın, madem sevmiyorsun o zaman sahip çık gözlerine..." Cemal Süreyya'nın şiir kitabını geri rafa koydum bir kaç Türk kılasigi ve Yagızalp'in önerdigi Yahya Kemal Beyatlı'ın "Sessiz Gemi" adlı şiir kitabı aldım...

Çıkışta bir kahve içip beni evime bırakmıştı. İtiraf etmeliydim ki buraya geldiğimden beri her şey o kadar üst üste gelmişti ki bu bana çok iyi gelmişti...

 

Yeni bölümü nasıl buldunuz?

Yorumlarınızı bekliyorum keyifli okumalar...

(NOT: Olaylar tamamen kurgudur gerçeklikle alakası yoktur)

ENKAZ ÇİÇEĞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin