Kayranda güneş batmak üzereydi,Labirentin de kapıları kapanmak üzereydi.Danny ise toparlanmıştı,İlacın etkisiyle iyileşmeye başlamıştı.Tıpçılar da kızın başında değildi.
Danny toparlandığını hissederek ayaklandı.Ağaç evden çıkıp arkadaşlarını aramaya başladı.Onları Kayranın kuytu köşesinde otururlar iken buldu.
Kız hemen yanlarına oturdu.
"Hey çocuklar ne yapıyorsunuz burada?" Dedi kız merakla.
"Hoşgeldin Dan." Dedi Newt gülümseyerek.
Thomas birşey demeden sadece gülümsedi.
"Sana birşey olacak diye çok korktum Danny,Seni çok seviyorum!Newtten sonra en sevdiğim sayılı insanlardansın." Dedi Chuck kızın boynuna atlayarak.
"Chuckie! Sakin ol öldüreceksin kızı." Dedi Newt kahkaha atarak.
"Chuck,Sana sarılmayı o kadar çok özlemişim ki! Ben de seni çok seviyorum,Kardeşim gibi görüyorum." Dedi Danny mutlulukla.Thomas ise durgunca onları izliyordu.
"Thomas ne oldu? Birden bire suratın asıldı?" Dedi Newt.
"Hiç,Gözüm daldı galiba." Dedi durgunca.-Kalp kırıklıklarının sırası değildi ama kırılmıştı.-Danny,Thomasın orada olduğunu farketmemişti.
"Thomas,Kusura bakma.Birşey demediğin için burada olduğunu farkedemedim,Eğer kırıldıysan." Dedi kız Thomasa bakarak.
"Yok hayır kırılmadım,Şimdi bunların sırası değil zaten,Diğerlerini acil bir şekilde ikna etmemiz lazım.Bugünkü toplantı çok önemli."
"Bize inanmazlarsa işimiz zor..." Dedi Newt.
"Ben daha fazla burada durmak istemiyorum.Aileme gitmek istiyorum." Dedi Dannynin göğsünde yatan Chuck.
"Merak etme Chuck,Seni ailene götüreceğiz." Dedi kız çocuğun saçlarını okşayarak.Hepsi boş boş Kayrana bakıyorlardı.Ortam birkaç dakika sessizliğe büründü.
Nihayet akşam olmuştu.Danny ve arkadaşları iştahla mutfakta yemeklerini yiyorlardı.Yemekler bitene kadar kimse konuşmadı.
"Tavuk çorbasını da özlemişim,Geldiğimden beri yiyemedim." Dedi Thomas.
"Hey yavaş ye boğulacaksın!" Dedi kız içinden kıkırdayarak.Danny, Thomasın yemek düşkünü olduğunu biliyordu.Onunla ilgili yaşadığı şeyler hafızasına gelmişti.
Thomas aldırış etmeden hızlıca iştahla yiyordu.
"Chuck! Düzgün yer misin? Şapırdatma lütfen." Dedi Newt.
"Özür dilerim tamam." Dedi çocuk.
"Benim yemeğim bitti, Minhoyu alıp geliyorum.Sabahki olduğumuz yerde buluşalım.Toplantı başlayana kadar onu ikna edebiliriz." Dedikten sonra Newt oradan ayrıldı.Newt Minho ile beraber kuytu köşeye geldi.Hızlıca oturdular
"Evet,Beni niye çağırdınız? Bu da kim?" Dedi Minho Thoması göstererek.
"Tabii senin hiçbir şeyden haberin yok 7/24 labirentte olduğun için,Neyse her şeyi anlatacağız sana." Dedi Newt.
"Fazla zamanımız yok,Burayı terk etmemiz lazım.Yoksa öleceğiz." Dedi Thomas.
"Neden terk ediyormuşuz? Bunu yeni gelen bir çaylak mı söylüyor?" Dedi Minho.
"O sıradan bir çaylak değil dostum.Şimdi sana her şeyi anlatacağız,Tuhaf bir şekilde hafızasının bir kısmı silinmemiş, İsyanla beraber istemeyerek çalışmış,Bana da istemeyerek birtakım testler yapmışlar,Ve Danny ile tanışıyorlar,İkisi de orada çalışıyormuş,Buraya bizi Yaratıcılar ya da diğer adıyla İsyan test uygulamak için gönderdiler, Labirentin inşa edilmesinde Thomas ile Dannynin de payı var.Ama dediğim gibi bunları asla bile isteyerek yapmadılar." Dedi Newt soluksuzca.
"Minho bizim de koşucu olmamız lazım.Labirentte keşfetmediğiniz yer var,Galiba labirentin yeri sürekli değiştiği için göremediniz.Orada da kodlar var.Kodları bulup çıkış kapısına yazarsak labirent testinden geçiyoruz.Tabii ki kaçmak kolay olmayacak,Orada Izdırap Verenler bizi bekliyor olacaklar." Dedi Danny.
"Ne saçmalıyorsun sen? 3 yıllık koşucu bilmiyor da daha geleli 1 ay olmamış olan bir kız ve oğlan biliyor?" Dedi Minho alaycı bir şekilde.
"Minho, Danny hafızasında birşeyler hatırladı.Tabii ki de bu durup dururken olmadı." Dedi Newt.
"Ee? Değişim geçirmedi birşey geçirmedi nasıl durduk yere hafızası yerine geliyor?"
"Hapishanedeyken Alby odanın sıcaklığını değiştirmiş.Danny de sabaha kadar buz gibi odada kaldığı için hipotermi geçirdi." Dedi Newt.
"Peki,Bu Thomas denen çaylağa nasıl hemen güvendiniz?Tamam Danny bizi labirentten kurtardı ona güveniyorum.Ya o testleri bilerek uyguladıysa? İsyan onu bizi öldürmek için gönderdiyse?"
"Hayır, Öyle birşey yok, Ben kötü bir insan değilim.Kimseyi öldürmek gibi de bir niyetim yok.Buradan kaçmamız lazım." Dedi Thomas durgunca.
"Thomas haklı,Yoksa burada ölümü beklemekten başka çaremiz kalmayacak.Toplantıda bunu konuşacağız,Gelenler bizimle beraber kaçacak, Gelmeyenler için de yapacak birşeyimiz yok.Ama Thomas İle Dan'in acil koşucu olmaları gerekiyor." Dedi Newt.
"O iş bende.Dördümüz o kodları bulabiliriz." Dedi Minho.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
live or die[𝚃𝚑𝚎 𝙼𝚊𝚣𝚎 𝚁𝚞𝚗𝚗𝚎𝚛]
Science FictionOnca çocuğun anlamsız bir şekilde aynı ortamda bulunduğu garip bir yer, Hafızaları silinen onca insan,İşin tuhaf tarafı burada hiç kız olmamasıydı. 4 tarafı devasa duvarlarla korunan bir Kayran, Kayran denen yerde bir yaşam vardı. Haftada 1 kez Kayr...