✧・゚: *✧・゚:*✧・゚: *✧・゚:*✧・゚: *✧・゚:*✧
navia x kadın okuyucu / wlw
opposites attract part 2.
bilgi: naviaya aşığım teşekkürler görüşürüz
✧・゚: *✧・゚:*✧・゚: *✧・゚:*✧・゚: *✧・゚:*✧
Lynette ile kıkırdaşarak dolabına yürürken koridorda Navia'yı gördün, ancak oradan hemen uzaklaştı. ilginçti, normalde gelip sohbet ederdi. daha da gergindin şimdi, ellerin titremeye başlamıştı.
dolap kapağını araladın, ve zarflanmış bir not gördüğünde çenen neredeyse yere çarpıyordu. "siktir," mırıldandın, titreyen ellerinle zarfa uzanarak.
"n'oldu?" diye sorduğunda Lynette'e zarfı gösterdin.
sarı bir mühürle kapatılmıştı, Navia'nın saç rengi ile uyuşan ve sık sık giydiği ton, ve lavanta gibi kokuyordu kağıtlar.
mühüre fazla zarar vermemeye çalışarak zarfı araladın, ve okumaya koyuldun.
Sevgili [isim],
nasıl başlayacağımı bilmiyorum, belki heyecanımdan, belki duygu karışıklığından, belki de gerçekten bilmediğimden.
öncelikle belirtmek isterim ki, yazdıkların beni korkutmadı, veya endişelendirmedi. aksine, yazanın sen olduğunu anladığım an yüzüme yeryüzünün gördüğü en büyük gülümsemeyi yerleştirdi.
hislerimin karşılıklı olduğunu öğrenmek ise daha da şaşırtıcı oldu benim için, çünkü... tıpkı senin gibi, ben de senin benim gibi kızlardan hoşlanmayacağını düşünüyordum. sanırım zıt kutuplar birbirlerini gerçekten de çekiyor.
ay'ın eskisi kadar güzel görünmemesi kısmına gelelim; yanılıyorsun. aya her baktığımda seni görüyorum. karanlığın içinde kocaman, parıl parıl. tıpkı senin gibi. senin yüzünü görüyor gibiyim her baktığımda, belki sen de benim karanlığımı aydınlattığın içindir.
yazılarda çok iyi değilim sanırım, o yüzden derslerden sonra kütüphanenin önünde beni bekler misin?
seni seviyorum.
imza, navia.
kalbin ağzına geldi. bu bir şakaydı, değil mi?
yok, değildi.
nefes alış-verişin, nabzınla beraber hızlanmıştı. ellerin tir tir titriyordu. elindeki kağıdı dolabın içine bırakıp terleyen avuç içlerini kıyafetlerine sildin.
arkanızdan yaklaşan Freminet, yürüyerek yanınıza geldikten sonra "neyi var?" diye sordu Lynette'e. ancak o da bilmiyordu, ikisinin de meraklı ve endişeli gözleri senin üzerindeydi.
"Navia'dandı, değil mi? kötü... bir şey mi yazıyordu?" diyerek sordu siyah ve koyu turkuaz tonları giyen kız.
başını sağa sola salladın, yavaş yavaş mutluluğun, heyecanını bastırmaya başlamıştı.
"beni... beni sevdiğini söylemiş." diyerek gülümsedin. "okul çıkışı yanına çağırıyor."
"hey, neler oluyor burada?" diyerek Lyney aranıza girdiğinde hepinizin bakışları ona döndü.
"Navia da [isim]'e bir mektup bırakmış, o da ondan hoşlanıyormuş." diyerek yanıtladı Lynette.
"oh, yüzündeki sırıtışı açıklıyor." diyerek kıkırdadı genç oğlan. "bak, bir sihirbazın taktikleri her zaman işe yarar."
"teşekkür ederim Lyney, Lynette." diyerek arkadaşlarına sarıldın. eksik kalmaması için Freminet'ye de.
günün geri kalanı zindan gibi geçmişti. Navia ile göz göze geldikçe birbirinize tebessümler gönderiyordunuz, okul çıkışını iple çekiyordun. ancak dakikalar yüzyıllara dönüşmüş gibiydi sanki, zaman bir türlü geçmek bilmiyordu ve neredeyse çıldırıyordun.
akrep yavaş hareketlerle yelkovanı kovaladıkça saatler geçti, ve nihayet okuldan çıkış zili çalmıştı. çantanı aldın ve üç yakın arkadaşına bugün onlarla çıkmayacağını söyledin. anlayışlarınla başlarını salladılar— özellikle Lyney kocaman sırıtıyordu.
heyecanlı adımlarla kütüphaneye doğru yol aldın, ellerin yeniden hafifçe titremeye başlamıştı. kütüphane kapısının önünde Navia'yı görünce kalbin beyninde atmaya başlamıştı sanki. rahatlamak için derin bir nefes verdin, ve yanına doğru adımladın.
"merhaba," dedi güneşe benzettiğin kız, yüzünde büyük bir gülümseme ile elini sallayarak. "geldiğin için teşekkür ederim."
"asıl ben teşekkür ederim, çağırdığın için." diyerek gülümsemesine karşılık verdin.
beraber çıkışa doğru yürümeye başladınız, ikiniz de ne diyeceğinizi bilemeyecek kadar heyecanlıydınız ve gerginlik bir parazit gibi aklınızı kemiriyordu.
"ben-"
"mektubun-"
aynı anda konuşmaya kalkıştığınızda güldünüz, "önce sen." diyerek sırayı ona verdin.
"hayır, sen."
"hayır. sen."
Navia iç çekti. "pekâlâ. öncelikle, yazdıkların için teşekkür ederim." yanakları al al olmuştu. konuşurken sesindeki gerginlik ve heyecanı sezebiliyordun, sesi hafiften titriyor gibiydi. ancak sen de ondan farksız değildin.
"bana karşı hislerin olduğunu görmek, tanrım, bunu sadece rüyalarımda görebileceğimi zannediyordum." Navia kıkırdadığında kalp atışlarının hızlandığını hissettin. "ne hissettiğimi nasıl açıklayacağımı bile bilmiyorum."
"açıklamana gerek yok." diyerek gülümsedin. "ne hissettiğini biliyorum, çünkü ben de aynısını hissediyorum."
"öyleyse açıklamak yerine, göstermeme izin verir misin?"
"nasıl yan-"
sen cümleni bitiremeden, karşındaki kızın dudakları, dudaklarının üzerine kapandı. şaşkın bir 'mhmm?' kaçtı dilinden, tek omzunda asılı olan çantanı tutan elin Navia'nın yanağına kapandı. diğer elini ise beline sardın, ve kendine daha da çektin. Navia'nın elleri ise göğüs kafesine yerleşti.
ikiniz de nefes alma ihtiyacınızı bastıramadığınızda birebirlerinizin dudaklarından çekildiniz. ikinizin de yanakları kıpkırmızıydı, ancak mutluydunuz.
birbirini seven iki kalp, nihayet bir araya gelmişti.
"şey, pardon." dedi utangaç gözleri uzağa dönerek.
"sorun değil." diyerek kıkırdadın, ve uzanıp yanağına bir öpücük bıraktın.
"seni seviyorum, Navia."
✧・゚: *✧・゚:*✧・゚: *✧・゚:*✧・゚: *✧・゚:*✧
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐈𝐍𝐓𝐄𝐘𝐕𝐀𝐓 ↬ genshin impact one shotları
Fanfic―𝐠𝐞𝐧𝐬𝐡𝐢𝐧 𝐤𝐚𝐫𝐚𝐤𝐭𝐞𝐫𝐥𝐞𝐫𝐢 𝐱 𝐨𝐤𝐮𝐲𝐮𝐜𝐮 ―smut ve her türlü kötü alışkanlık içerir. ―başlangıç ; 08.05.2023 ―bitiş ; © Genshin Impact, miHoYo, 2020.