Bölüm 5- Köy Macerası

17 4 0
                                    

"Babaanne"

Yasemin karşısında babaannesini gördüğünde şaşkınlıkla ağzı aralandı. Allah'tan başka bir şey istesem olacaktı diye düşündü. Kendi düşünceleriyle boğuşurken babaannesinin ona seslenmesiyle kendine geldi. Onu burada beklemiyordu, özellikle bu dönemde. Kafası karman çormandı. Çıkış yolu arıyordu ve sanırım bu babaannesi olacaktı.

"Ağzına ekmek goduğumun gızı tarlalar yapılacak sen napaysın?"

"Babaanne görmüyor musun çalışıyorum."

"Başlatma işinden hadi kalk gidiyoruz. Ben müdüre hanımla konuştum sana verecek habu zımbırtıdan."

"Rapor babaanne rapor onun ismi." Cidden çok sinirlenmişti. Hayatına karışılmasından nefret ederdi. Ve babaannesi tam olarak bunu yapıyordu. Derin derin nefesler aldı içinden 10'a kadar saydı. Sakinim diyerek kendisini teskin etti.

"He işte ne bohumsa" Bardağı taşıran son damlaydı galiba bu cümle.

"Babaanne biraz sessiz olur musun duyacaklar şimdi okuldayız hey Allah'ım ya" Yasemin sinirle ellerini saçlarından geçirdi. Çantasını alıp odasını kilitledikten sonra babaannesi ile eşyalarını toplamak üzere eve gittiler. Bu sırada Sude'ye bir hafta olmayacağını belirten kısa bir mesaj attı. Mesaj kutusuna bakarken Batuhan'ın attığı mesajları gördü. Ağzından bir hıçkırık kaçtı ağlıyordu. 

Gönderen: Batuhan Albayrak

12.35

"Yasemin neden böyle yapıyorsun. Seni merak ediyorum. Yarım saattir seni bekliyorum."

12.50

"Aramalarıma cevap ver. Sude'de bir şey demiyor. Kafayı yiyeceğim."

13.00

"Beni dinlemelisin. Gerçekten çok pişmanım. Sana onları söylememeliydim. Özür dilerim."

Gelen kutusundaki bütün mesajları sildi. Gözyaşlarını elinin tersiyle silip evden çıktılar. Yaklaşık bir saatlik yolculuktan sonra köydelerdi. Hava yağmurluydu.Köyün yakınındaki faleze gelip uçurumdan aşağıya baktı. Derin derin nefesler aldı. Yağmur hızını arttırmıştı. Durmadan yağıyordu. Saçlarından akan sular düşüncelerini bir türlü yok etmiyordu aksine gözyaşlarına karışıp yere damlıyordu. Avazı çıktığı kadar bağırdı. 

"Neden her şeyi abartıyorum hah? Neden bu kadar acizim? Neden hah neden her zaman sorunlarla yüzleşmek yerine kaçıyorum?" Dizlerinin üzerine çöküp elleriyle yüzünü kapattı. Yağmur yavaş yavaş etkisini kaybediyordu. Yerini güneşe bıraktı. İşte o zaman Yasemin şu kelimeleri fısıldadı." Bu güneş gibi yeniden doğacağım."Bu bir haftada başını kaşıyacak vakti bile olmayacaktı. En iyisi bu diye düşündü. Düşüncelerinden arınmak için bir meditasyon olacaktı. Eve gittiğinde telefonunu kapatıp çantasının en diplerine gömdü. Bu bir haftada teknolojiden ve insanlarda uzak duracaktı. Kendi kabuğuna çekilmesi lazımdı. Şu son 8 ayda yaşadıklarını düşünüp tartması lazımdı.Kısa bir duştan sonra babaannesinin ona verdiği şalvar ve yazmayı takıp fındık bahçesine indi. Çamurlar da cabasıydı.

Bir hafta sonra

Sude saçı başı dağınık şekilde masaya eğilmiş krokilerle ilgilenirken, ona dönmüş hayran bakışların farkında bile değildi. Anıl o gece olanlardan sonra Sude'ye 1 haftadır yaklaşmaya çalışmış ama pek başarılı olamamıştı. Sude Yasemin'e göre daha dişli olduğundan ne ona her sabah aldığı kahveler ne de dosya amaçlı konuşmaya çalışmalar pek başarılı olamamıştı. Batuhan'ın da ofise uğrayıp Sude'ye Anıl'ın onu hatırladığını ve şaka yaptığını ağzından kaçırması her şeyin üstüne tuz biber olmuştu.

Aklına Ne GelirseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin