Sude iş yerine döndüğünde Yaseminin ve Batuhan'ın birden yakınlaşmasını garipsedi. Arkadaşı çok sosyal birisiydi. Hem konuşmayı da o başlatmıştı.Belkide mesleğinin etkisi vardır diye düşündü. Ama arkadaşının üniversitede erkeklerden çok çekmesi onu endişelendiriyordu. Ya Batuhan'da o zihniyette olgunlaşamamış biriyse? Kafasındaki düşünceleri bir kenara bırakarak kahvesiyle beraber masasına gitti. Kontrolünü yapması gereken sıkıntılı bir yola terk işlemi vardi. Bu sırada tanıdık bir sesle kafasını bilgisayardan kaldırdı. Kokunun geldiği yere baktığında elinde pafta ve kalemle şefle konuşan adamı gördü. Karşısında baktığı kisi dün gece tanışmış olduğu Anıl'dan başkası değildi. Belki yanlış görmüşümdür diye gözlerini ovuşturdu. Gerçekten de karşısında o vardı. Yemekte konuşulanları dinleseydi belki de böyle bir sürpriz olmayacaktı. En azından çalıştığı yeri öğrenseydi. Kendi şaşkınlığının farkına varıp gözlerini hemen ayırdı genç adamdan.Şefin Sude diye onu çağırmasıyla afalladı önce sonra ayağa kalkıp üstünü başını düzeltti ve şefin yanına gitti.
"Sude Anıl işe bugün başladı. Ona yardımcı olmanı istiyorum. "Şaşkınlıktan dilini yutacak gibiydi. Sadece olumlu manada başını salladı. Şef yanlarından ayrılınca Anıl elini uzatıp"Merhaba ben Anıl "dedi. Sude şaşırmıştı.
"Anıl Bey biz tanışıyoruz zaten "Anıl karşısındaki kızı çıkarmaya çalışılıyordu ama bir türlü hatırlayamıyordu .
"Acaba barda falan mı tanıştık?"Sude duyduğu laflarla akmaya hazır gözyaşlarını geriye itti ve sinirden tırnaklarını avuç içine geçirdi. Bütün soğukkanlılığıyla konuşmaya başladı.
"Neyse tanışıp tanışmamamız o kadar önemli değil. Bir yanlışlık oldu kusura bakmayın. Evet takip edin beni şuradan başlayalım."
Yoğun bir öğleden sonra geçmişti. Yasemin odasında 4 öğrenciyle görüşmüştü ve hepsinin de tek sorunu aile baskısıydı. Bütün öğleden sonrasını onlara ve ailelerine ayırmıştı. Arada da Batuhan'ın attığı mesajlara cevap vermeye çalışıyordu. Batuhan'ın görüşelim teklifini geri çevirmişti çünkü bu gece kızlar gecesi yapacaklardı. Cuma günüydü ve sabaha kadar film izleyip abur cubur yiyeceklerdi. Zaten her gece onlar için kızlar gecesiydi. Eve geçmeden markete uğradı. Bir kaç paket cips,çerez,meyve,çikolata ve şampanya alıp marketten çıktı. Sude ile içtikleri tek içki vardı. O da kutlama ve kızlar gecesi yapacakları zaman içtikleri şampanya. Onun dışında ağızlarına sürmezlerdi.
Eve girip aldıklarını mutfağa bıraktı. Terlemişti ve duşa girmesi gerekiyordu. Banyoya geçip kıyafetlerini çıkardı. Su damlalarının vücudundan teker teker akmasına izin verdi. Her bir damlada aklına bugün yaşadıkları geliyordu. Önce müdürün onu yiyecekmiş gibi bakması,Batuhan'ın ilgili hal ve hareketleri, disiplin kurulu,girilen iddia ve yarın Batuhan'la poligona gidecek olması. Kim kazanırsa bir dilek dileme hakkı olacaktı. Ve kendisi kazanmalıydı. Banyodan çıkıp üzerine pijamalarını giyindi. Eline aldığı telefonda gördüğü 2 mesajı es geçip pizza dükkanını aradı. 2 orta boy pizza sipariş etti. Ve gelen mesajlara baktı.
Gönderen: Batuhan Albayrak
18.20
"Yarın dileyeceğim dileği düşünsem güzel olur. Kesin ben kazanacağım. "
18.44
"Orada mısın? Müsait değilsin sanırım. "
Gülümsemesi gördüğü 2. Mesajla geri gelmişti. Merak etmişti onu. Neden daha bir günlük tanıdığı bir adam onu heyecanlandırıyordu ki. Kafasındaki düşünceleri askıya alıp arkadaşı Sude'yi aradı ve birazdan gelmezse çok kötü şeyler olacağını söyledi. Ama Sude'nin sesi telefonda yorgun geldiği için fazla abartmadan ' seni bekliyorum' dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aklına Ne Gelirse
Teenfikce"Sude kaçırılmış olma ihtimalimiz sence nedir?" "Ne mi Yasemin halimize bakar mısın? Ellerimiz kollarımız sandalyeye bağlanmış. Karşımızda bize yiyecekmiş gibi bakan iki öküz başlı antilop tipli adam var." "O zaman yüzde 99 nokta doksan buçuk." "Yü...
