0.3

36 9 41
                                    

Selaaaamm yeni bölümle koştur koştur geldim.

Güzel olduğunu düşünüyorum inşallah beğenirsiniz benim hoşuma gitti hala bazı şeyleri de oturtamadığımdan dolayı hatalarım olabilir o yüzden şimdiden kusura bakmayınn.

Oy verip yorum yapmayı unutmayalım lütfenn.

Bölüm şarkısını medyaya bırakıyorum dinleyerek okursanız daha güzel olur.

Hoşunuza gitmesi dileğiyle iyi okumalarrr 💜

.

.

.

Kırık cam parçalarından oluşmuş bir yolda yürüyordum ayaklarıma camlar bata bata...

Hayal kırıklıklarımla başa çıkmayı öğrenmiştim artık , ama her ne öğrensem bile acısını hala hücrelerimin en derinlerinde hissediyordum.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Barınla  tanışmamızın üstünden 4 saat geçmişti . Barınla bir nevi arkadaş olmuş gibiydik aynı kaderi paylaşıyor aynı acıları besliyorduk. Onunla iyi anlaşabiliriz gibime geliyordu ama içimde güçlü bir ses onunda annem gibi yapabileceğini söylüyordu.

Hayır Neva annenle bütün güvenin zedelendiği için böyle düşünüyorsun sadece.

İç sesime hak verdim, belki de Barın farklıdır... ve her şey yetmiyormuş gibi bir de yıllardır gelmeyen iç sesim gelmişti aman ne hoş !

Beğenemediniz mi ?

Beğenemedik !

...

Çok uykum vardı günlerdir doğru düzgün uyuyamıyordum gerçi sen baban olmadığından beri uyuyamıyorsun Neva. Uyku kavramı çok yabancılaşmıştı bana her uyumaya çalıştığımda o adam geldi aklıma üvey babam bana yaptıklarını kaldıramıyordum gözlerim kapandığı an yine aynı şeyler olacak gelip yine bana dokunacakmış gibi geliyordu her salisede. Her ne kadar artık gelmeyeceğini bilsem bile benimle beraber travmamda büyüyor peşimi bırakmıyordu.

Düşüncelerin ve uykusuzluğun verdiği yorgunlukla kendimi uykunun kollarına bıraktım.

~16 yıl önce~

Evin içinde pembe pijamalarıyla gezen küçük Neva babasının dizine yatmış anlattığı "Rapunzel" masalını pür dikkat dinliyordu.

Adam bir yandan kızına en sevdiği masalı okuyor diğer yandan da kızının saçlarını okşuyordu. Küçük kız hevesle babasına döndü "Baba ben büyüyünce rapunzel olacağım dimi baba olacağım  dimi olacağım baba " 

Adam küçük kızının hevesle sorduğu soru karşısında kızına ufak bir tebessümle baktı. " Evet güzel kızım sen benim rapunzelim olacaksın"

Babasının dediği şeyle küçük kızın suratı asıldı "Ama baba rapunzelin prensi var ve evleniyor bende prens bulacağım bende evleneceğim bana ne"

Adam kızının dediği şeye hem hayretle hem de sahte bir kızgınlıkla baktı " Sus kız o ne demekmiş öyle evleneceğim falan sen bana hiç sordun mu evlenebilir miyim diye hem yok evlenmek falan yaşlanana kadar benimle duracaksın duymayayım bir daha "

Küçük kız hiddetle babasına döndü. " Öf baba ya" adam kızının yakınışı karşısında gür bir kahkaha atıp kızına döndü. "Babaya öf denmez küçük hanım koş bakalım artık yatağa uyku saatin geldi" 

Küçük kız babasının dediğini yaparak koştur koştur odasına gidip yatağına adeta balıklama dalmıştı. Adam kızını takip ediyor yaptığı şaklabanlıkları tebessümle izliyordu. Kızı yatağa yatınca adam kızının saçlarını öpüp üstünü örttü odadan çıkacağı sırada küçük kız babasının en yaralı noktasından olan soruyu sordu. "Baba annem ne zaman gelecek"

Adam ne diyeceğini bilemedi o an "Sen uyuyup uyanınca annen gelmiş olacak prensesim" Küçük kız cevabını almış gibi mutlulukla kapattı gözlerini. Oysa o da bilmiyordu annesinin gelmeyeceğini...

~Günümüz~

Bedenimdeki uyuşukluk hissiyle gözlerimi hafifçe araladığımda etraf karanlıktı.

Işığı açabilmek için dikkatli adımlarla yürüdüm ışığı açıp saate baktığımda saatin 03.25 olduğunu gördüğümde istemsizce şaşırdım çünkü hiç bu kadar uzun uyuyabildiğimi hatırlamıyordum.

Odada tek başıma çok sıkılmaya başlamıştım. Aklıma müzik dinlemek gelmişti bir zamanlar müziğe aşık olan bir kızdım ama babam öldüğünden beri müziğe de küsmüştüm.

Dolaba adımlayarak telefonumu ve kulaklığımı çıkarttım uzun zamandır kullanmamıştım. Telefonumu ve kulaklığımı alıp kalktığım yere tekrardan kuruldum. Kulaklığı bağlayıp rastgele bir şarkı açmıştım. Belki de açmamalıydım... 

Gözlerimi kapattığımda kulaklarımı şarkı sözleri doldurdu.

"Kaç kadeh kırıldı sarhoş gönlümde"

"Bir türlü kendimi avutamadım"

"Kaç kadeh kırıldı sarhoş gönlümde"

"Bir türlü kendimi avutamadım"

"Kaç gece ağladım böyle gizlice"

"Ne yaptımsa  seni unutamadım"

"Kaç gece ağladım böyle gizlice"

"Ne yaptımsa seni unutamadım"

Şarkıyla beraber  göz yaşlarım benden bağımsız yanaklarımdan aşağıya üzülmeye başlamıştı. Akanlar aslında göz yaşlarım değildi bembeyaz tenimden aşağıya süzülenler her biri bir tek acımdı. Acılarım bir bir kendilerini hatırlatıyor etrafına ördükleri kozaları deliyorlardı.

Düşündüm.. Düşündüm acaba dedim bizi güçlü kılan acılarımız mıydı yoksa sadece bir daha hatırlamak istemediğimiz için mi güçlü gibi gözüküyorduk şu sonu belli olmayan meçhul hayatta.

.

.

.

.

.

.

.

Bittiiii.

Bir bölümün daha sonuna geldik hüzünlenmeke.

Umarım beğenirsinizzz

Kendinize iyi bakınnn dğer bölümde görüsmek üzere.💗

OY VERMEYİ UNUTMAYIN DA

minnak bir hatırlatma şeysi...

Psikiyatri ServisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin