20: Heart to Heart

856 28 18
                                    

Barış

Piraye'nin kaldırıldığı hastaneye hızla vardığımda orada kimsenin olmadığını gördüm. Onun kimsesi bendim. Benden başka eşi, dostu, sevgilisi yoktu. Doktor'un geldiğini gördüğümde elim ile gözümdeki yaşı silip, ayağı doğruldum.

"Durumu nasıl? "

"Kurtarılma şansı yok. "

"Nasıl yok lan, nasıl yok vardır elbette, kurtarılacak, kurtarmak zorundasınız! "

"Sakin olun lütfen, elimizden gelen her şeyi yapmamıza rağmen yaşam belirtisi alamadık. "

"Yalan söylüyorsunuz, yalan söylemeyin onu görmem lazım! "

"Zorluk çıkarmayın beyefendi. "

"Hay zorluğunu da seni de sikeyim, insafsız piçler, Allah hepiniz belasını versin ! İnşallah bu sistem götünüze girer de görürsünüz anyayı konyayı! "

Doktorun omuzuma girip, beni yönlendirdiği odanın tabelasının üzerinde doğumhane olduğunu gördüm.

Doktor eliyle işaret etti,

"Belki anneyi kurtaramadık, ancak yeni bir canlıyı kurtardık. "

"Nasıl yani? "

"Eşiniz 8 aylık hamileymiş, dün akşam ölmeden önce sizinle görüşmek dâhi istemiş ancak size bir türlü ulaşamamış! "

Dün akşam sevdiğim kadın sedyede canını verirken, yaptığım aklıma gelince gözyaşlarıma engel olamadım. Beni öyle bir suçluluk duygusu kapladı ki, elinden kayıp giden şeye dayanamadım. Hayattaki tek tutunağım da gitmiş miydi? Beni bırakıp, beni onsuzluğa mahrum etmişti. Dün akşam gözümün önüne , Piraye'ye sinirlendiğim için başka kadınlarla birlikte olduğum geldi. Doktor, kucağında bir bebekle döndüğünde, bebeğime bakacak cesareti bulamadım. Annesine bunu yapmam ona da yapmış olmam anlamına geliyordu. Doktor bebeği bana uzatınca, mecburen onu kucağıma aldım.

"Piraye, kızım... "

...

Dram severler, sa.

Lord | Barış Alper YılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin