Bölüm 8

100 15 9
                                    

Şık bir restoranta gidip bize gösterilen masaya geçtik.

Becky'nin oturması için sandalyesini çektim.

Gülümsedi.

"Teşekkür ederim." dedi.

Bende yerime geçtim.

Siparişleri verip beklemeye başladık.

"Bugün çok güzel gözüküyorsun." diyerek gözünün önüne gelen saçı kulağının arkasına yerleştirdim.

"Sende öylesin." diyerek karşılık verdi.

"Benim tuvalete gitmem gerek." diyerek ayağa kalktım.

Becky de benimle birlikte kalktı.

"Bende geleyim." diyerek çantasına uzandı.

"Sen otur güzelim. Kahvaltılar birazdan gelir. Sen başla." diyerek onu durdum ve tuvalete geçtim.

BECKY'NİN GÖZÜNDEN

Freen tuvalete gitmiş bende siparişlerin gelmesini bekliyordum ki masaya yabancı biri oturdu.

"Burası dolu, lütfen kalkar mısınız?" diyerek yabancı adama baktım.

Baktığım anda şok olmuştum çünkü karşımdaki kişi kokteylde Freen ile dans eden adamdı.

Nazikçe gülümsedi ve kendini tanıtmayla başladı.

"Ben Kirk, sen de Becky Armstong'sun değil mi? O gün kokteylde benim sevgilimi elimden alan kişisin." diyerek konuya girdi direkt.

"Ben sevgilinizi elinizden almadım çünkü Freen sizin sevgiliniz değil Bay Kirk."dediğim anda biri sözümü kesti.

"Doğru söylüyor. Sen benim sevgilim değilsin Kirk çünkü benim sevgilim, sevdiğim tek kişi var o da Becky." diyerek yanımıza geldi ve elimi tuttu.
Yerine oturup sözlerine devam etti.

"Bizi nasıl buldun bilmiyorum eğer bizi istihbarata şikayet edersen olacaklardan ben sorumlu değilim bilmiş ol." diyerek baktı ciddi bir yüz ifadesiyle.

"Sizi kimseye ihbar etmeyeceğim, en azından seni Freen çünkü sana deliler gibi aşığım. Becky tekrar hayatımıza girmeseydi şu an nişanlı olacaktık biliyorsun dimi bunu." diyerek Freen'in elini tutmaya çalıştığı anda elini tuttum ve kıvırdım.

"Elini kırmamı istemiyorsan şimdi defol git buradan!" diyerek bağırdım ve elini serbest bıraktım.

"Yine karşılaşacağız Freen. Bekle ve gör. Sen bana aitsin." diyerek yanımızdan çekip gitmişti.

Freen'in gözlerinden alevler çıkıyordu, Kirk ile karşılaşmayı, ondan bu sözleri işitmeyi beklemiyordu ona karşı çok kızgındı.

"Ben çok acıktım ya." diyerek konuyu değiştirmeye ve kafasını başka bir şey ile meşgul etmeye karar vermiştim.

"Şu bal dudaklarını yesem doyar mıyım aceba." diyerek yaramazlık yapmaya başladım ve peş peşe dudaklarına öpücükler kondurmaya başladım. Öpücüklerim Freen'i sakinleştirmişti.

"Ummmhh. Çok lezzetli dudaklarınız Bayan Sarocha." derken dudaklarına tekrar ama son kez bir öpücük kondurdum çünkü garson geliyordu.

"Otele geçince devam ederiz hayatım." diyerek elini öptüm ve kahvaltımızı etmeye başladık.

"Otele değil başka yere gideceğiz sonra da evimize geçeriz. Otel otel nereye kadar güzelim dimi ama." diyerek gülümsedi.

"Nereye gideceğiz?" diyerek heyecanla Freen'e baktım.

Aşk OyunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin