Lee Minho, bir pazar sabahı evinde haberlerde korkarak izlediği seri katillerin hedefi olacağını tahmin edemezdi.
Kan ve Vahşet ⚠︎
Cinsellik ⚠︎
Küfür ve Hakaret ⚠
Rahatsız olacaklar okumasın ⚠︎
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Sincaba benziyorsun."
11. Bölüm; Eric
♫Mystery of Love - Sufjan Stevens♫
⭐
Lee Minho'nun Anlatımıyla;
Sahildeki konuşmamızdan sonra Chan bizi eve bırakmak yerine kendi evine davet etmişti. Chan oldukça misafirperver biriydi bu yüzden ben kabul etmiştim. Jisung da nedendir bilmiyorum, kabul etmişti.
Jisung saygıdan ötürü arka koltuğa oturduğunda ona yakın olabilmek için ben de arka koltuğa geçmiştim.
Jisung şuan başını cama yaslamış, gözleriyle geçtiğimiz yolları gözlüyordu. Bakışlarını asla başka yöne çevirmiyordu. Bu biraz canımı sıksa da haklı olduğunu bildiğimden bir şey yapmıyordum.
Ayrıca benden uzak durması bile hoşuma gidiyordu.
Ama anlayamadığım şey bu değildi, anlayamadığım şey Chan'ın bakışlarının sürekli Jisung'un üzerinde olmasıydı. Kırmızı ışıkta durduğu her zaman bakışlarını ışığa değil, Jisung'un üzerine çeviriyordu. Arada bir gözlerini kısıyordu.
Birden Jisung başını çevirdi ve Chan'ın ona baktığını fark etti. Ama tek kelime etmedi, sessizce başını tekrar cama yasladı.
Tahminimce Chan bir abi iç güdüsüyle Jisung'u tanımaya çalışıyordu. Beni korumaya çalışması, oldukça hoştu. Bu yüzden gülümsedim ve hafifçe kıkırdadım.
Ta ki sağ elimde Jisung'un elini hissedene kadar...
Sıcacık avuç içini elimin sırtında hissettiğimde dondum kaldım, kalbim hızla atmaya başladı. İncecik parmakları elimin damarlarını okşuyordu. Parmak uçları kendi parmaklarımın üzerinde dolanıyordu. Bu o kadar güzel hissettiriyordu ki.
Elimi ters çevirip onun elini tuttum. Bir anda parmaklarımızı kenetlemişti. Artık ellerimiz tam anlamıyla bir bütündü. Bu içimde kelebeklerin uçuşmasına sebep olurken Chan sağa doğru sertçe saptı ve arabanın içinde sallanmamıza sebep oldu. Bu sayede Jisung yerinde tutunamayıp bana doğru savruldu. Tutunmak için iki yana açtığım kollarımın arasında onu bulduğumda kalbimi hissedemiyordum. İki yana açık kollarımı daha çok savrulmaması için ona sardım. Chan'ın evine giden yolları artık bildiğimden biraz fazla sarsıntı hissedeceğimden emindim.
Araba bu kez sola döndüğünde Jisung elleriyle üzerimdeki tişörtün yakalarını sıkıca tuttu. Avuçları arasında top hâline gelmişti tişörtüm. Bir elini daha fazla savrulmamak adına olduğu yerden ayırıp boynuma sararken bacaklarını kendisine çekti. Yavru bir kuş gibi bana sokulduğunda gülümsedim, çok sevimliydi.
