.
Mazlumlar sürüsüne kattılar beni...
Saat gece 01.46. Belki sonralarda yayımlarım ama yazım tarihi de 9 Mart.
.
Uzun uzun telefonumda notlar kısmında yazılı başlıklar var.
Uluslararası Haber Örgütü
Bağımlı Olmama
Hiyerarşik Döngü
Savunma Sanatı
Çevrecilik
İnsancıllık
Sosyal Devlet
Halklar ve Devletlerin Ayrılığı
Savaş Hukuku (İnsanlık Suçlarının Yargıları)
Şehirler ve Özellikleri
Eğitim Sistemi
Çocuk Eğitimi
Din
Üst İnsan
Bir sorunu tespit etmek için onu başlıklar hâlinde incelemek yapılacak ilk şey olmalıdır zaten. Bu yüzden ben üstüne düşüneceğim her şeyi bu başlıklar hâlinde yazmıştım ki akla geldikçe yeni konular buraya eklenebilir.
Bu maddelerde bir evrensel kısım var bir de ulusal... Tabii ki öncelikli kısım ulusal olan kısım.
.
Bu maddeler arasında hepsini tamamlayacak bu yüzden de yerine getirildiğinde birçok sorunu da beraberinde çözecek madde: Eğitim.
Eğitim bir ülkeyi yeniden inşa edecek en önemli ve belki de doğru yapıldığında en kolay olan faktördür çünkü eğitimin bütün gerekliliği yerine getirildiğinde o toplumun değişiminin kesinlikle önüne geçilemez.
Her ne kadar bunu okuyan birçok insanın aklına üniversite düzeyinde eğitim gelse ve bana bu yüzden hak verecek olsalar da benim düşündüğüm şey akademik eğitimden ziyade çocuk eğitimi.
Hatta bazen anaokulu öğretmenlerinin profesörlerden daha fazla maaş almaları gerektiğini ve anaokulu ya da ilkokul öğretmeni olmanın o kadar kolay olmaması gerektiğini düşünüyorum.
Tabii benim kafamdaki hiçbir düzen sizin düşündüğünüz var olan sisteme benzemiyor.
Yine de bir düşünün.
Bu zamana kadar şahit olduğunuz ya da olmadığınız her türlü kötülüğün, kötü insanın erken yaşlarda maruz kaldıkları çevre ve eğitimsizlik yüzünden bu hâlde olduğunu düşünün. Bu raddede bir profesörün bir öğrencisine anlatacağı herhangi bir akademik dersin, potansiyel bir katilin katlini engellemekten daha değersiz olduğunu anlayacaksınız.
Bir çocuğa aktarılan ideolojinin değerini fark edeceksiniz.
Ama dediğim gibi maalesef bu düzen böyle ilerlemiyor.
.
Ben son sınıf bir eşit ağırlık öğrencisi olarak bir anadolu lisesinde okuyorum ve bu yıl geldiğim sınıfta hukuk okumak isteyen biri ile tanıştım doğal olarak.
Herkeste olur bu, biri bir mesleği istediğini söylediği zaman elinde olmadan herkes o meslek ile o mesleği isteyen kişiyi yan yana koyar. Ben de koydum ve bunu söyleyen kişinin hukuk okumaması gerektiğini düşündüm. Çünkü adalet sektörüne girebilecek biri gibi değildi. Geçen gün netlerinden dolayı bir hoca ile konuşurken duydum onu.
Sınıf öğretmenliği istediğini söyledi. Mezuna kalmak istemediği için sınıf öğretmenliği istiyordu.
Emin olun o kızın hukuk okuması öğretmen olmasından çok daha iyi çünkü şuna eminim ki o kız kesinlikle ama kesinlikle bir öğretmen olamaz.
Bir de lise ya da ortaokul da değil. Sınıf öğretmenliği... Tam bir zehir.
O kızın bir ilkokul öğretmeni olabilecek olması zaten toplumun gelişemeyeceğini gösteriyor.
