Bulut Mavisi

Bölüm 2

Bir süre dolaştım fakat Trevor'dan hiç iz yoktu. Son bir ümit bir kompartımana daha baktım. Aman Tanrım! Ama bu... Olamaz!!!

•11 yaşındaki küçücük kızın kocaman kalbi bir anda hızlı hızlı atmaya başladı. Fakat küçük kızın kalbi neden bu kadar hızlı atıyordu?

°FLASHBACK°

" Anne,sadece kazan ve asa kaldı galiba. Listeye bakabilir misin?"

"Tabii tatlım" dedi ve listeye göz gezdirdi. " Okuyamıyorum hayatım. Bu yazılar çok küçük."

"Peki anne ver ben bakayım" diyerek annemden kağıdı elime bırakması için avcumu açtım. Annem elime bıraktığında gozümü kağıda çevirerek okumaya başladım. Fakat aniden birine çarparak yere düştüm.

"Bana çarptın! Dikkatli yürüsene sen!" kafamı kaldırmaya vaktim olmadan bu çocuğun bağırmasını duydum.

"Seni görmedim bile ben! Sen dikkatli yürüseydin o zaman!" dedim ve ben de ona bağırarak babamın yardımıyla ayağa kalkmaya çalıştım. Kim oluyor da bana bağırıyor bu çocuk. Bu çocuk dediğim de benden biraz uzun. Beyaza yakın sarı saçları var ve solgunca bir yüzü. Ama en çok dikkatimi çeken şey gözleriydi. Bulut mavisi gibiydi aynı. Ama dalıp gitmeden kendime geldim. Fakat cok güzel gözleri vardi.

"Bundan sonra bir asil insana çarpmadan yürü." dedi. Ne demeye çalışıyor bu çok?

"Nasıl yürüdüğüm seni ilgilendirmez asil bozuntusu. Dikkat etseydin çarpışmazdık. " dedim ve daha fazla uğraşmamak için ailemi çekiştirerek uzaklastik.

°FLASHBACK END°

Bu Diagon Yolunda çarpıştığım kibirli çocuktu. Kalbimin atışları hızlıca düzene girdiğinde konuşmaya başladım.

"Buralarda bir kurbağa gördünüz mü?" fakat sorduğuma sorucağıma pişman olmuştum.
"Yine mi sen!? Yeter artık karşıma çıkıp durma. "

Pardon da bu çocuk biraz salak mi!?
"Senin benimle derdin ne 'asil çocuk'?" Asil çocuğu bastırarak söylemiştim. Ve gerçekten benimle derdi neydi!?

" Seninle tek derdim bana çarpmış olman. Ben bir asilim. Bir safkanım. Bana dokunamazsin"

" Onu sana dokunmak isteyenlere söyle. Benimle uğraşma küçük safkan." Cümlemi bitirir bitirmez arkamı dönüp kompartımandan çıktım. Ne kadar değişik birisi. Kesinlikle kötü anlamda!!

Elim boş bir şekilde döndüğümde Longbottom daha gelmemişti. Ben de boş boş oturup dışarıyı seyretmeye başladım.