I'm broken me

4 0 0
                                    

Eric kursları başarı ile bitirmek için büyük özveri ve emek harcıyordu sanki bu dünyada kaybolmuştu. Franz ile tanıştı baya kıyak ve sanıldığının aksine eğlenceli biriydi içe dönük ruhlar,renkli ruhları adeta boğuyordu I'm broken me diye içerisinde çığlıklar olmasına rağmen gülmeye devam ediyordu. Eric'in felsefesinde acı çekmek bir ibadetti, hiç bir acı onu engelleyemezdi. Gece yarısı çöktüğü zaman Shelly'nin kanser tedavisi gördüğü esnadan kalan  bandanası ile gök tanrıya sessizce ağlayarak dilek diliyordu o sessizlik koskocaman bir çığlıktı. diğer insanların kötülüğü yüzünden iyi olanlar hep kaybetmek zorundaydı çünkü dünya kötüydü şeytanların yıllar boyu hüküm sürdüğü bu diyarlara bekçi olarak dikti insanları tanrı bastığı yerlerden şeytana karıştı insan ateş ve toprak birleşti kemik oldu ruh üflenen bu bedenlere. Eric'in istekleri çok masumdu ve kendi gibiydi aslında ama demiştim ya şeytanlar hüküm sürdü meleklerin kanatları kırıldı yetişemediler işte ondandır ki "Ön yargı, Güvensizlik, Kenara itme' hüküm sürdü kimse bilmiyordu Eric ne bedeller ödemişti insanlar mutlu olsun diye ama olmadı para sevgi oldu eşya aşk oldu reklam ilişki oldu saf duyguları çöpe kaldırıp attık ona rağmen kendini bile öldüremeyen Eric her yaşadığı günde. İç dürtüleri tarafından şöyle sesler duydu Yer Yüzüne Yakınsın Artık Yüzün Yerde Yakınsın 
Öleceği günü bilmesine rağmen yaşıyordu Eric ve mutluluklar çok uzakta gibiydi endless energy onun lakabı olmalıydı herkes tükeniyordu o tükenmiyordu çünkü onun Tanrısı Acı çeken insanlar kötülükten sonra dua edince değil acı çekerken bile mutluluğunu koruyan insanlara değer veriyordu.

Yer Yüzüne Yakın Where stories live. Discover now