17-Kanama

342 42 40
                                    

📖🐥📖

Müthiş bir mide bulantısıyla açtım gözlerimi, oturdum ve midemi tutup yüzümü ekşittim.

"Bu sabah bulantıları boktan bir hal almaya başladı." Yanımdaki Limon'un tüylerini okşadım ve belimi esnetirken yorganı açtım.

"Yoongi-yah! Aşağıda mısın?"

"Kahvaltı hazırlıyorum güzelim!"

Esneyerek merdivenleri indim ve elim karnımda mutfağa ilerledim. Mutfakta yarı çıplak, önlüğünü bağlamış ve açtığı müziğin tınısına yavaş yavaş eşlik ediyordu. Derin bir nefes verdim ve mutfağa girip, yandaki masaya oturdum.

Islık çalarak şarkıya eşlik ederken yumurtaları kırdı, daha sonra ellerini yıkadı ve yumurtayı çırpmaya başladı.

"Bu kadar yakışıklı olman suç olmalı." Dedim ve ekledim. "Ve bende, bir bebek taşıyarak bu suçu gelecek nesillere aktarıyorum." Kıkırdadı ve bacak arama girerek bana baktı sırıtırken.

"Çok mu mutlusun bunun için?" Başımı salladım.

"Çoook mutluyum!" Eğildi ve öptü beni.

"Benim kadar olamazsın."

"En az senin kadar!" Gülümsedi.

"Peki, uzatmayacağım. Bu sabah nasılsın?" Dudak büzdüm.

"Midem çok bulanıyor yine." Elinin tersiyle alnıma dokundu.

"Ateşin yok ve rengin de yerinde, eğer çok bulanırsa kahvaltıdan sonra gideriz olur mu?" Başımla onayladım.

"Hadi ben kahvaltıyı hazırlarken, sende bir duş al."

"Tamamm!"

Masadan atladım ve yerdeki Limon'u kucaklayıp merdivenlere ilerledim. Sarı tüylerini okşarken yavaşça merdivenleri çıkıyordum.

O sırada zihnimi meşgul eden bir düşünce kaşlarımı çatmamı sağlamıştı.

Harbiden, ne çabuk bu kadar aşık olmuştuk biz? Karnımda onun bebeğini taşıyordum ve bu çok hızlı olmuştu.

Daha düne kadar ondan deli gibi korkuyor ve nefret ediyordum, şimdiyse yanımda olmadığı zamanlar çok fazla özlüyordum. Limon'u yere bıraktım ve yatağı toplayıp, çamaşırlarımı yatağın üzerine hazırladım. Daha sonra dolaptan bornozumu almış ve kendimi suyun altında bulmuştum.

Gözlerimi yumdum ve yüzümü suya dönüp bedenimin ıslanmasına izin verdim. Başım dönüyordu.

Birden midem ağzıma gelmiş ve yere çökerek içimde ne var ne yoksa çıkarmıştım. Daha sonra ise gözlerimi yumduğumu hatırlıyorum.

📖🐱📖

Jimin duşa gireli yaklaşık yarım saat oluyordu, tavayı sofraya bırakıp kaşlarımı çattım.

"Nerede kaldı ki?" dedim Limon kenarda bir iple oynaşırken ve merdivenlere ilerledim.

"Ufaklığım!" Cevap yok.

"Bebeğim?" Yine cevap yok.

"Jimin!" dedim banyonun kapısına vururken. "İyi misin?" Sessizlik.

O an aklıma doktorun dedikleri gelmişti, sinirle kapıyı kırarak banyoya girdiğimde duşakabinin ortasında bedeni uzanıyordu. Kapıyı kenara çarptım ve hızla duşkabinin içine girip bedenine eğildim.

Sular başımdan aşağı dökülerek beni ıslatırken başını dizlerim üzerine yerleştirip kapalı gözlerine baktım ve ıslak, soğuk yüzüne dokundum.

Debt/YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin